Akut iskemik strokta inflamasyon göstergesi olarak akut faz reaktanları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Strok patogenezine yönelik yapılan çalışmalar özellikle son zamanlarda `inflamasyon teorisi` üzerine yoğunlaşmıştır. Yapılan çalışmalarda inflamasyon göstergesi olarak; akut faz proteinleri, ateroskleroz , HT, DM ve strok arasında belirgin bir doğru orantı olduğu ispatlanmaktadır .Bu çalışmada akut inflamasyonun iskemik strok hastalarında risk faktörü ve prognostik faktör olarak rolünü araştırmak amacıyla akut faz reaktanlarından C Reaktif Protein, fibrinojen ve lökosit miktarının diğer strok risk faktörleri ile ilişkisini ve prognostik faktör olarak zamansal değişimini inceledik.Çalışmaya Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 1. Nöroloji Kliniğinde; Eylül 2003-Ağustos 2004 tarihleri arasında akut strok tanısı ile izlenen 22 kadın, 28 erkek olmak üzere 50 hasta dahil edildi. Kontrol grubuna 30 kişi alındı. Çalışmaya klinik ve görüntüleme yöntemleri ile strok tanı kriterlerine uygun ve strokun ilk 3 gününde olan hastalar kabul edildi. Enfeksiyon varlığı, immünomodülatör ilaç kullanımı , son 15 gün içinde travma , operasyon , kateterizasyon geçirmiş olan ve hepatik, renal, neoplazik, hematolojik bilinen bir hastalığı olan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Serum CRP, fibrinojen ve lökosit değerleri; strok'un ilk 3 gününde ve 7. günde çalışıldı.Hastaların tüm risk faktörlerine ilişkin anamnez bilgileri, klinik parametreleri, bilinç düzeyi, parezi derecesi, NIHSS, modifiye NIHSS, Rankin Disabilite Skoru değerlendirildi. Hastaların BT'de lezyon lokalizasyonu , boyutu arter alanı, ödem, atrofi, kitle etkisi, periventriküler hipodansite durumu kaydedildi. Bütün hastaların ilk 3 gününde ve 7. gününde rutin biyokimya , hemogram, hemostaz ve sedimantasyon değerleri çalışıldı.Hastaların; EKG, EKO ve karotis-vertebral doppler USG ile değerlendirmeleri yapıldı. Hastaları uygulanan tedavileri, iskemi süresince yapılan değişiklikler ile birlikte kaydedildi.50 strok hastasının yaş ortalaması 69.6±11.85 ve 30 kontrol grubunda yaş ortalaması 59.5 idi. Hastalarda strok 1. günü çalışılan CRP düzeyleri kontrol grubundan (CRP ort: 9.156± 1.326) yüksek olmakla birlikte, istatiksel fark bulunamazken (p=0.267), strok'un 7. günü çalışılan CRP düzeyi (18.632±3.638): kontrol grubundan (9.156±1.326) belirgin olarak farklı idi (p=0.045). Hasta grubunda 1. gün çalışılan fibrinojen düzeyi kontrol grubundan farklı bulunmazken (p=0.09), 7. günde hasta grubunda anlamlı düşme izlendi (p=0.04). Strok 1. günü hasta grubunda lökosit sayısı (10767.80±4563.55 ); kontrol grubundan (6376.33±156.05) belirgin olarak yüksek bulundu (p=0.000) strok'un 7. gününde bu farkın aynı anlamlılık düzeyinde devam ettiği tespit edildi (p=0.000). Hasta grubunda diyabet varlığının enflamasyon markerı üzerine etkisi araştırıldığında; DM'lu hastalarda ilk gün ve 7. gün ölçülen CRP, fibrinojen ve lökosit değerlerinin diyabetli olmayan hastalarda istatiksel olarak belirgin yüksek olduğu tespit edildi. Sigara kullanım öyküsü de benzer şekilde, enflamatuar markerlar üzerine etkisiz bulundu.Eşleştirilmiş örneklemede; 1. ve 7. gün CRP, Fibrinojen ve lökosit ilişkisi incelendiğinde; CRP, fibrinojen ve lökosit düzeylerinin; CRP'de belirgin, 7. gün artışı ile ortaya çıktığı izlendi. Enflamasyon markerları ile klinik skorların koralasyonu incelendiğinde; hastaların ilk gün ölçülen Rankin Skorları ile ilk günkü CRP ( r: 0.323, p: 0.025), ilk günkü lökosit miktarı ( r: 0.359, p: 0.01O) ile pozitif anlamlı korelasyon elde edildi. 1. gün Rankin skorları ile ilk günkü CRP düzeyleri (r. 0.331, p: 0.026), 7.gün CRP düzeleri (r: 0.331, p: 0.025), 1. gün fibrinojen düzeyleri (r: 0.281, p: 0.048), 1. gün lökosit miktarı (r: 0.341, p: 0.015) pozitif anlamlı korelasyon gösterdi. 1.gün NIHSS skorları ile; enflamasyon markerları arasında anlamlı korelasyon bulunmazken, 7. gün NIHSS skorları ile 1. gün ölçülen CRP düzeyleri (r. 0.331, p: 0.022) anlamlı pozitif korelasyon gösterdi.