Türkiye'nin güvenlik algılamaları açısından 1979 İslam Devrimi sonrası İran dış politikası
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Türkiye ve İran Orta Doğu'nun iki büyük ve önemli gücü konumunda olup, rekabet ve denge düzleminde şekillenen uzun bir ikili ilişkiler geçmişine sahiptir. Rekabet ekseninde şekillenen ikili ilişkiler ise, güvenlik olgusunu ön plana çıkarmaktadır. 1979 İslam Devrimi'nden günümüze uzanan süreçte İran'ın bölgede oynamakta olduğu rol, nükleer program konusunda uluslararası toplumla yaşadığı kriz, dünya enerji piyasasında sahip olduğu ağırlık gibi unsurlar İran dış politikasının yakından takip edilmesini gerekli kılmaktadır.Bu çalışmada, Türkiye'nin güvenlik algılamaları perspektifinden 1979 İslam Devrimi sonrasında İran'ın izlemekte olduğu dış politika ele alınmıştır. Bu bağlamda; Türkiye'yle İran arasındaki karşılıklı rejim sorunları, Şii jeopolitiği tartışmaları, İran'ın silahlanma faaliyetleri ve nükleer programı, Türkiye'nin enerji güvenliğinde İran'ın rolü ele alınacaktır.1979 Devrimi sonrasında Türkiye açısından tehdit olarak algılanan rejim ihracı politikası 1990'ların sonunda terk edilmiş, ancak İran'ın Batı'dan algıladığı karşı devrim korkusu devam etmekte, karmaşık nüfus yapısı ve etkin iç muhalefet bu korkuyu beslemektedir. İran Orta Asya politikasında ise, rejim ihracı yaklaşımı yerine ekonomik ve kültürel unsurları ön plana çıkarırken, bölgede korkulduğu gibi İran etkisi artmamıştır.2003 Irak Savaşı sonrasında gündeme gelen Şii jeopolitiği söylemi, dini ve siyasi bir temele dayanmakla birlikte, bölgede İran etkisini azaltmak için kullanılan bilinçli bir söylemdir. Ancak, İran'ın bu yolla bölgede etkisini arttırması, Türkiye'nin manevra ve etki alanını daraltabilecektir.1960'larda ABD tarafından başlatılan İran nükleer programı, 1979 Devrimi sonrası nükleer silah elde edebileceği endişesiyle engellenmeye çalışılmakta, ancak İran nükleer faaliyetleriyle birlikte silahlanma çabalarına da hız vermektedir. Olası bir ABD askeri müdahalesi ise Türkiye açısından büyük kayıpları da beraberinde getirebilecektir.İran sahip olduğu büyük enerji kaynaklarıyla, stratejik enerji kartını son dönemde etkin bir şekilde kullanmaktadır. Türkiye'nin enerji politikalarında çok önemli bir role sahip olan İran'ın yaşadığı nükleer kriz, Türkiye'nin enerji güvenliğini olumsuz etkileyebilecektir. Turkey and Iran, two influential and significant powers in Middle East, have a long history of bilateral relations that was shaped by the basis of competition and balance. This strategic balance has created and featured the ?security? dimension of the relations. Iran?s role in its region since the 1979 Revolution, its significance in global energy markets, nuclear crisis and struggle with the international community necessitate to follow Iranian foreign policy closely.In this study, Iranian foreign policy since 1979 Revolution on the perspective of Turkey?s security perceptions will be evaluated. In this framework; reciprocal regime challenges, Shiite geopolitics discussions, Iran?s armament program: missiles and nuclear weaponization and the role of Iran in Turkey?s energy security will be discussed.Iran?s aim of exporting the Islamic regime towards Turkey was left in late 1990s. But Iran perceives a serious counter-revolution threat by international community in particular the USA, complex ethnical structure and active movement of inside opposition raise this threat for Iranian regime. Also Iranian policy towards Middle East was shaped in direction of economic and cultural terms, instead of religious and ideological views and Iranian effect remained limited in the region on the contrary.Shiite geopolitics expression, raised after 2003 Iraqi war, reflects a deliberate approach to limit Iranian politically and strategically. However, the extension of Iranian sphere of influence, whether based on Shiite geopolitics or not, will contain Turkey?s influence.Iranian nuclear program, started by the USA in 1960s, have been tried to ban by the international community because of the nuclear weaponization threat since 1979 Revolution. However Iran follows up its own route and the possibility of USA?s military intervention towards Iran increases day by day. The possible intervention will profoundly harm Turkey.Iran efficiently uses its energy leverage thanks to great energy resources. Iran has a very significant position in Turkey?s energy policies and current nuclear crisis will negatively affects Turkey?s energy security.
Collections