Mol gebeliklerde tedavi modalitelerinin değerlendirilmesi: tek merkez deneyimi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Mol gebelik, 1000 gebelikte 6-12 sıklıkta görülen, getasyonel trofoblastik dokudanorijin alan bir hastalıktır. Bu dokudan aberran beta hCG salınmaktadır. BetahCG hastalığın tanı ve takibinde kullanılan önemli bir parametredir. Gestasyonel TrofoblastikHastalık, normal gebelik, abortus ve molar gebeliği takiben gelişebilir; uyguntedavi ile kür sağlanmalıdır. Kür sağlanamayan durumda malign grup olan GestasyonelTrofoblastik Neoplazi (GTN)'ye dönüşebilir ve mortal seyredebilir. Molar gebelikteprofilaktik kemoterapi uygulanmasının kar ve zararları konusunda pek çok çalışmayapılmaktadır. Çalışmamızda mol gebelik insidansını, persistans oranlarını belirlemeyihedefledik. Hastaların başvuru beta hCG değerlerinin ve küretaj sonrası 1.gündeki beta hCG değerlerinin persistansı öngörmede yerinin olup olmadığını araştırmayıamaçladık.Gereç ve Yöntem: Araştırmamıza 01.01.2013 ile 30.03.2018 tarihleri arasında ZeynepKamil Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde mol gebelik tanısı ile takip ve tedaviedilmiş 363 hasta dahil edilmiştir. Bu hastaların demografik özellikleri, obstetrik öyküleri,kan grupları, başvuru şikayetleri, başvuru ve küretaj sonrası beta hCG değerleri,takip süreleri kayıt altına alınmıştır. Veriler SPSS for Windows 11 paket programı iledeğerlendirilmiştir.Bulgular: Çalışmamıza katılan hastaların yaş ortalaması 29,4 olarak bulundu. Bu hastaların192'si parsiyel mol, 167'si komplet mol tanısı alan hastalardı. 27 hastada(%7,4) persistans geliştiği gözlendi. Hastaların başvuru beta hCG, küretaj sonrası betahCG ve beta hCG düşüş yüzdesinin persistansı ön görmede tanısal değerinin olduğubulgusuna ulaşıldı. Beta hCG değerinde terapötik küretaj sonrası %95'lik düşüşün persistansı%97 sensitivite ile %75'lik düşüşün ise %81 sensitiviteyle dışladığı sonucunaulaştık.Sonuç: Mol gebelikte başvuru ve küretaj sonrası beta hCG değerleri ile beta hCG düşüşhızının persistansı ön görmede tanısal değeri vardır. Bu alanda daha fazla sayıdahasta ile yapılacak, prospektif çalışmalarla daha fazla bilgiyeulaşılabilir. Böylece persistansriski yüksek olan hastalarda profilaktik kemoterapi tedavi seçenekleri arasındadeğerlendirilebilir. Background: Molar pregnancy is a disease originating from gestational trophoblastictissue which is seen in 6-12 of 1000 pregnancies. Aberrant beta hCG is released fromthis tissue. Beta hCG is an important parameter used in the diagnosis and follow-up ofthe disease. Gestational trophoblastic disease may develop following normal pregnancy,abortion and molar pregnancy; cure with appropriate treatment should be provided.If the cure can not be achieved, it can transform into malignant group, GestationalTrophoblastic Neoplasia and proceed to mortality. There are many studies onthe profit and disadvantages of prophylactic chemotherapy in molar pregnancy. In ourstudy, we aimed to determine the incidence and persistence rates of mole pregnancy.We aimed to investigate whether beta hCG values and beta hCG values of the patientson the first day after curettage were predictive of persistence.Methods and design: A total of 363 patients who were followed up and treated inZeynep Kamil Training and Research Hospital between 01.01.2013 and 30.03.2018with diagnosis of molar pregnancy were included in the study. The demographic characteristics,obstetric histories, blood groups, chief complaints of the patients, betahCG values at the time of hospital administration, after the curettage and follow-upperiods were recorded. The data were evaluated with SPSS for Windows 11 packageprogram.Results: The mean age of the patients in our study was 29.4 years. Of these patients,192 were diagnosed with partial moles and 167 with complete moles. Persistence wasobserved in 27 patients (7.4%). Beta hCG at the time of administration, beta hCG followingtherapeutic curettage and beta hCG decrease rate of the patients were found tohave a diagnostic value in predicting persistence. We have concluded that 95% decreasein beta hCG level following therapeutic curettage rules out persistence with asensitivity of 97% and specificity of 90% and 75% decrease in beta hCG level with81%sensitivity.Conclusion: Beta hCG level at the time of hospital administration, after therapeuticcurettage and beta hCG decrease rate in between, have predictive value of persistence.More information can be obtained with prospective studies in this area, designed withmore patients. Thus, prophylactic chemotherapy can be considered among treatmentoptions in patients with high persistence risk.
Collections