Türkiye'de yoksulluk riski: Çocuk ve yaşlı yoksulluğunun belirleyicileri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Yoksulluk; gelir eşitsizliği, gıdaya erişim, nüfus, temel hizmetlere erişim, sosyal boyut gibi pek çok farklı nedeni içinde barındıran ve küresel bir sorun olarak gittikçe derinleşen bir fenomen olarak bilinmektedir. Yoksulluğun tanımı, yoksulluğun doğası itibariyle barındırdığı çok boyutlu yapısı itibariyle farklılıklar göstermektedir. Özellikle son yıllarda yoksulluk çalışmalarının bireysel düzeye indirgenmesi, farklı toplumsal kesimlerin değişen yoksulluk deneyimlerinin görünür hale gelmesine de katkıda bulunmuştur. Bu anlamda çocuk ve yaşlıların yaşadığı yoksulluğun boyutlarının ele alınması önemli hale gelmektedir.Çocuk ve yaşlı yoksulluğu çeşitli yönleriyle yoksulluk deneyimlerinde özel bir grubu temsil etmektedir. Nüfusun önemli bir kesimini oluşturan ve işgücü piyasasının dışında kalarak topluma maddi bir yük oluşturma potansiyeline sahip olan ve bu bakımdan bağımlı nüfus olarak adlandırılan çocuk ve yaşlı nüfus için yoksulluk, temel bir sosyal politika gündemi haline gelmektedir. Bu bağlamda çocuk ve yaşlı yoksulluğunun belirleyicilerinin tespiti çalışmanın odak noktasını oluşturmaktadır. Çalışmada TÜİK tarafından yayımlanan 2019 yılına ait Hanehalkı Bütçe Anketi mikro veri seti kullanılmış ve çocuk ve yaşlı yoksulluğuna etki eden belirleyiciler ayrı ayrı lojistik regresyon yardımıyla araştırılmıştır. Yapılan analizler neticesinde, çocuk ve yaşlıların yoksulluk deneyimlerinin birtakım ortak görünümleri olduğu görülmüştür. Özellikle hanenin maddi varlıkları, çevresel ve yapısal özelliklerinin yoksulluğu azaltan önemli birer faktör olduğu saptanmıştır. Bununla birlikte hanede yaşayan birey sayısının artışı yoksulluğun derinleşmesine neden olmaktadır. Çocuk yoksulluğunun en önemli belirleyicileri olarak annenin eğitim durumu, ücretli çalışma durumu ve ebeveyn sayısı; yaşlı yoksulluğunun en önemli belirleyicileri olarak ise yaş, cinsiyet, eğitim düzeyi, çalışma ve emeklilik durumu olduğu tespit edilmiştir. Poverty is known as a phenomenon that includes many different causes such as income inequality, access to food, population, access to basic services, and social dimension, and is increasingly a deepening global problem. The definition of poverty differs in terms of the multidimensional nature of poverty. Especially in recent years, the lower of poverty studies to the individual level has contributed to the visibility of the changing poverty experiences of different social segments. In this sense, it becomes important to address the dimensions of poverty experienced by children and the elderly.Child and elderly poverty represent a special group in poverty experiences in various aspects. Poverty is becoming a basic social policy agenda for the child and elderly population, which constitutes a significant part of the population and has the potential to create a financial burden on society by staying out of the labor market, and is thus called the dependent population. In this context, identifying the determinants of child and elderly poverty is the focus of the study.In the study, the Microdata set of the Household Budget Survey of 2019 published by TURKSTAT was used and the determinants affecting child and elderly poverty were investigated separately with the help of logistic regression. As a result of the analysis, it has been seen that the poverty experiences of children and the elderly have some common aspects. In particular, it has been determined that the tangible assets, environmental and structural characteristics of the household are important factors that reduce poverty. However, the increase in the number of individuals living in the household causes the deepening of poverty. Mother's education level, paid employment status, and the number of parents as the most important determinants of child poverty; It has been determined that the most important determinants of elderly poverty are age, gender, education level, employment, and retirement status.
Collections