Hacettepe Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü Medikal Onkoloji Bölümü'nde takip edilen Hodgkin lenfoma olgularının klinikopatolojik özellikleri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmada bölümümüzde izlenen Hodgkin lenfoma (HL)'lı hastaların klinikopatolojik özelliklerini, prognostik faktörleri ve geç yan etkileri değerlendirilmeyi amaçladık. Çalışmada toplam 391 HL'lı hasta (E/K: %61'e karşın %39) analiz edildi. Hastaların ortalama yaşı 35.7±15.1 idi. Erkek hastaların yaş ortalaması kadın hastaların yaş ortalamasından daha yüksek idi (p<0.001). En sık izlenen histolojik alt tip, nodüler sklerozan HL idi (%42.7). Hastaların %61'i tanı anında erken evreli (I ve II) idi. Hastaların %36'sında ?B? semptomları ve %8'inde ekstralenfatik (ekstranodal) tutulum izlendi. Bulky hastalık ise olguların %9'unda gözlendi. Tanı anında hastaların %84'ünün performans skoru ECOG 0 veya 1 idi. Ortalama eritrosit sedimantasyon hızı 54.1±32.7 mm/saat ve serum LDH düzeyi 442±215 U/L idi. Hastaların %74'ü radyoterapi aldı. Çalışmada yer alan hastalarda en sık kullanılan kemoterapi rejimi %71 ile ABVD protokolü idi. Olguların %33'ünde izlem süresince relaps geliştiği görüldü. Çalışmada yer alan tüm HL olgularında 5- ve 10-yıllık genel sağkalım oranları sırasıyla %90 ve %84 bulundu. On yıllık sürede genel sağkalım oranları evre I hastalık için %95 ve evre IV hastalık için %62 bulundu. Çok değişkenli analizde düşük serum albümin düzeyi, LDH yüksekliği, düşük performans skoru ve ?B? semptomu varlığı bağımsız kötü prognostik faktörlerdi. Yirmidokuz olguda tedavi sonrası izlem süresinde ikincil kanser geliştiği görüldü. Kardiyovasküler yan etki tüm hastaların %28'inde gözlenirken, hastaların %10 ve %12'si sırasıyla pulmoner yan etki ve tiroid hastalığı tanısı aldı. Onsekiz olguda kronik infeksiyon izlendi. Sonuç olarak, HL'lı hastalarda uzun süreli sağkalım oranları genellikle yüksektir, ancak hastaların tedavi sonrası geç yan etkiler yönünden dikkatlice izlenmesi gerekmektedir. In this study, we aimed to evaluate the clinicopathological characteristics, prognostic factors, and late side-effects of therapy in patients with Hodgkin?s lymphoma (HL) followed up at our centre. A total of 391 HL patients (M/F: 61% vs. 39%) were analyzed. The mean age was 35.7±15.1. The mean age of male patients was higher than that of female patients (p<0.001). The most common histological subtype was nodular sclerosis HL (42.7%). Sixty-one percent of the patients had early stage (stage I or II) disease. ?B? symptoms and extralymphatic (extranodal) disease occurred in 36% and 8% of all patients, respectively. Nine percent of the patients were diagnosed with bulky disease. Performance status at the time of diagnosis was ECOG 1 or 2 in 84% of the patients with HL. The mean erythrocyte sedimentation rate and serum LDH level were 54.1±32.7 mm/h and 442±215 U/L, respectively. Seventy-four percent of the patients received radiotherapy. The most commonly used chemotherapy regimen in study subjects was ABVD (71%). Thirty-three percent of the patients developed relapses during the follow-up. 5- and 10-year overall survival rates were 90% and 84%, respectively. Overall survival rates at 10 years were 95% for stage I patients and 62% for stage IV. In multivariate analyses, lower serum albumin as well as higher lactate dehydrogenase levels and lower performance status with the presence of ?B? symptoms were independent adverse prognostic factors. Secondary cancers developed in 29 cases during follow-up after the completion of therapy. Cardiovascular events were observed in 28% of all patients, and pulmonary side effects as well as thyroid abnormalities were diagnosed in 10% and 12% of the patients, respectively. Chronic infections were diagnosed in eighteen cases. In conclusion, the long-term overall survival rates for patients with HL are usually high; however all patients should be carefully followed up for late side-effects after therapy.
Collections