Diyare ağırlıklıırrıtabl barsak sendromlu hastalarda çölyak hastalığı sıklığının araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışma Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Gastroenteroloji Kliniğinde şubat 2004 ile mayıs 2007 tarihleri arasında prospektif olarak yürütüldü. 85 erişkin hasta çalışmaya alındı.Roma II kriterlerine göre, D-IBS tanısı alan hastalarda, ÇH'nın, hem serolojik hem de biyopsi ile doğrulanmış görülme sıklığının belirlenmesi ve ayrıca, bu populasyonda serolojik olarak ÇH taraması gerekliliğinin tartışılması amaçlanmıştır. D-IBS'li hasta populasyonundan elde edilen, ÇH sıklığı, ülkemizde yapılmış olan genel populasyon taramaları sonucu elde edilen veriler ile karşılaştırılarak odds oranlarının hesaplanması hedeflenmiştir.Bu hastalardan hemogram, biyokimya, sedimantasyon, troid fonksiyon testleri, AGA IgA, AGA IgG, anti-endomisyum EmA antikor seviyelerinin ölçümü için kan örnekleri alındı.Verilerin analizi SPSS 11.5 paket programında yapıldı. Sürekli değişkenler ortalama ± std.sapma biçiminde ifade edildi. Kategorik değişkenler % olarak gösterildi. Gruplar arasında ortalamaların farklılığı Mann Whitney U testiyle araştırıldı. Kategorik karşılaştırmalar için Khi-Kare veya Fisher'in Kesin testi kullanıldı. p<0,05 için sonuçlar istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi.D-IBS'li hasta grubunda, alınan kan örneklerinde indirekt immünfluresan yöntemi kullanılarak, AGA IgA, AGA IgG, EmA antikor seviyeleri çalışıldı. Antikorlardan herhangibiri pozitif saptanan hastalara, Ankara Numune Hastanesi Gastroenteroloji endoskopi laboratuarında üst GİS endoskopisi yapılarak, hem endoskopik görünüm rapor edildi, hem de patolojik inceleme için duodenal biyopsi örnekleri alındı.Sonuçlar incelendiğinde;Toplam 85 hastada, en az bir antikorun pozitif olduğu 13 vakanın 7'sinde duodenum biyopsisi ile ÇH tesbit edildi. Tüm vakalar içerisinde ÇH prevelansının %8,2 olduğu görüldü.Türkiyede yapılmış olan genel toplum tarama verileri incelendiğinde , ÇH serolojik sıklığı , % 0,7 ile % 1,3 arasında değişkenlik göstermekteydi. Ancak biyopsi ile doğrulanan ÇH tanısı bu çalışmaların sadece birinde yapılmış olup sıklık %0,6 olarak belirlenmiş. Bu çalışmanın verileri ile karşılaştırıldığında, D-IBS tanısı alan hastalarda, genel Türk toplum taramalarına oranla ÇH'nın 14,87 kat daha sık bulunduğunu saptandı.Araştırmamız neticesinde ÇH, D-IBS tanısı alan populasyonda genel populasyona göre oldukça yüksek oranda saptanmıştır. Bu alanda yapılmış olan diğer çalışmalarda da, ÇH'nın IBS populasyonunda sık olarak saptandığı görülmektedir. Bu nedenle ülkemizinde içinde bulunduğu, ÇH için yüksek prevalans saptanan bölgelerde, Roma kriterlerini tamamlayan IBS hastalarında ÇH için diagnostik testlerin yapılması gereklidir. This study which was designed in prospective manner was undertaken at the departments of Gastroenterology of the Ankara Numune Educational and Resarch Hospital between february 2004 and may 2007. A total of 85 patients were included in the study The studies main aim was to determine the prevalance of celiac disease(CD) in patients diagnosed as diarrhea related IBS (D-IBS) according to Roma Il criteria Also after determination of the rate of CD in the D-IBS population an odds ratio of CD in the D-IBS population in comparison to normal population was calculated with the use of data from national studies undertaken in the normal population.In these patients, blood samples were collected for complete blood count biochemical parameters, sedimentation, thyroid function tests, anti-gliadin lg A antibody, anti-gliadin lg G antibody, anti endomysial antibody titers.We analysed data with SPSS(version 1 1,5) statistical software. Variables are defined as mean ± Standard deviation. Categorical variables are defined as % Mean differantation between groups are searched by Mann-whitney u test. For categorized comparison Chi-square or fisher's test is used. P <0,05 is accepted as statiscally significant.In D-IBS group, by indirect immunofloresant technique, anti-gliadin lgA, lg G and andomysial antibody titers were examined. Patients with positive serlogy were undergone upper endoscopy, duodenal biopsies.As a result, in total of 85 patients, in 17 patients at least one antibody positivity Is detected an 7 of 17 patients celiac disease is diagnosed with duodenal biopsy. Prevalence of celiac disease is %8,2 in all patients.CD serological frequency in general population is between %0,7-1,3 in Turkey. However, CD frequency in which diagnosis corrected with biopsy only in one trial is %0,6. When compared with these trials, in our trial CD in D-IBS group is 14,87 times more than generel population.In conclusion, CD is seen more frequent in D-IBS group rather than normal population. In other trials about this topic, CD was frequent in IBS population. Because of these, in our country in which CD is frequently seen, diagnostic tests must be performed for the patients which match Roma criteria for IBS
Collections