Tüberküloz hastalığı için tedavi gören hastaların ürik asit değerlerinin tedavi sırasında seyrinin incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Giriş ve Amaç: Tüberküloz dünyanın en ölümcül bulaşıcı hastalıklarından biri olmaya devam etmektedir. Küresel Tüberküloz 2016 raporunda Türkiye'nin 2015 yılı tahmini insidans hızı yüz binde 18 ve tahmini mortalite hızı yüzbinde 0.96 olarak verilmiştir. Biz de çalışmamızda tüberküloz hastalığı nedeniyle takip edilmekte olan hastaların tedavi öncesi ve tedavi sırasındaki ürik asit düzeyleri incelenerek hiperüriseminin sık görülen bir ilaç yan etkisi olduğunu ve tedavi sırasında ürik asit seviyelerinin kontrol edilmesi gerektiğini göstermeyi amaçladık.Gereç ve Yöntemler: Araştırmamıza, Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Biriminde, Eylül 2013 ile Şubat 2019 tarihleri arasında klinik özellikler ve radyoloji bulguları ile tüberküloz hastalığı olarak değerlendirilen, ayrıca –yapılabildiyse– özgün mikrobiyolojik incelemeyle tüberküloz tanısı desteklenen 0-18 yaş hastalar dahil edildi. Hasta bilgileri ve tetkik sonuçları retrospektif olarak hasta dosyalarından incelendi.Bulgular: Çalışmaya katılan hastaların yaş ve cinsiyetleri, tanı tarihi, tüberkülin deri testi sonucu, tutulum yeri, ko-morbidite durumu, tüberküloz kültür pozitifliği, lökosit, trombosit, üre, ürik asit, kreatinin, aspartat aminotransferaz (AST), alanin aminotransferaz (ALT),c reaktif protein (CRP) ve sedimantasyon değeri hasta dosyalarından elde edildi. %43,9'u (n=61) kız , %56,1'i (n=78) erkek toplam 139 olguyla yapıldı. Olguların %34,8'inde (n=47) komorbidite mevcuttu. Olgularda yaşlara göre komorbidite görülme oranları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmadı (p>0,05). En sık eşlik eden komorbiditenin astım olduğu görüldü. Pirazinamid tedavisi tüberküloz tedavisinin ilk 2 ayında verilmektedir. Olguların pirazinamid dozları 12 - 40 mg/kg/gün arasında değişmekte olup, ortalama 26,94±4,73 mg/kg/gün olarak saptanmıştır. Pirazinamid günlük maksimum dozu 2 gramdır. Olguların %5,3'ünün (n=7) 20 mg/kg/gün' den az, %63,9'unun (n=85) 20-30 mg/kg/gün arasında, %11,3'ünün (n=15) 30 mg/kg/gün ve %19,5'inin (n=26) 30-40 mg/kg/gün arasında pirazinamidaldığı gözlendi.Ürik asit üst sınırı hastanemiz laboratuarı baz alınarak 4.7 mg/dl olarak belirlendi. Tanı anında yapılan 1. ölçümde olguların %15,2'sinde (n=19) ürik asit yüksekliği gözlenirken, 2. ayda yapılan ölçümde olguların %66,2'sinde (n=88) ürik asit yüksekliği gözlenmekte, 3. ayda yapılan ölçümde ise olguların %61,2'sinde (n=60) ve 4. aydaki ölçümde ise olguların %32,6'sında (n=15) ürik asit yüksekliği gözlendi. Genel itibariyle olgularda 2.aya kadar ürik asitin yükseldiği sonrasında düşüşe geçtiği görüldü. Pirazinamid dozlarına göre olguların 1. ölçüm, 2. ölçüm, 3. ölçüm ve 4. ölçüm ürik asit değerleri, istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0,05). Yaşları 0-4 arasında olan olgularda mediastinal tüberküloz lenfadenit görülme oranı, yaşları 5-17 arasında olan olgulara göre anlamlı düzeyde düşük saptandı (p=0,012; p<0,05). Yaş gruplarına göre olguların organ tutulumu (akciğer/akciğer dışı, miliyer, kemik) dağılımları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmadı (p>0,05). Yaş gruplarına göre olgularda akciğer tutulumu görülme oranları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmazken intratorasik tüberküloz lenfadenit tutulumu görülme oranları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptandı (p=0,006; p<0,01). Hiperürisemisi olan hastaların batın USG sonuçlarında ise istatistiksel olarak anlamlı bulgu saptanmadı.Sonuç: Hiperürisemi sık görülen bir yan etkidir ve en yüksek seviyelere 2. ay sonu yapılan ölçümde çıkmaktadır. 