Meniere hastalığı, vestibüler nörinitis ve ani işitme kaybında immunolojik değişiklikler
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET toimmmunite vücutta hemen hemen tüm organ sistemlerini etkileyen hastalıkların uzun yamandan beri bilinen bir nedenidir. Bu nedenle iç kulağın da bu tip reaksiyonların hedefi olması şaşırtıcı değildir. Gelecekteki araştırmaların odak noktası spesifik ve sensitif laboratuar testlerin gelişmesiyle vestibuloodıtör disfonksiyonun etiolojisi olarak otoimmunitenin daha iyi tanınmasına ve hastalıktan sorumlu antijenik epitoplann ve muhtemel başlatıra olayların daha iyi tanımlanmasına yöneliktir. 8u hastalar hakkındaki tecrübelerin artmasıyla kesin ve yüksek etkili tedavi rejimlerinin oluşturulacağım ümit etmekteyiz. Fakat bu hastalığın tedavisi için en etkili tedavi rejiminin bulunması için yapılacak ileriye dönük kontrollü bir çalışma yapılana dek bu gerçekleşmeyecektir. Meniere hastalığı, vestibüler nörinitis ve ani işitme kaybında temporal kemiğin dokularına karşı antikorların ortaya çıkmış olması, bu olgularda immün sistemin bir etken olabileceğini düşündürmektedir. Meniere hastalığı ve vestibüler nörinitis ile otoantikorlar arasındaki ilişkiler üzerinde yapılmış olan son çalışmalarda, iç kulak disfonksiyonunda, muhtemelen antijen-antikor kompleksleri ile kompleman aktivasyonunun doku hasarından sorumlu olabileceği hususu üzerinde durulmuştur. Allerjik immünolojik mekanizmaların incelendiği çalışmalarda immün aktivasyonun Meniere hastalığı, vestibüler nörinitis ve ani işitme kaybı olan olgularda hızlandığı, bu hızlanmanın enfeksiyon, otoimmünite veya diğer koklear hastalıklar ile ilişkili olabileceğini ileri süren çalışmalar yapılmıştır. İmmun aktivasyon mekanizmalarında yalnızca immün komplekslerin değil, kompleman aktivasyonunun da etkili olabileceği düşünülerek, konağın immün durumu ve bu immün durumun kompleman sistemine olan etkisinin nasıl olduğunu araştırmak için primer ve sekonder otoimmün yıkımı olmayan olgularda serum immunoglobulin düzeyleri ile kompleman aktivasyonu arasındaki ilişkilerin araştırılması gerekmektedir, özellikle, ani işitme kaybının akut olarak ortaya çıktığı olgularda, Meniere hastalığında olduğu gibi, histopatolojik değişikliklere ve endolenfatik hidropsa da rastlanmaktadır. Bu üç hastalıkta patogenezin birbiriyle ilişkisi olabileceği öne sürülmektedir. Endolenfatik hidropsun ortaya çıkmasında, CİC'in önemini vurgulayan analizlerin yanısıra, bunun patogenezinde bu tip mekanizmaların yerinin olmadığım ileri süren çalışmalar da vardır. Spesifik IgE ile ortaya çıkan allerjik reaksiyonların etkili olmadığı sonucununu ortaya çıkaran çalışmalarda sadece Meniere hastalığı olan hastalar üzerinde çalışılmış olduğu gözönüne alındığında, immün kompleks ve bu komplekslerle aktive olan konak immün sistemi endolenfatik hidropsun patogenezinin de etkili olmadığı savının red edilmes kolaylıkla mümkündür. Çalışmamız, Gülhane Askeri Tıp Akademisi KBB Anabilim Dalı ve immünolojik araştırma merkezi laboratuan'nda, Aralık 1994 ile Ağustos 1996 arasındaki süre içinde kliniğimizde yatırılarak tedavi edilen, polikliniğimizde incelenen, yada diğer kliniklerden konsültasyon amacıyla gönderilen 20'si Meniere hastalıklı, 20'si vestibüler nörinitisli ve 14'ü ani işitme kayıplı olmak üzere toplam 54 olguda yapılmıştır. Ayrıca 20 sağlıklı kişiden oluşan bir kontrol grubu da çalışmaya dahil edilmiştir. Tamamı baş dönmesi, denge bozukluğu, yürüme güçlüğü, işitme kaybı, kulak çınlaması yada uğultusu gibi yakınmalardan biri veya birkaçı ile baş vuran olgularımızın 18 erkek, 36 kadındır. Meniere hastalığı, ani