Swan-ganz kateterizasyonu uygulaması ve komplikasyonları

Abstract

ÖZET Kritik hasta takibinde son yıllarda en büyük gelişme, SG kateterinin bulunması ve yaygın olarak kullanılmasıdır. Bu balon uçlu, akım yönlü kateter, PASB, PADB, PAOB, PKWB ile SVB ve termodilüsyon yöntemiyle kalp debisi ölçümleri yapmasıyla kalp kateterizasyon laboratuvarını hasta başına taşıyarak; hemodinamik ve oksijenizasyon verilerinin devamlı izlemi ile hastaların durumunun değerlendirilmesi ve klinik olarak saptanamayan bozuklukların tedavisine olanak sağlar. Bu çalışmada, Gülhane Askeri Tıp Akademisi Genel Cerrahi Kliniği Yoğun Bakım Ünitesinde 1993 - 1995 yılları arasında 15 hastaya uygulanan toplam 16 pulmoner arter kateterizasyonu prospektif olarak incelendi. Hastaların yaşı 19 ila 84 arasıydı (Ortalama : 48.86 ± 22.26). 10 kateterizasyon ameliyathanede elektif şartlarda, 6' sı ise YBLT sinde yatakbaşında uygulandı. Kateterizasyon sırasında hastaların 11' inde en az iki yandaş medikal problem mevcuttu. Tüm çalışmada, hiçbiri hastaların mortalitesini etkilemeyen 7 minör komplikasyon gözlendi ( % 43.75). Bir hastada arteryel ponksiyon, bir hastada balon rüptürü, üç hastada geçici aritmi gelişti ve pulmoner hipertansiyonlu bir hastada wedge trasesi 3. denemede elde edilebildi. Kateteri en uzun kalan hastada da giriş yerinde enfeksiyon gözlendi. Deneyimli uygulayıcıların deneyimsizlerle karşılaştırılmalarında toplam ve santral venöz kateterizasyon zamanlarında fark yokken (p>0.05), pulmoner arter kateterizasyon süreleri anlamlı olarak daha kısaydı (p=0.02). Toplam ve pulmoner kateterizasyon zamanı subklavian girişime göre İJV girişiminde daha kısa idi (p<0.05), ancak santral venöz kateterizasyon süresinde İJV girişimin hızlılığı sınırda bir anlamlılık göstermekteydi (p=0.053). Hastaların SVB ve PKWB değerlerinin orta dereceli bir korelasyon gösterdikleri (r=0.52, p=0.03), Ca02, Cv02 ortalamaları ve arteriovenöz O2 içerik farkı ile pulmoner kapiller O2 içerik ortalamalarının normalden düşük olduğu saptanarak, yalnızca SVB takibinin yanıltıcı olduğu multisistemik bozuklukları olan Genel Cerrahi hastalarında postoperatif şokun önlenmesi, hemodinamik ve oksijenizasyonla ilgili parametrelerin takibi ve tedavide SG kateterizasyonunun minör komplikasyonlarla seyreden önemli bir yöntem olduğu sonucuna varıldı. 30

SUMMARY USE and COMPLICATIONS of SWAN-GANZ CATHETERIZATION One of the major recent advances in the critically ill patient care has been the introduction and extensive use of the Swan-Ganz catheter. Carrying the cardiac catheterization laboratory to the bedside with the measurement of pulmonary artery sistolic, diastolic, mean and wedge pressures; central venous pressure and cardiac output using the thermodilution method; this balloon-tipped, flow-directed catheter allows management of patients by continuous monitoring of hemodinamic and oxygenization data and treatment of pathologies not detected clinically. In this study, between 1993 and 1995, at the ICU of the Department of General Surgery of Giilhane Military Medical Academy, 16 consecutive pulmonary artery catheterizations inserted on 15 patients has been prospectively evaluated. The youngest patient was 19 years-old and the oldest was 84 (mean: 48.48 ± 22.26). Ten patients were electively catheterised on the operation room and six were on bedside at the ICU. During catheterization, 11 patients had at least two coexistent medical problems. 7 complications were detected during all study, none of which effected the mortality of patients. Arterial puncture occured in one patient, balloon rupture in another patient and 3 patients had transient arrythmias; wedge pressure tracing was obtained in third try on a pulmonary hypertensioned patientSkin infection on insertion site occured in one patient, who had the catheter for the longest period among all 15 patients. Totally and central venous catheterization durations were not significant when experienced and unexperienced appliers were compared (p>0.05), but pulmonary catheterization durations were significantly shorter for experienced appliers (p=0. 02). Totally and pulmonary catheterization durations were shorter on İJV insertion when compared with subclavian insertion (p<0.05), but the shortness of İJV insertion for central venous catheterization showed a borderline significance (p=0.053). CVP and PCWP values of the patients showed a moderate correlation (r=0.52 p=0.03). Arterial and mixed venous O2 content averages and arteriovenous O2 content differences and pulmonary capillary O2 content averages were subnormal. As a result, SG catheterization was considered as a useful method with minor complication for prevention of postoperative shock, monitoring hemodynamic and oxygenization data and treatment of abnormalities of these parameters, especially on general surgery patients with multisystemic pathologies on whom CVP monitoring is misleading. 31