Ektopik gebelik tanısı alan hastaların tedavi sonrası fertilite oranlarının değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Ektopik gebelik fertilize ovumun uterusun endometrial kavitesi dışında herhangi bir yere implante olmasıdır. Tanı transvaginal usg ve β-hCG nin birlikte kullanılmasıyla konulur. Uygun tedavi verilmediğinde artmış morbidite ve mortalite ile ilişkilidir. Bu retrospektif çalışmanın amacı hastanemizde ektopik gebelik hastalarının tedavi yöntemlerine göre başarı oranları ve tedavi sonrası gebelik oranlarını bütüncül bir bakış açısıyla inceleyerek; metotreksat tedavisi sonrası 4. ve 7.günler arasındaki düşüş yüzdesinin ikincil tedaviye gidişi öngörmedeki değerini araştırmaktır.Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza 01.01.2013 ile 30.05.2018 tarihleri arasında Zeynep Kamil Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde ektopik gebelik tanısı ile takip ve tedavi edilmiş 687 hasta dahil edilmiştir. Bu hastaların demografik özellikleri, obstetrik öyküleri, başvuru şikayetleri, başvuru ve tedavi sonrası β-hCG değerleri, tedavi sonrası gebelik durumu kayıt altına alınmıştır. Veriler SPSS for Windows 11 paket programı ile değerlendirilmiştir.Bulgular: Çalışmamıza katılan hastaların yaş ortalaması 30,6 olarak bulundu. Birincil tedavi olarak hastaların 294'üne metotreksat, 283'üne salpenjektomi, 96'sına salpingostomi, 14'üne milking yapılmış olduğu saptandı. İlk tedavisi metotreksat olan hastaların 246 (%83) tanesinde kür sağlanırken 20 (%7) sine 2.tek doz metotrektat tedavisi uygulanmış ve hepsinde başarı sağlanmış olduğu izlendi. İkincil tedaviyi öngörmede metotreksat sonrası β-hCG değerinin 7. günde 4.güne göre %40 ve üzeri düşüşün ikinci tedavi gereksinimini %57 sensitivite ve % 96 spesifite ile dışladığı sonucuna ulaşıldı. Sonuç: Ektopik gebelikte fertilite seçilen tedavi yönteminden etkilenmektedir. Ektopik gebelikte metotreksat yapıldıktan sonra 4. ve 7. gün arası β-hCG düşüş yüzdesinin sekonder tedavi ihtiyacını ön görmede tanısal değeri vardır. Bu alanda daha fazla sayıda hasta ile yapılacak, prospektif çalışmalarla daha fazla bilgiye ulaşılabilir. Background: Ectopic pregnancy is the implantation of fertilized ovum outside the endometrial cavity. The diagnosis is made with the transvaginal ultrasonography together with serum β-hCG. It's associated with increased morbidity and mortality when appropriate treatment is not given. The aim of this retrospective study was to investigate the value of the percentage decrease between the 4th and 7th days after methotrexate treatment in predicting the progression to secondary therapy with the success rates of ectopic pregnancy patients according to the treatment methods and the pregnancy rates after treatment with a holistic perspective.Methods and design: A total of 687 patients who were followed up and treated in Zeynep Kamil Training and Research Hospital between 01.01.2013 and 30.05.2018 with diagnosis of ectopic pregnancy were included in the study. The demographic characteristics, obstetric histories, chief complaints at the application, β-hCG values at the time of administration and after the treatment, the pregnancy status after treatment were recorded. The data were evaluated with SPSS for Windows 11 package program. Results: The mean age of the patients in this study was 30,6 years. Of these patients, 294 were treated with methotrexate, 283 were performed salpingectomy while 96 had salpingostomy and 14 had milking as the first line therapy. 246 (83%) patients treated with methotrexate as the first line therapy had cured while 20 (7%) of the total needed a secondary methotrexate treatment and success was observed in all patients. We concluded that a decrease of 40% or more in β-hCG values compared to the 4th day after methotrexate with the 7th day excludes the need for second treatment with 43% sensitivity and 96% specificity.Results: Treatment in ectopic pregnancy affects fertility.The percentage of β-hCG decline between 4 and 7 days after methotrexate in ectopic pregnancy has a diagnostic value in predicting the need for secondary treatment. Prospective studies with more patients can provide more information in this area.
Collections