20 ila 40 mg/kg/gün aralığında başlanan pirazinamid dozu hiperürisemi görülme olasılığını arttırmamaktadır. Ürik asit seviyesi pirazinamid tedavisi kesildikten sonra genellikle kendiliğinden düzelse de tüberküloz tedavisi başlanması planlanan hastaların tedavi öncesi bazal ürik asit seviyelerini öğrenip tedaviye başlamak, özellikle ürik asit ile ilişkili hastalık anamnezi olan olgularda ortaya çıkabilecek komplikasyonların gözden kaçırılmamasını ve gerektiğinde ürik asit düşürücü tedavinin düzenlenmesi gibi gerekli önlemlerin erken alınmasını sağlayacaktır. Anahtar Kelimeler: tüberküloz, ürik asit, pirazinamid, hiperürisemi Objective: We aimed to show that hyperuricemia is a common drug side effect by examining uric acid levels before and during treatment of patients followed up for tuberculosis disease and to show that uric acid levels should be controlled during treatment.Materials and Methods: Between September 2013 and February 2019, Sadi Konuk Training and Research Hospital, Department of Pediatric Infectious Diseases, who were evaluated as tuberculosis disease with clinical features and radiological findings, and also, if possible, who were diagnosed with tuberculosis by means of specific microbiological examination, were included. Patient data and examination results were retrospectively reviewed from patient files.Results: Age and sex of the patients included in the study, date of diagnosis, tuberculin skin test result, involvement, co-morbidity status, tuberculosis culture positivity, leukocyte, platelet, urea, uric acid, creatinine, AST, ALT, CRP and sedimentation results, patient files and laboratory results. 43.9% (n = 61) were female and 56.1% (n = 78) were male. The presence of comorbidity was observed in 34.8% (n = 47) of the cases. No statistically significant difference was found between the rates of comorbidity in patients according to age (p> 0.05). The most common comorbidity was asthma. The pyrazinamide doses ranged from 12 to 40 mg / kg / day, with a mean of 26.94 ± 4.73 mg / kg / day. While 5.3% (n = 7) of the cases were taking pyrazinamide in less than 20 mg / kg / day, 63.9% (n = 85) were in the range of 20-30 mg / kg / day, 11%, 3 (n = 15) 30 mg / kg / day and 19.5% (n = 26) between 30-40 mg / kg / day were observed. The upper limit of uric acid was 4.7 mg / dl based on the laboratory of our hospital. While uric acid elevation was observed in 15.2% (n = 19) of the cases at the first measurement made at the time of diagnosis, elevation of uric acid was observed in 66.2% of the cases (n = 88) in the second month measurement. Uric acid elevation was observed in 61.2% (n = 60) of the cases and in 32.6% (n = 15) of the cases at the fourth month. According to the pyrazinamide doses, uric acid values of the first measurement, second measurement, third measurement and fourth measurement did not show statistically significant difference (p> 0.05). There was no statistically significant difference between the distribution of the number of cases according to age groups (p> 0.05). No statistically significant difference was found between the rates of lung involvement in the cases according to age groups (p> 0.05). There was a statistically significant difference between the incidence of intrathoracic tuberculous lymphadenitis in patients according to age groups (p = 0.006; p <0.01). The incidence of mediastinal tuberculous lymphadenitis was significantly lower in patients aged 0-4 years than in patients aged 5-17 years (p = 0.012; p <0.05).Conclusion: Hyperuricemia is a common side effect and reaches its highest levels at the end of the second month. The dose of pyrazinamide initiated between 20 and 40 mg / kg / day does not increase the possibility of hyperuricemia. Although the uric acid level usually decreases spontaneously after discontinuation of pyrazinamide treatment, learning the basal uric acid levels of the patients planned to start tuberculosis treatment and starting the treatment will enable us not to overlook the complications that may arise especially in cases with a history of disease associated with uric acid and to take necessary precautions early.Key Words: tuberculosis, uric acid, pyrazinamide, hyperuricemia
Collections