FMF tanısı alan Türk çocuklarda ıssf (FMF için uluslararası şiddet skorlama sistemi) skorlarının değerlendirilmesi ; Tek merkez deneyimi 2017
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Ailesel Akdeniz Ateşi (FMF), MEFV genindeki mutasyonlara bağlı otozomal resesif geçişli otoenflamatuvar bir hastalıktır ve tekrarlayan akut ateş ve serozal inflamasyon atakları ile karakterizedir. Hastalığın teşhisi, klinik kriterler, aile öyküsü ve etnik sebepler ile bilinen mutasyonların genetik analizine dayanır. Akut atakların ve ayrıca hastalığa bağlı amiloidoz gelişiminin önlenmesi için standart tedavi kolşisindir. Tedaviye yanıt vermeyen veya tedavi uyumsuzluğu görülen hastalarda geçerli tedavi alternatifleri anti-IL-1 ajanlardır. Bu hastalık çok yaygın olmakla birlikte, hastalığın yönetiminde optimal hastalık kontrolü ve takibi için birçok sorun standart değildir. Oysa, standart hastalık aktivitesi ve şiddet skorları, hastalık yönetimi ve zamanla değişebilen yeni tedavilerin kullanımı için gereklidir. Major şiddet skorlama sistemleri, hastaların klinik özelliklerinden oluşmaktadır, FMF'nin erişkin klinik çalışmaları için kullanılmıştır ve uzman görüşüne dayalı yetişkin skorlama sistemlerinin pediatrik modifikasyonları, çocukluk çağı FMF için kullanılmaktadır. Ayrıca, çalışmalarda puanlama sistemleri arasında korelasyon saptanmamıştır. Ailevi akdeniz ateşi için uluslararası şiddet skorlama sistemi (ISSF), araştırmalar ve klinik uygulamalar için kolay uygulanabilir ve kabul edilebilir bir puanlama sistemi için geliştirilmiştir. Bu çalışmanın amacı, FMF hastaları için yeni bir değerlendirme sistemi ISSF'i kullanarak hastalarımızı değerlendirmek ve bunları literatür verileri ile karşılaştırmaktır. Materyal Metodu: Bu çalışma, İzmir Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Romatoloji Kliniği hekimleri tarafından Tel Hashomer kriterlerine göre FMF tanısı konulup tedavi edilen hastaları değerlendiren kesitsel bir çalışmadır. Çalışmaya 6 ay-18 yaşları arasında, en az 6 aydır kolşisin kullanan veya en az 6 aydır kolşisin ve IL-1 inhibitör tedavisi alan hastalar dahil edildi. Hastalar, ISSF ile değerlendirilerek 1-10 arasında skorlarına göre hafif, orta ve şiddetli olarak sınıflandırıldı. Ayrıca, tüm hastalar, patolojik veya belirsiz mutasyona sahip olmalarına göre ISSF ile değerlendirildi. Çalışma protokolü yerel Etik Komite tarafından onaylandı. İstatistiksel analiz için SPSS for Windows 18. 0 programı kullanılmıştır. Bulgular: Hastalarımızın 88'i (% 55) kadın, 72'si (% 45) erkek, kadın / erkek oranı 1.22 idi. Ortalama yaş, başlangıç yaşı, tanı yaşı sırasıyla 12 ± 4.3, 4.9 ± 3.7, 7.5 ± 4 yıl idi. Ortalama tanı gecikmesi 2.6 ± 3 yıl idi. ISSF'e göre 34 (% 21.3) hastada hafif, 113 (% 70.5) hastada orta derecede, 13 hastada (% 8.1) ciddi hastalık görüldü. Çalışma zamanında aktif şikayetleri olan hastalarda hafifşiddette seyreden hasta grubundan(% 12.2) orta şiddette seyreden hasta grubuna (% 81.1) doğru artış saptandı. Hastalar şu anki yaş gruplarına göre değerlendirildiğinde, yaşı daha ileri olan grupta atak süresini kısaldığı görüldü(p <0,05). Hastalığın ciddiyeti arttıkça kullanılan kolşisinin dozu ve süresinin arttığı saptandı. Yedi yaşından büyük hasta grubunda (okul çocuğu ve adolesan) hastalık atağı sırasında farklı organ tutulum oranlarında artış saptandı (% 86.4). Homozigot M694V, A761H, M694I, G167A, M680I, T267I, V726A, I692d, A744S vakalarında hastalık şiddeti daha şiddetli (% 24.1 ağır şiddette hastalık) olarak tespit edildi. Çalışma popülasyonumuzda en sık; M694V (% 54.3), E148Q (% 18.1), R202Q (% 12.5), P369S (% 10), V726A (% 9.3), M680I (% 8.7) mutasyonları saptandı. Sonuç: Çalışmamızdan elde edilen verilerin literatürle uyumlu olması, ISSF'nin hastalığın ciddiyetini değerlendirmek için uygun bir araç olacağına işaret etmektedir. Ancak, patolojik mutasyon veya kalıtım paterni çok etkili olduğu için skorlamaya eklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Background: Familial Mediterranean Fever (FMF) is an autosomal recessive autoinflamatory disease due to mutations in MEFV, and characterized by recurrent acute attacks of fever and serosal inflamation. The diagnosis of the disease relies on clinical criteria, family history, and ethnic considerations, and genetic analysis of known mutations. Standart therapy for the prevention of acute attacks and also disease-related amiloidosis is colchicine. Valid therapeutic alternatives are anti-IL-1 agents in unresponder or noncompliant patients. Although this disease is very common, many problems of FMF management are not standardised for optimal disease control and follow-up. Whereas, standardized disease activity and severity scores are require for disease management and carry out new medications by using variables that can change over time. Major severity scoring systems are composed of clinical features of patients and have been utilized for the adult clinical trials of FMF and pediatric modifications of adult scoring systems based on expert opinion are being used for childhood FMF. Furthermore, correlation was not determined between the scoring systems in the studies. Once and for all, international severity scoring system for familial Mediterranean fever (ISSF) has been developed for an easily applicable and widely acceptable scoring system for research and clinical practice. The aim of this study, to evaluated our patient using a new screening system for FMF patients-ISSF and compare them with literature data. