Unipolar ve bipolar depresif bozukluk hastalarının bilişsel yapılarının karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Depresyon sık görülen ve yetiyitimine neden olan bir sağlık sorunudur. Ancak bu rahatsızlığın üstesinden gelmek için bilinen terapötik girişimler mevcuttur. Bilişsel – davranışçı terapi yaklaşımlarının unipolar depresif bozuklukların hem akut dönemlerinde, hem de yinelemeleri önleme aşamasında etkili oldukları gösterilmiştir. Son dönemde giderek artan sayıdaki yayın, bipolar duygudurum bozukluğu için de bu yaklaşımların etkili olduğunu göstermiştir. Ancak bipolar duygudurum bozukluğu ve unipolar depresyona bilişsel – davranışçı yaklaşım farklılıklar gösterecektir. Bu nedenle terapiye başlamadan önce bu iki grubun birbirlerinden ayırt edilmesi önem taşır. Bu amaçla, unipolar depresyon hastaları ile bipolar depresyon hastalarının bilişsel yapılarının karşılaştırılması gerekliliği doğmuştur. Unipolar ve bipolar depresyon hastalarının ayırt edici özelikleri vardır. Mevcut klinik ve sosyodemografik farklılıkların dışında, bilişsel yapıda olan farklılıklar da hem hastaların terapiye alınma sürecinde, hem de terapide hedef alınacak temel noktaları saptamada yardımcı olacaktır. Bu düşünceyle, bu tez çalışmasına 170 unipolar depresyon hastası, 70 bipolar depresyon hastası ve 108 sağlıklı gönüllü dahil edilmiş, otomatik düşünceler, işlevsel olmayan tutumlar, duygusal şemalar ve üstbilişlerde gruplar arasındaki farklılıklar araştırılmıştır. Unipolar depresif hastaların otomatik düşünceler ölçeğinden daha yüksek puan aldığı bulunmuştur. Bipolar depresif hastaların işlevsel olmayan tutumlar ölçeğinin onaylanma ihtiyacı ve bağımsız tutumlar alt ölçeklerinden daha yüksek puan aldığı saptanmıştır. Gruplar arasında emosyonel şemaların da farklılık arz ettiği görülmüştür. Unipolar depresif hastalar farklılık, duyguları zararlı olarak görme, geçerlilik, onaylanma ve suçluluk alt ölçeklerinde daha yüksek puan almıştır. Bipolar depresif hastalar ise kontrol edilmezlik ve hisleri kabullenme alt ölçeklerinde daha yüksek puan almıştır. Bipolar depresif hastalar, üstbilişler ölçeğinin kontrol edilmezlik ve tehlike ve bilişsel farkındalık alt ölçeklerinden daha yüksek puan almışlardır. Daha öncesinde bu grupları bu kadar kapsamlı şekilde karşılaştıran çalışmanın olmaması, buradan elde edilecek sonuçların sonraki çalışmalar için de bir hareket noktası olabileceğini düşündürmektedir. Depression is a common health problem that is an important cause of disability. There are known therapeutic intervententions to overcome this disorder. It has been shown that cognitive – beahvioural therapies are effective for both the acute phase of and also for relapse prevention of unipolar depressive disorders. Recently, growing literature has shown that these interventions may be effective for bipolar affective disorders as well. However, there will be differences in the techniques applied for bipolar affective disorders and unipolar depressive disorders. Therefore, before therapy is started, these groups should be discriminated. For this reason, it is necessary to differentiate between the cognitive structures of bipolar and unipolar depressive patients. There are some distinctive features between unipolar and bipolar depressive patients. Except for the clinical and sociodemographical differences between these groups, the differences in the cognitive structure will help identify the patient's diagnosis as well as identify the possible targets during the therapy process. Accordingly, for this dissertation research study, 170 unipolar depressive patients, 70 bipolar depressive patients and 108 healthy controls were included to the study and automatic thoughts, dysfunctional attitudes, emotional schemas and metacognitive beliefs were investigated between the groups. It was found that unipolar depressed patients had significantly scores on the higher automatic thoughts scale. Bipolar depressed patients scored significantly higher on the dependency and need for approval subscales of the dysfunctional attitudes scale. The emotional schemas differed among the groups as well. Uncontrollability, acceptance of feelings subscales' scores were higher in the bipolar depressed patients. Unipolar depressed patients had higher scores on the difference, finding feelings harmful, validation, blame subscales. Bipolar depressed patients had significantly higher scores on the beliefs about uncontrollability of thoughts and danger and cognitive self-consciousness subscales of the metacognitive questionnaire. Beacause there is no other study performed on this scale between such groups, it is thought that the results may be the starting point for any future research.
Collections