Hareketli bölümlü protejlerde manyetik tutuculuk
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Çalışmamızda, hareketli bölümlü protezlerde değişik manyetik ateşment sistemlerinin etkinliği, tutuculuk ve kuvvet iletimi yönünden in vitro olarak değerlendiril miştir. Aynı zamanda, manyetik ateşment sistemlerinde açık-kapalı alan ve hareketli- sabit sistemlerin karşılaş tırılması yapılmıştır. Kullanıma bağlı olarak ortaya çıkacak tutuculuk özellikleri, açma-kapama testleri öncesi ve sonrasında yapılan tutuculuk testleri ile elde edilmiştir. Tutuculuk testleri iki değişik hızda yürütülmüş; düşük hız ile manyetik ateşment sistemlerinin maksimum tutuculuğu test edilirken, yüksek hızda yapılan çekme testleri ile mandibulanın çiğneme esnasında protezi dişlerden ayırma hareketi taklit edilmiştir. Bunların yanısıra, mıknatıs ve keeper arasında kalan hava boşluğu miktarının, tutuculuk üzerindeki etkinliği de incelenmiş tir. Çalışmamızın yürütüldüğü diş ve doku desteğine sahip Kennedy Sınıf II Mod. 1 vakasında, diş ve kök destekler üzerinde kullanılan manyetik ateşment sistemlerinin, tek destek ve splintlenmiş desteklerdeki kuvvet analizi değerlendirmeleri, fotoelastik yöntemle yapılmıştır. Yükleme işlemleri çift taraflı sadece dikey yönde yapılırken, tek taraflı olarak dikey yöne ilaveten, mesial ve distal yönde eğimli olacak şekilde planlanmıştır. Bulgularımız, yüksek hızda yapılan çekme testleri neticesinde, manyetik ateşment sistemlerinin tutuculuğunun üçde bir oranında azaldığını göstermiştir. Kapalı alan sistemleri, mıknatıs ve keeper temas halindeyken açık alan sistemlerine göre daha fazla ayrılma kuvveti sergilerken, protezi tekrar eski yerine getirmek için gereken yerleşme kuvvetlerinin, açık alan sistemlerin den daha az olduğu görülmüştür. Manyetik ateşment sistemlerinin tutuculuk kuvvetle ri mekanik ateşmentler için bildirilen değerlerden daha140 düşük olmasına rağmen, tek bir protezde en az iki destek dişin kullanılması ile elde edilecek tutuculuk miktarının, protezi yerinden oynatan kuvvetlerin üzerinde olacağı ortaya konulmuştur. Manyetik ateşment sistemlerinde kullanıma bağlı olarak tutuculuk kaybı oluşmadığı gözlenmiştir. Kök. desteklerde kullanılan manyetik ateşmentle- rin, diş destekli hareketli bölümlü protezlerde de kullanılabileceği ve bu amaçla tarafımızdan yapılan planlamanın kuvvet analizi yönünden olumlu sonuçlar sergilediği görülmüştür. Manyetik ateşment sistemlerinin seçiminde, hareket li bölümlü protezin serbest sonlanan veya dişle sonlanan özellikte olmasının ve destek dişlerin periodontal sağlık durumunun dikkate alınması gerekmektedir. Bunun yanısıra, tutuculuk kuvveti fazla olan rijit manyetik sistemler kullanıldığında, iki destek dişin splintlenmesi, destek dişlerde oluşan gerilim miktarını azaltması yönünden faydalıdır. The efficiency of the magnetic attachment systems was evaluated in vitro by means of retention and stress transmission in the removable partial dentures. Comparisons were made between open and closed field magnets and resilient and rigid magnetic systems. Retention characteristics of the magnetic systems provided over the possible length of service of the denture were determined by the retention tests conducted before and after the cycling procedures. Measurements of retentive force were made at two different speeds of separation. While slow separation allowed measurement of the maximum attraction force, faster separation approximated the speed of movement of the mandible away from the denture and its magnets during chewing. The effect of air gaps produced between magnet and keeper on the retention characteristics of the magnetic systems was also investigated. The evaluation of the stress transmission characteristics for removable partial dentures using different kinds of magnetic attachment systems as the sole method for retaining unilateral distal-extension removable partial denture supported by abutment teeth or roots were made by using photoelastic stress analysis. The effect of splinting on the load distribution patterns of the supporting structures was also investigated. While bilateral loads were directed only vertically, the unilateral loads were delivered to the distal extension base or tooth-supported portion of the removable partial denture in vertical, mesial and distal directions. The results showed that the fast speed of separation reflecting mandibular movement effectively corrected and decreased the retention values recorded. The breakaway forces of the closed-field magnetic142 systems were higher than the open-field magnetic systems when the magnet and the keeper were in apposition. However the closed-field magnets showed lower reseating force characteristics. Despite the retention values of the magnetic attachment systems were lower than the values reported for the conventional mechanical attachments, the retention force achieved from two magnets on two different abutment teeth could be in excess of the displacing forces. Nondiminishing retentive characteristics of the magnetic systems were also drawn from the results of our study. Photoelastic stress analysis revealed that the magnetic attachments used for the overdentures could be alternative retention systems in the removable partial dentures The selection of the appropriate magnetic attachment system depends on the design of the denture with either tooth supported or distally extented removable partial denture and the degree of the periodontal health of the abutment teeth. Rigid magnetic systems with higher retention forces induce more favorable stress patterns when the abutments are splinted.
Collections