işitme kaybı ve vestibüler nörinit ile humoral ve hücresel immünolojik parametrelerde meydana gelen değişiklikleri incelemek için: Olguların serum immunoglobulin (Ig) ve kompleman konsantrasyonlanndaki değişiklikler ve bu değişiklikler ile hastalık bağlantısını incelemek amacıyla; serum IgA, IgG, IgM, IgE düzeyleri, serum kompleman C3, C4, Circulating Immune Complex (CIC), fibronektin ve haptoglobulin düzeyleri ölçülmüştür, ölçümler nefelometre yöntemi ile yapılmıştır. Yine her bir olgu grubunda otoantikor seviyelerine romotoid faktör(RF), anti DNA aantikor, anti nükleer antikor (ANA), anti streptolisin O (ASO), C-reaktif protein (CRP), eritrosit sedimentasyon hızı (ESH) na bakılmıştır. Have olarak, bütün hastalarda serum Insulin, vitamin B-12 ve Folat, tiroid fonksiyon testleri, tam kan, tam idrar ve rutin kan biyokimyası incelenmiştir. Ayrıca serum proteinleri değerlendirmesi için protein elektroforezi yapılmıştır. Meniere Hastalığı grubundaki hastaların dördünde IgG seviyesi yüksek bulunmuştur (4120). Oç hastada IgM değerleri normalden yüksek bulunmuştur (3/20). IgE, üç hastada yüksek bulunmuştur (3/16). Ancak hastaların hiç birinde IgA değeri yükselmemiştir. Bir hastada da hem IgG, hem de IgM birlikte yüksek bulunmuştur (tablo - 2 ve 5). Bu hastalarda kompleman düzeyleri araştırıldığında, hastaların sadece birinde hem C3 hemde C4 değerleri yüksek bulunmuştur. C3'ün iki hastada yükseldiği (2/20), C4 seviyesinin ise iki hastada yüksek oranda olduğu görülmüştür (2/19). CIC seviyesi sekiz hastada yüksek olarak saptanmıştır (8/16) (tablo - 2 ve 5). Vestibüler Nörinitis hastalığı gurubunda, IgG, IgA seviyeleri bütün olgularda normal seviyelerde bulunmuştur. IgM, bir hastada yüksek bulunmuştur (1/19). IgE üç hastada yüksek bulunmuştur (3/19) (tablo - 3 ve S). Bu hastaların kompleman düzeylerine bakıldığında, C3 seviyesi beş hastada yüksek olarak saptanmıştır (S/19). C4, hastaların birinde yüksek bulunmuştur (1/18). CIC üç hastada yüksek bulunmuştur (3A8) (tablo - 3 ve S). Ani işitme Kayıplı hastalarda saptanan Ig düzeylerine gelince; IgG, IgM, IgA düzeyleri bütün hastalarda normal seviyelerde tespit edilmiştir. IgE iki hastada yüksek bulunmuştur (2/11) (tablo - 4 ve S). Serum kompleman düzeyleri incelendiğinde, C3, C4 düzeyleri bütün hastalarda normal bulunmuştur. CIC, altı hastada yüksek bulunmuştur (6/1 1) (tablo - 4 ve S). Sonuç olarak; bu çalışmada Meniere Hastalığı, Vestibüler Nörinitis ve Ani İşitme Kayıplı hastalarda immünolojik değişikliklerin var olup olmadığı araştırılmış, bu nedenle seçilen onbeş parametreden ondörfünün göreceli olarak anlamlı olduğu dikkati çekmiştir. Çalışmada sadece CIC seviyeleri Meniere Hastalığı ve Ani işitme Kayıp'h olgularda istatistik olarak anlamlı derecede yüksek bulunurken; Vestibüler Nörinitis'li hastalarda normal değerlerinin çok hafif üzerinde sonuçlar elde edilmiştir ve aradaki farkın istatistik olarak anlamlı olmadığı görülmüştür. Yapılan çalışmada, değişik iç kulak patolojilerinde immün sistem bozukluğunu gösterecek ve laboratuvar aşamasında rutin olarak uygulanacak bir yöntem araştırılmıştır. Ne var ki, kullanılan parametrelerin hiçbirisi tek başlarına bu amaca hizmet edebilecek nitelikte değildir. Sadece CIC değerlerinin bazı hastalarda yüksek olması ile, bu hastalarda mevcut iç kulak patolojisini otoimmün olarak tanımlamak mümkün olamaz. Görülmektedir ki konu hâlen pek çok araştırmanın yapılması gereken ve veri özgünlüğünün artırılmasını gerektiren pekçok çalışmaya muhtaçtır, tç kulak antijenlerinin immun sistem tarafından yabancı antijen olarak tanınmasına yol açan nedenleri ve immün