Alt ekstremite gustilo-anderson tip 3A ve tip 3C açık kırıklarında geçici eksternal fiksatör tedavisi sonrası uygulanan kalıcı tedavi sonuçları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Geçici eksternal fiksasyon sonrası ikincil kalıcı tedavi uygulanan hastaların fiksatör süresi ve geçici fiksatör sonrası gelişen komplikasyonlar açısından ilişkisi araştırıldı.Hastalar ve yöntem: 2010-2016 yılları arasında Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği'nde ameliyat edilen uzun kemik açık kırıklı erişkin hastaların (> 16 yaş) dosyaları taranarak yaş, cinsiyet, yaralanma mekanizması, eksternal fiksatör uygulanma tarihi, kalıcı tedavinin uygulanma tarihi, fiksatörün kalış süresi, enfeksiyon varlığı ve kaynamama mevcudiyeti araştırıldı.Bulgular: Olguların tümü erkek (63 hasta) olup 15 (%23,8) tanesi femur, 48 (%76,2) tanesi tibia kırığıydı. Eksternal fiksatör uygulanma süreleri ortalama 34.44±34.07 gün olarak hesaplanıp eksternal fiksatör uygulama süresi 0-7 gün olan kırıkların kaynama sürelerinin, 14 gün ve üzeri olan kırıkların kaynama sürelerinden anlamlı düzeyde kısa olduğu saptandı (p:0.040). Toplam 63 hastanın 17'sine (%26,9) fasyatomi uygulandı ve fasyatomi yapılan olgularda derin enfeksiyon gözlenme oranının fasyatomi yapılmayan olgulardan anlamlı düzeyde yüksek olduğu saptandı (p:0.024). Tespit çeşidi Ilizarov olan kırıkların kaynama sürelerinin çivi ve plak olan kırıkların kaynama sürelerinden anlamlı düzeyde yüksek olduğu saptandı (sırasıyla, p:0.003, p<0.001).Sonuç: Açık kırıklarda kompartman sendromu nedeniyle fasyatomi yapılan hastalarda derin enfeksiyon gelişimi çok yüksek olup fasyatomi sahasının erken kapanmasının derin enfeksiyonu engellemede önemli bir parametre olduğu kanaatindeyiz. İlizarov gibi sirküler eksternal fiksatörlerle kalıcı tedavide kaynama süresinin daha uzun olduğu, mümkün olduğunca internal tespit yöntemleri olan intramedüller çivi ve plak kullanımının daha uygun olduğu sonucuna vardık. Kaynamama oranlarını azaltmak için mümkün olduğunca eksternal fiksatör süresini kısaltmanın kendi çalışmamızda istatistiksel olarak anlamlı olmasa da, önemli olduğu görülmektedir. Amaç: Geçici eksternal fiksasyon sonrası ikincil kalıcı tedavi uygulanan hastaların fiksatör süresi ve geçici fiksatör sonrası gelişen komplikasyonlar açısından ilişkisi araştırıldı.Hastalar ve yöntem: 2010-2016 yılları arasında Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği'nde ameliyat edilen uzun kemik açık kırıklı erişkin hastaların (> 16 yaş) dosyaları taranarak yaş, cinsiyet, yaralanma mekanizması, eksternal fiksatör uygulanma tarihi, kalıcı tedavinin uygulanma tarihi, fiksatörün kalış süresi, enfeksiyon varlığı ve kaynamama mevcudiyeti araştırıldı.Bulgular: Olguların tümü erkek (63 hasta) olup 15 (%23,8) tanesi femur, 48 (%76,2) tanesi tibia kırığıydı. Eksternal fiksatör uygulanma süreleri ortalama 34.44±34.07 gün olarak hesaplanıp eksternal fiksatör uygulama süresi 0-7 gün olan kırıkların kaynama sürelerinin, 14 gün ve üzeri olan kırıkların kaynama sürelerinden anlamlı düzeyde kısa olduğu saptandı (p:0.040). Toplam 63 hastanın 17'sine (%26,9) fasyatomi uygulandı ve fasyatomi yapılan olgularda derin enfeksiyon gözlenme oranının fasyatomi yapılmayan olgulardan anlamlı düzeyde yüksek olduğu saptandı (p:0.024). Tespit çeşidi Ilizarov olan kırıkların kaynama sürelerinin çivi ve plak olan kırıkların kaynama sürelerinden anlamlı düzeyde yüksek olduğu saptandı (sırasıyla, p:0.003, p<0.001).Sonuç: Açık kırıklarda kompartman sendromu nedeniyle fasyatomi yapılan hastalarda derin enfeksiyon gelişimi çok yüksek olup fasyatomi sahasının erken kapanmasının derin enfeksiyonu engellemede önemli bir parametre olduğu kanaatindeyiz. İlizarov gibi sirküler eksternal fiksatörlerle kalıcı tedavide kaynama süresinin daha uzun olduğu, mümkün olduğunca internal tespit yöntemleri olan intramedüller çivi ve plak kullanımının daha uygun olduğu sonucuna vardık. Kaynamama oranlarını azaltmak için mümkün olduğunca eksternal fiksatör süresini kısaltmanın kendi çalışmamızda istatistiksel olarak anlamlı olmasa da, önemli olduğu görülmektedir.
Collections