Mandibular molar dişlerin bukkal/ lingual yüzündeki farklı kemik seviyelerinin radyografik olarak saptanmasında gözlemci varyasyonu
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
49 ÖZET Çalışmamızın amacı klasik intraoral periapikal radyograflar üzerinde bukkal/lingual alveol kemik seviyesinin belirlenmesinde gözlemci performansının geçerlilik ve güvenilirliğini ve yine bu yüzden periodontal destek kemik seviyesinde meydana gelen değişikliklerin saptanmasında gözlemciler arası karar birliğini değerlendirmekti. Çalışmamızın ilk bölümünde birinci ve ikinci molar dişlerin bukkal ve lingual yüzlerindeki kemik seviyesi işaretlenerek radyograflan elde edildi (Başlangıç durumu). Bunu takiben kök orta-bukkal yüzünde kemik seviyesi furkasyon forniksine ulaşılıncaya kadar azaltıldı (Azaltılmış bukkal kemik seviyesi durumu). Daha sonra kemik uzaklaştınlmasma furkasyon bölgesi içinde devam edilerek I. ve E. derece furkasyon defeküeri meydana getirildi ve son safha olarak da kalan bukkal kemik marjini furkasyon forniksinin apikalinde konumlanacak şekilde azaltıldı. Her kemik uzaklaştırılması safhasından sonra radyograflar (test radyograflan) alındı ve kemik seviyeleri işaretlenerek kontrol radyograflan elde edildi. Test radyograflan 10 gözlemciye gösterilerek, en apikalde konumlanan kemik seviyesini işaretlemeleri istendi. Gözlemci işaretlerinin dağılım sıklığı incelendiğinde, başlangıç durumunda işaretlerin %26'sının doğru kemik seviyesine denk geldiği gözlendi. Azaltılmış bukkal kemik seviyesi durumu için aynı değer %3 iken, furkasyon defeküeri İM için %16 ve furkasyon defekti EB için %15'di. Gözlemcilerin çoğunluğu kemik seviyesini `doğru` seviyesinin koronalinde işaretlemişlerdi. Çalışmamızın ikinci bölümünde test radyograflan çiftler halinde 10 gözlemciye gösterildi. Gözlemcilerden kemik seviyesinde bir değişiklik olup olmadığına göre iki radyografi kıyaslamalan istendi. Gözlemciler arası ve gözlemci içi karar birliği, `genel` ve `belirli` karar birliği ve `x değeri` formülleri kullanılarak hesaplandı.50 Hem gözlemciler arası hem de gözlemci içi karar birliğinin düşük olduğu gözlendi. Değerlendirme yöntemlerinden hangisi ele alınırsa alınsın, birinci ve ikinci molar dişler arasında birinci molar dişler lehine bir fark bulundu. Netice olarak çalışmadan elde edilen sonuçlar, mandibular molar dişlerin bukkal/lingual yüzlerindeki kemik seviyesinin tayininin mümkün olabileceğini göstermiştir. Ancak, kemik kaybı furkasyon fomiksine yaklaştıkça, ki kemik içi defeküerin oluşması ile sonuçlanmaktadır, kemik seviyesini belirleme yeteneği azalmaktadır. 51 SUMMARY OBSERVER VARIATION IN THE RADIOGRAPHICAL ASSESSMENT OF DIFFERENT BONE LEVELS AT THE BUCCAL/LINGUAL SURFACE OF MANDIBULAR MOLARS The first aim of the study was to assess the validity and relaibility of observers' diagnostic performance in locating the buccal/Ungual alveolar bone level. The second aim was to evaluate the observer agreement in estimating changes in periodontal bone at buccal/lingual surface from conventional intraoral periapical radiographs. In the first part of the study, the location of the bone crest at buccal and lingual surfaces of first and second molars was initially marked and radiographed (baseline). Subsequently, the bone level was reduced first, down to furcation fornix at mid-buccal root surface (reduced bone level). Further bone removal was performed within the furcation area corresponding to degree VR furcation involvement (furcation defect I/IT) and as a last step the remaining buccal bone was reduced apically to furcation fornix (furcation defect IIB). After each successive step, a radiograph (test radiographs) was obtained. Subsequently, the bone level was marked in the same way as described at baseline and radiographed (control radiographs). The radiographs without indicators were presented to 10 observers and they were asked to identify the most apically located bone level. The frequency distribution of the observers' markings revealed a correct identification of the `true` position of the bone level in 26% of the determinations at baseline. The corresponding figures for reduced bone level and subsequent steps of furcation defect were 3%, 16% and 15%, respectively. The majority of the observers located the bone level coronal to its `true` location both before and after bone reduction.52 In the second part of the study, the pairs of radiographs without indicators were presented to 10 observers. Observers were asked to compare the radiographs by defining the presence or absence of, bone level alterations. The interobserver as well as intraobserver agreement were assessed by calculating 3 different measures of agreement: the overall and specific agreement, and the x value. Both inter- and intraobserver agreements were low. Regardless of measure of agreement, there was a difference between first and second molars in the favor of first molars. As a conclusion, the results of the present study indicate that the detection of the bone level at the buccal/lingual surfaces of mandibular molars may be considered as a reasonable task. However, when the bone loss is approaching the furcation fornix, which in turn often results in the formation of an intrabony defect, the detection capability decreases.
Collections