Evre ııı mide kanserli hastalarda ameliyat sonrası sağkalıma etki eden prognostik faktörlerin analizi

Abstract

Amaç: Mide kanserli hastalarda çoğu zaman tanı konulduğunda hastalık ileri evrededir. Evre III mide kanserli hastalarda hastaya, tümöre ve tedaviye ilişkin prognostik faktörler ve bunların sağkalıma etkileri araştırıldı. Materyal ve Metod: Ocak 2005-Mart 2010 tarihleri arasında Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Kliniklerinde mide kanseri tanısıyla rezeksiyon uygulanan 250 hastaya ait bilgiler, hastane kayıtlarından geriye dönük olarak elde edildi. Hastalar National Comprehensive Cancer Network 2010 kılavuzuna göre evrelendirildi. Hastaların çoğu 163 hasta ile Evre III'tü Bu hasta grubunda sağkalıma etkili parametreler hastaya ait faktörler (yaş, cinsiyet, kan grubu, ameliyat öncesi hemoglobin, albümin ve serum tümör belirteç (karsinoembriyonik antijen (CEA), kanser antijen 19-9 (CA 19-9)) düzeyleri, tümöre ait faktörler (tümör lokalizasyonu, tümör boyutu, T ve N evresi, total çıkarılan lenf nodu sayısı, metastatik/total çıkarılan lenf nodu oranı, tümörün cerrahi sınıra mesafesi, patoloji, diferansiyasyon, lenfovasküler ve perinöral invazyon durumu, evre) ve tedaviye ait faktörler (gastrektomi genişliği, ek organ rezeksiyonu, adjuvan tedavi, nütrisyonel destek, ve kan transfüzyonu) olarak incelendi. Sonuç : Hastaneye başvuran ve rezeksiyon uygulanan mide kanserli hastaların evreye göre dağılım; 17 hasta (%6.8) evre I, 38 hasta (%15.2) evre II ve 195 hasta (%78) evre III'tü.. Tümörün en sık yerleştiği lokalizasyon % 45,2 (n:113) ile antrumdu. 21 (%12,9) hasta da kardia, 8 (%4.9) hastada fundus ve 58 (%35.6) hastada korpus yerleşimli tümör görüldü. Evre III mide kanserli hastaların 51'i kadın, 112'si erkek ve ortanca yaş 60 (sınır; 19-79 yaş) idi. Tek yönlü analizde serum CA19-9 düzeyi (p=0,03), serum CEA düzeyiydi (p=0,01), metastatik/total çıkarılan lenf nodu oranı (p=0,002) sağkalımı etkilerken çok yönlü analizde sadece lenf nodu oranı etkili parametreydi [(p=0.004, nispi risk=0.50, %95 güven aralığı(0.32-0.80)]. Çalışma Mart 2010 tarihinde sonlandırıldığında evre III hastalar ortanca 16 ay (sınır:7-79 ay) takip edildi. 87 hasta (%53,4) hastalığa bağlı kaybedildi.Çıkarımlar: Metastatik/çıkarılan lenf nodu oranı sağkalımda etkili parametredir. Bu sonuç lenfatik diseksiyonun önemini göstermektedir.

Aim: The gastric cancer patients are usually at the advanced stage at thi time of diagnosis. The prognostic factors related to patients, tumor and treatment characteristics and their affect on survival with stage III gastric cancer patients were investigated.Materials and methods: The records of 250 gastric cancer patients who were underwent resection in the General Surgery Departments of Ankara Oncology Teaching and Research Hospital between January 2005 and March 2010 were retrospectively analysed. The patients were staged according to National Comprehensive Cancer Network 2010 guide. The majority of patients were in stage III with 163 patients. The parameters affecting the survival were investigated as patient related factors (age, gender, blood group, preoperative levels of hemoglobin-albumin and serum tumor markers), tumor related factors (location, size, T and N stage, total number of resected lymph nodes, ratio of metastatic/totally resected lymph nodes, tumor resection margin, histopathological diagnosis, differentiation, lymphovascular and perineural invasion, stage) and treatment related factors ( extension of gastrectomy, resection of additional organs, adjuvant treatment, nutritional support, blood transfusion) in this patient group.Results: According to the stage distribution of gastric cancer patients who underwent resection; 17 patients were in stage I (6.8%), 38 patients were in stage II (15.2%), and 195 patients were in stage III (78%). Antrum was the predominant tumor location with 113 patients (45.2%). The tumor was located in cardia in 21 patients (12.9%), in fundus in 8 patients (4.9%) and in corpus in 58 patients (35.6%). Of stage III patients 51 were female, 112 were male and the median age was 60 (range; 19-79 years of age). In univariate analysis serum CA 19-9 levels (p=0.03), serum CEA levels (p=0.01) and the ratio of metastatic/totally resected lymph nodes (p=0.002) were affecting the survival whereas in multi variate analysis the ratio of lymph nodes was the only parameter affecting the survival(p=0.004, relative risk=0.05, 95% confidence interval (0.32-0.80). The median follow up of the stage III patients was 16 months (range: 7-79 months) when the study has been stopped on March 2010. Eightyseven patiens were deceased related to the diseae.Conclusion: The ratio of metastatic/totally resected lymph nodes is an affective parameter on survival. This result shows the importance of lymphatic dissection.