Süt çocukluğu dönemi sonrası D vitamini eksikliği saptanan hastaların belirti ve bulgularının değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Süt Çocukluğu Dönemi Sonrası D Vitamini Eksikliği Saptanan HastalarınBelirti ve Bulgularının DeğerlendirilmesiAmaç: D vitamini eksikliğinin pek çok hastalıkla ilişkisi saptanması nedeniyle başta sağlık çalışanları olmak üzere, medya ve halkın bu konudaki farkındalığı da artmış ve D vitamini düzeyi son yıllarda sıklıkla istenen bir tetkik haline gelmiştir. Çalışmamızda 2-18 yaş arasında D vitamini bakılan hastalarda D vitamini eksikliğinin sıklığını saptamak ve eksiklik saptanan hastaların demografik verileri, başvuru şikayetleri ve eşlik edebilecek klinik bulguların değerlendirilmesi amaçlanmıştır.Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda 01.01.2017-31.12.2017 tarihleri arasında Dr. Sami Ulus Kadın Doğum, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne başvuran ve D vitamini bakılan 2-18 yaş arası 1505 hastanın verileri retrospektif olarak değerlendirildi. D vitaminin sentez, emilim veya metabolizmasını etkileyebilecek ya da D vitamini eksikliği açısından bilinen riskli hasta grupları (Kronik böbrek hastalığı, karaciğer hastalığı, malabsorbsiyon, kortikosteroit tedavisi alan hastalar, uzun süre yatağa bağımlı olan veya antiepileptik ilaç kullanan nörolojik hastalar, Tip1 veya Tip 2 diyabetes mellitus, onkoloji hastaları, transplantasyon hastaları) çalışma dışı bırakıldı. Hastalar yaşlarına göre 2-5 yaş arası okul öncesi, 6-9 yaş arası okul çağı ve 10-18 yaş arası adolesan olmak üzere üç gruba ayrıldı. D vitamini düzeylerine göre 25(OH)D düzeyi; <12 ng/mL eksiklik, 12-20 ng/mL yetersizlik ve >20 ng/mL ise normal D vitamini düzeyi olarak kabul edildi. Başvuru şikayetleri ve tanılarına göre hastalar ayrıca sınıflandırıldı. Bulgular: 25(OH)D düzeyi bakılan 1505 hastanın 835'i kız, 670'i erkek idi. Yaş ortalaması 8,7±4,2 yıl idi. Ortalama D vitamini düzeyi 21,0±13,6 ng/ml, ortanca değeri ise 17,7 (3,3-93) ng/ml olarak saptandı. Tüm çocukların %59,8'inde D vitamini eksikliği (%26,4) veya yetersizliği (%33,4) görüldü. Erkeklerde D vitamini eksikliği veya yetersizliği % 54,2 iken kızlarda bu oran %64,4 idi. Ortalama D vitamini adolesanlarda diğer yaş gruplarına göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde düşük saptandı (p<0,001). D vitamini eksikliğinin de benzer şekilde en sık adolesan yaş grubunda olduğu görüldü. Okul öncesi ve okul çağı yaş gruplarında D vitamini eksikliği ve yetersizliği açısından cinsiyetler arasında anlamlı farklılık görülmezken (p>0,05), adolesanlarda D vitamini eksikliği ve yetersizliği kızlarda daha yüksek saptandı (p<0,001). Tüm çocukların %18'i herhangi bir şikayeti olmaksızın ailesi tarafından D vitamini düzeyi baktırılmak amacıyla başvurmuştu. Bunu iştahsızlık ve boy kısalığı şikayetleri izlemekte idi. D vitamini düzeyi bakılan hastaların %47,7'sinde herhangi bir sağlık sorunu saptanmadı. D vitamini eksikliği veya yetersizliği olanlarda normal D vitamini düzeyi olan gruba göre başvuru şikayetleri açısından iştahsızlık, nörolojik sistem ve kas iskelet sistemi şikayetleri daha yüksek saptandı. D vitamini düzeyleri açısından tanı dağılımları arasında anlamlı farklılık bulunmadı. Sağlıklı çocuklar ile diğer tanılara sahip çocukların ortanca D vitamini düzeyleri ile D vitamini eksikliği ve yetersizliği oranları açısından anlamlı farklılık bulunmadı.Sonuç: Çalışmamız Türkiye'de 2-18 yaş arası çocuklarda D vitamini durumunun incelendiği en geniş örnekleme sahip çalışmadır. D vitamini eksikliği açısından risk faktörleri bulunmayan hastaların değerlendirildiği çalışmamızda özellikle kız cinsiyet ve adolesan yaş grubunun D vitamini eksikliği açısından en büyük risk grubunu oluşturduğu görülmüştür. Çocuk doktorlarının çok farklı şikayetlerle başvuran çocuklarda D vitamini düzeyini de tetkikler arasına eklediği saptanmıştır. Bu durum son yıllarda D vitamini eksikliğinin yaygın bir sorun olduğu ve kemik dışı birçok hastalıkla ilişkili olduğuna dair artan çalışmaların sonucu olabilir. Ayrıca D vitamini düzeyine baktırmak için çocuklarını hastaneye getiren ailelerin sayısı da oldukça yüksek saptanmış olup bu durum aileler arasındaki D vitamini farkındalığının da yüksek olduğunu düşündürmektedir. Ek olarak çalışmamız süt çocukluğu dönemi sonrasında da Türkiye'de D vitamini durumunu iyileştirmek ve halk sağlığı politikalarını desteklemek için daha fazla kanıt sunmaktadır.Anahtar