İmmunopatogenezin bir göstergesi olan, akut faz proteinlerinin; hem strok risk faktörü olarak aterosklerozu tetikleyen HT, DM gibi hastalıklarla birlikteliği hem de strok hastalarında klinik skorlar ile anlamlı korelasyonu göstermesi umut vericidir. Strok hastalarında immunopatogenez varlığının tespiti; prognostik gösterge olarak akut faz proteinlerinin kullanımını sağlaması açısından olduğu kadar; geliştirebilecek koruyucu ve küratif tedavi yöntemlerine öncülük etmesi açısındanda önem kazanmaktadır . The studies about the pathogenesis of stroke have been intensified especially over 'The lnflamation Theory` recently. A significant proportion between acute phase proteins, atherosclerosis , HT, DM and stroke as an indicator for inflammation has been proven in the literature. In this study, the relation between the acute phase reactants; C Reactive Protein, Fibrinogen, leukocyte count and the other risk factors for stroke and time dependent changes as a prognostic factor were investigated in order to find out the role of the acute inflammation as a risk and prognostic factor in the stroke patients. Twenty-two female and twenty-eight male patients (total 50) who were diagnosed as acute stroke in the Ankara Numune Training and Research Hospital Department of Neurology between September 2003 and August 2004 were included in the study. The control group was consisted of 30 individuals. The patients who were suitable to the diagnosis criteria for stroke with the clinical and imaging methods and who were in the first three days of the storke diagnosis were accepted in the study. The patients with infection, the history of immunomodulator drug usage, trauma in the last 15 days, operation , who were catheterized, with any known hematological, neoplasic, renal or hepatic illness were excluded from the study. The serum CRP, fibrinogen and leukocyte count values were measured in the first three days and seventh day of the stroke. The patients' history of any risk factors, clinical parameters, consciousness level, degree of paresis, NIHSS, modified NIASS and Rankin disability scoring were evaluated. The lesion localization, the dimensions , the arterial area, edema, atrophy, mass effect, periventricular hypodensity, in the computerized tomography were recorded. The routine biochemical, haemostasis panel, the sedimentation values and complete blood count were measured and recorded in the first three days and seventh day of the stroke. The ECG, ECHO and carotidovertebral Doppler USG of the patients were evaluated. The treatment modalities of the patients were recorded as well with any change during the ischemia period. The median age of the 50 stroke patients were 69.6±11.85 and the median age of the control group was 59.5. The level of the CRP measured in the 1. day of the stoke patients (CRP mean=9.156± 1.326) were higher when compared to the control group, but there were no significant statistical difference (p=0.267), the level of the CRP measured in the 7. day of the stoke patients (CRP mean=18.632±3 .638) were statistically different from the control group (CRP mean=9.156±1 .326) (p=0.045). The fibrinogen level in the 1. day were not different from the control group (p=0.09), there was a significant decrease in the 7. day (p=0.04). The leukocyte counts in the 1. day (10767.80±4563 .55) were found out to be significantly higher than the control group (6376.33±156 .05) (p=0.000) and the difference persevered in the 7. day (p=0.000). When the effect of diabetes over the inflammation markers was examined, the CRP, fibrinogen and the leukocyte counts in the 1. and 7. days were significantly higher in the DM patients compared to the control group. The smoking history was found out to have no effect on the inflammation markers. In the matched samples; when the relation between CRP, fibrinogen and leukocyte counts in the 1. and 7. day were examined, the CRP, fibringen and leukocyte counts levels were appeared in the 7. day, especially significant in the CRP. When the correlation between inflammation markers and clinical scoring were examined, the Rankin Scores in the 1. day were significant with 1. day CRP ( r: 0.323, p: 0.025), and with 1.day leukocyte counts levels ( r: 0.359, p: 0.01O). The Rankin Scoring and the CRP levels (r. 0.331, p: 0.026) in the 1.day, the CRP levels (r: 0.331, p: 0.025), in the 7.day, the fibrinogen levels (r: 0.281, p: 0.048), in the 1.day , leukocyte counts levels (r: 0.341 , p: 0.015) in the 1.day were revealed positive and significant correlation. There were no significant correlation between NIHSS scoring in the 1.day and the inflammation markers. There were significant correlation between NIHSS scoring in the 7.day and the CRP levels (r. 0.331, p: 0.022) in the 1.day. The significant correlation between acute phase proteins which are the indicators of immunopathogenesis and clinical scoring of the strokje patients and the coalescence of these acute phase proteins with the risk factors of stroke which is atherosclerosis provocated by HT and DM like diseases is giving hope. The determination of the presence of the immunopathogenesis in the stroke patients is being more important not only because of the usage of the acute phase proteins as a prognostic indicator, but also because of the pioneering to the advances in the prophylactic and curative treatment modalities.
Collections