sistemin hedef alabildiği antijenik yapıların biokimyasal yapılarım ortaya çıkaracak ileri araştırmaların yapılması da zaruri görülmektedir. SUMMARY Autoimmunity has long been a recognized cause of disorders affecting nearly every organ system in the body.lt should come as no surprise therefore that the inner ear would also be the target of such responses.The critical focus of research in the future will be to better recognize autoimmunity as an etiology of vestibuloauditory dysfunction by the development of specific and sensitive laboratory tests and to further identify the possible initiating events and antigenic epitopes responsible for the disease.lt is hoped that increased experience with these patients will soon provide a precise and highly efficacious treatment regimen. This will not occur,however,until a prospective controlled study is performed to look at the most effective treatment regimen for this disorder. Antibodies to temporal bone tissues in the meniere syndrome vestibuler neurinitis and sudden hearing loss denote the autoimmunity as an etiologic cause. Recent investigations about meniere syndrome and vestibuler neurinitis point the immune complex composed of antibodies to temporal bone and compleman as the reason of the tissue damage. To find out the immunologic effects it is necessary to measure the serum immunoglobin and compleman level in meniere and vestibular neurinits patients without primary and secondary immune damage. Endolymphatic hyprops was seen in some case of sudden hearing loss as in meniere syndrome and there are papers about the role of CIC in endolymphatic hydrops. We studied 54 cases composed of 20 meniere patients, 20 vestibular neurinitis and 14 sudden hearing loss and 20 cases of healthy people. All of the 54 cases complain about at least one of the symptoms of vertigo, diziness hearing loss and tinnitus. 18 of the 54 cases were male and 36 of them were female. We measured the serum levels of IgG, IgA, IgM, IgE, C3, C4, CIC, fibronectin and haptoglobin. RF, ANA, ASO, CRP and ESR, B12 and thyroid hormones and routine hematological and urine analysis were also studied. Of 20 meniere patients, Ig M levels in 3 patients, Ig E levels in 2 patients, Ig G levels in 4 patients were high. In one of 20 meniere cases both Ig G and Ig M were high. There was no change of Ig A levels in any of meniere patients. Only one of the meniere patients had high serum levels of C3 and C4. In 2 patients C4 and in another 2 patients C3 were high in meniere group. CIC levels were high in eight meniere patients. IgG and IgA levels were normal in all patients of vestibuler neurinitis group. In vestibuler neurinitis patients group, while Ig G, Ig A and C4 levels were normal, Ig E in one patient, C3 in 5 patients, CIC in 3 patients were high. In sudden hearing loss patients group, while Ig G, IgA and IgM levels were normal, IgE in 2 patients and CIC in all patients were high.. As a result of immunologic investigations of meniere syndrome vestibuler neurinitis and sudden hearing loss, we found abnormalities in 14 of 15 immunological parameters. In our study, only CIC levels were statistically high in meniere syndrome and sudden hearing loss groups. We tried to find out routine parameters for detecting the immunologic disorders in ear pathologies but only CIC levels were high in some of these patients. But CIC serum levels may be valuable in detecting the occult immunologic disorders in inner ear pathologies. It seems that there must be done more investigations about the immunologic disorders of inner ear pathologies.
Collections