Siyasal, sosyal ve kültürel yönleriyle sancaktan vilayete Hatay: 1921-1960
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Hatay, coğrafi konumundan dolayı pek çok kültür ve uygarlığa ev sahipliği yapmıştır. Bölgenin geçiş güzergâhında olması, etnisitenin de farklılaşmasına yol açmıştır. Özellikle 1918?de başlayan Fransız işgali, 20 Ekim 1921?de imzalanan Ankara Antlaşması?na göre özel statüye sahip ?İskenderun Sancağı?nın? kurulmasıyla sona erse de Fransızlar bölgede kalıcı hale gelebilmek için ?böl-yönet? anlayışı çerçevesinde dillerin, dinlerin, ırkların ve mezheplerin savaşlarını körüklemiştir. Savaş sadece siyasal alanda değil kültürel alanda da kendini göstermiştir. 1919-1923 yılları arasında eğitim kurumlarının Araplaştırılmaya çalışıldığını, bu amaçla da kurumlara Arap milliyetçilerinin yerleştirildiğini, görmek mümkündür. 1923-1928 yılları arasında ise eğitim kurumlarında Fransız kültürünün hâkim olması için çaba harcanmıştır. Bu maksatla Fransız öğretmenlerin, liyakat usulü gözetilmeksizin okullara atandığı tespit edilmiştir.Ankara Antlaşması gereğince Sancak?ın kültürel haklarını koruması gereken Fransa, anlaşmanın maddelerini yerine getirmeme konusunda ısrarcı davranmış, kimi zaman değişen dünya şartları gereğince Ankara Hükümeti ile iyi geçinme uğruna izlediği politikada yumuşama siyaseti gütmüştür. Fransız kültür emperyalizmine karşı Sancak halkı, Türkiye ile olan kültürel bağlarını korumak adına, Türkiye?deki inkılâpların takipçisi ve uygulayıcısı olmaya çalışmıştır. Bu amaçla Türkiye?ye öğrenci gönderilmiş, gazete ve risaleler çıkartılmış, çeşitli kurumlar oluşturulmuştur. Ancak idari alanda, eğitim alanında ve hatta gündelik hayatta ?böl-yönet? anlayışı sonucu, toplumsal kutuplaşma ve çatışmaların kaçınılmaz olduğu görülmüştür. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ise iki dünya savaşı arası dönemde değişen dünya koşullarını değerlendirerek bölgede ağırlığını hissettirmeye ve örgütlenmeye başlamıştır. Özellikle 1936 yılı itibarıyle CHP ve onun uzantısı olan halkevlerinin bölgede kurulması dikkat çekicidir. Bu kurumlar Ankara ile Hatay arasında istihbaratı sağladığı gibi bölgenin Türk kimliğine de vurgu yapmaya çalışmıştır. Toplumda birlik ve beraberlik zemini yaratılmış, bu yöntemin sonucu olarak 1938?de yapılan seçimlerde meclisin çoğunluğunu Türk mebuslar oluşturmuştur. Hatay Devleti?nin kurulmasıyla manda döneminde ihmal edilen eğitim, sağlık ve bayındırlık işleri çözüme kavuşturulmaya çalışılmıştır. Hatay Meclisi, Türkiye?de uygulanan kanunları Hatay Devleti için de aynen uygulamıştır. Temel amaç, Hatay?ın Türkiye?ye iltihakını hızlandırmaktı. Hatay?ın Türkiye?ye iltihakı sonrası yaşanan İkinci Dünya Savaşı, Hatay?a yapılan yatırımlara çok fazla engel olmamıştır. Eğitim, sağlık, bayındırlık alanında bütçeden önemli bir ödenek ayrılmıştır. Bu dönemde milli kimliğin inşası ve milli birliğin sağlanması için halkevleri ve odalarına önemli roller biçilmiştir. Çünkü halkevlerinde, Cumhuriyet ideolojisinin yerleşmesi ve bölge halkına Türk kültürünün aşılanması için yoğun bir çaba sarf edilmiştir. Bu bağlamda Hatay Halkevleri Türkiye?deki halkevlerinden farklı bir işlev görmüştür. Ancak çok partili hayata geçişle beraber manda dönemindeki kutuplaşmaya geri dönülmüştür.Hatay?daki ilk genel seçimler 1939?da yapılmış olup, yüksek bir katılım oranıyla gerçekleşmiştir. 1946, 1950, 1954, 1957 seçimlerine bakıldığında CHP, 1954?te yapılan hariç bütün seçimleri kazanmıştır. Bölgenin CHP?nin kalesi olmasında, bu partinin Hatay?ın kurtuluşundaki misyonu önemli bir paya sahiptir. DP?nin ise ülke genelinde ve yerel düzeyde yapmış olduğu yatırımlar, Hatay?da da yankı bulmuş, halkın güvenini ve desteğini sağlayan DP Hatay?da 1954 seçimlerini kazanmıştır. DP döneminde eğitim, sağlık ve bayındırlık alanlarında önemli adımlar da atılmıştır. Bu nedenle halk yerel seçimlerde oyunu DP?den yana kullanacaktır.Anahtar Kelimeler: Devlet, Fransa, Hatay, Kültür, Sancak, Siyaset, Suriye, Toplum, Türkiye. Due to its geographical position, Hatay has been the host of several cultures and civilizations. The region?s location on a transit route led to a variation in ethnicity. Although the French occupation that began in 1918 ended with the foundation of ?Alexandretta sanjak?, which has a special statute pursuant to Ankara Treaty signed in 20 October 1921, French ignited language, religion, race and sect wars within the ?divide and rule? policy in order to become permanent in the region. War was not only apparent in politics but also in cultural field. Between 1919- 1923, it is possible to see that there were attempts to Arabianize educational institutions; and thus Arab nationalists were positioned in these institutions and the number of Turkish schools were reduced while other elements were increased. On 1923- 1928, there were efforts to make French culture dominant in education institutions. To that end, it is found that French teachers were assigned to schools without considering the efficiency system. Although France was supposed to protect the cultural rights of the sanjak in accordance with the Ankara Treaty, she was insistent about not fulfilling the articles of the agreement, and according to world conditions changing at times, she followed a moderation policy in order to be in good terms with Ankara Government. Against the French cultural imperialism, the people of the sanjak followed and implemented the reforms in Turkey in order to protect the existing cultural bonds with Turkey. To this end, students were sent to Turkey, newspapers and booklets were published and various institutions were founded. It is seen, however, that due to ?divide and rule? policy, social polarization and conflicts were inevitable in administrative and educational areas and even in daily life. Turkish Republic, on the other hand, started to become influential and organize in the region by utilizing the changing world conditions between the two world war periods. Particularly the foundation of CHP (Republican People?s Party) and community centers, an extension of the party, as of 1936 eye-catching. These institutions not only enabled the intelligence between Ankara and Hatay but also endeavored to emphasize the Turkish identity of the region. They formed a unity and solidarity basis in the society and as a result of this method; most of the members of the parliament in the elections in 1938 were Turkish.Key Words: State, French, Hatay, Cultur, Sanjak, Politic, Suriye, Social, Turkey.
Collections