kelimeler: Süt çocuğu, D vitamini, D vitamini eksikliği Evaluation of Symptoms and Findings of Patients with Vitamin D Deficiency After InfancyAim: Since vitamin D deficiency has been associated with many diseases, the awareness of the media and the public, especially healthcare professionals, has increased in this regard, and vitamin D level has become a requested test in recent years. In our study, it was aimed to determine the frequency of vitamin D deficiency in patients between the ages of 2 and 18 whose vitamin D levels are tested, and to evaluate the demographic data, application complaints and accompanying clinical findings of the patients with deficiency.Material and Method: The data of 1505 in patients between the ages of 2 and 18, who applied to Dr. Sami Ulus Maternity, Child Health and Diseases Training and Research Hospital and whose vitamin D levels are tested, were evaluated retrospectively. Risky patient groups that may affect the synthesis, absorption or metabolism of vitamin D, or known for vitamin D deficiency (patients with chronic kidney disease, liver disease, malabsorption, corticosteroid therapy, neurological patients who are bed-bound or use antiepileptic drugs for a long time, Type1 or Type 2 diabetes mellitus, oncology patients, transplantation patients) were excluded from the study. The patients were divided into three groups as pre-school age between 2 and 5 years old, school age between 6 and 9 years old, and adolescent between 10 and 18 years old. 25 (OH) D level according to vitamin D levels; <12 ng / mL deficiency, 12-20 ng / mL insufficiency and > 20 ng / mL were accepted as normal vitamin D level. Patients were further classified according to complaints and diagnosis.Findings: 835 of patients were girls and 670 of them were boys out of 1505 patients whose 25 (OH) D levels were examined. The average age was 8.7 ± 4.2 years. The mean vitamin D level was 21.0 ± 13.6 ng / ml, and the median value was 17.7 (3.3-93) ng / ml. Vitamin D deficiency (26.4%) or insufficiency (33.4%) was observed in 59.8% of all children. While vitamin D deficiency or insufficiency was 54.2% in boys, this rate was 64.4% in girls. Average vitamin D was found to be significantly lower in adolescents than other age groups (p <0.001). Similarly, vitamin D deficiency was observed to be the most common in adolescent age group. While no significant difference was observed between the genders in terms of vitamin D deficiency and insufficiency in pre-school and school age groups (p> 0.05), vitamin D deficiency and insufficiency were found higher in girls (p <0.001). 18% of all children were brought by their families, to have their vitamin D levels tested without having any complaints. This was followed by anorexia and short stature. No health problems were found in 47.7% of patients whose vitamin D levels are tested. In patients with vitamin D deficiency or insufficiency, compared to the group with normal vitamin D levels, anorexia, neurological and musculoskeletal complaints were higher from the point of application complaints. In terms of vitamin D levels, no significant difference was found between the diagnostic distributions. There was no significant difference in the median vitamin D levels and vitamin D deficiency and insufficiency rates of healthy children and children with other diagnoses.Conclusion: Our study is the most extensive sampling studies have examined the vitamin D status of children between the ages of 2 and 18 in Turkey. In our study which evaluates patients without risk factors for vitamin D deficiency, it was observed that especially female gender and adolescent age group constituted the biggest risk group for vitamin D deficiency. It has been determined that pediatricians add vitamin D level among the examinations in children who apply with very different complaints. This may be the result of increasing studies that vitamin D deficiency is a common problem in recent years and is associated with many extra-bony diseases. In addition, the number of families who brought their children to the hospital to have their children vitamin D level tested, was found to be quite high, which indicates that the awareness of vitamin D among families is also high. İntercalarily, our work to improve the vitamin D status in Turkey after infancy and offers more evidence to support public health policy.Key words: İnfancy, Vitamin D, Vitamin D deficiency
Collections