27 Mayıs 1960 askeri müdahalesinin liderlik olgusu ve kurumsal çerçevesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Türkiye'de Cumhuriyet'in ilanından kısa bir süre sonra çok partili hayata geçiş denemeleri gerçekleşmiş ancak istenen sonuç alınamamıştır. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarına dayalı tek partili rejim II. Dünya Savaş?ından sonra çözülmeye başlamıştır. Çok partili hayata geçiş sürecinde ordu ve siyaset arasındaki ilişkide köklü değişiklikler yaşanırken, beyaz ihtilal olarak da adlandırılan 14 Mayıs 1950 seçimleri ile seçmen beklentilerine çözüm öneren denenmemiş muhalefet partisi olan Demokrat Parti?yi iktidara taşımıştır. Demokrat Parti, çıkardığı kanunlarla meşru göstermeye çalıştığı çoğu anti-demokratik politikasıyla ordu, toplumun çeşitli kesimleri ve muhalefetin tepkisini çekmekte gecikmemiş ve özellikle muhalefetin de artan tepkisiyle Menderes-İnönü mücadelesi siyasal bir çekişme olmaktan çıkıp toplumsal bir çatışmaya dönüşmüştür. 1957 yılında yapılan genel seçimlerin sonuçları Türk Silahlı Kuvvetleri içinde gizli örgütler kuran ve mevcut siyasal iktidara muhalif olan subaylar arasında hoşnutsuzluğu artırmış, kurulan gizli örgütler bir yandan birleşerek büyürken askeri müdahale fikri de güçlenmiştir. Özellikle bir generalin liderliği, ordu içindeki diğer birliklerin müdahale sürecinde birlikte hareket edilmesi açısından büyük önem taşıdığından Cemal Gürsel?in liderliğine ihtiyaç duyulmuştur. Ülkede ciddi bir direniş ya da hareketle karşılaşılmadan gerçekleşen 27 Mayıs askeri müdahalesi, halkın isteği veya desteği aranmaksızın Türk Silahlı Kuvvetleri?nin sivil otoriteye karşı sivil halk adına ve yararına, Türkiye Cumhuriyeti?nin demokratik ve laik yapısının devamlılığını sağlamak savıyla yapılmıştır. 1960 Askeri Müdahale öncesi Demokrat Parti?nin yasama, yargı ve yürütme erkleri üzerindeki siyasal tasarrufları, muhalefet ile olan ilişkilerinde baskıcı tutumu Milli Birlik Komitesi?nin yönetimi devraldıktan sonra Anayasanın Kurumsal Çerçevesini yeniden yapılandırması için çalışmalar başlatmasına neden olmuştur. Meclis bünyesindeki Anayasa Komitesi tarafından 1961 anayasası hazırlanarak halkoyuna sunulmuş ve kabul edilmiştir. Transition to a multi-party governing system was tried shortly after the foundation of the Republic in Türkiye, however, the consequences were not up to expectations. One-party regime based on the rulership of Republican People?s Party started loosening after World War II. A radical transformation in military-politics relationships was exercised in the process of transition to multi-party system and by the elections of May 14th 1950, also named as ?the white revolution?; the elective body brought Democratic Party, which offered satisfaction of expectations, to power. Democratic Party, because of its predominantly anti-democratic policies legitimated by bringing new laws in force, was not late in attracting the furor of the army, various sectors of society and the opposition party. In time, Menderes-İnönü controversy, particularly due to the increasing furor of the opposition; turned into something far from a political conflict and became a social clash.. The results of the elections of 1957 increased dissatisfaction among the Turkish Armed Forces Officers secretly organizing in opposition to current government. While the secret organizations united to grow stronger, the idea of military intervention also gained strength. Since the leadership of a general was particularly important for the collective action of army troops during intervention, the leadership of Cemal Gürsel was seeked. The military intervention of 27th of May which didn?t receive any crucial resistance or action throughout the country; was carried out by Turkish Armed Forces against civil authority, on behalf and to the advantage of civil society and with the claim of providing the permanence of democratic and secular structure of the Turkish Republic. Neither the demand nor the support of public was seeked during the process. Political dispositions of Democratic Party on legislative, judiciary and executive govermental powers before the military intervention of 1960 and the repressive attitude in its communication with the opposition party, led the Committee on National Unity to start an effort for re-structuring the Corporate Frame of the Constitution. Consequently, the Constitution of 1961 was prepared by the Committee on Constitution embodied in Parliament, submitted to public opinion and accepted..
Collections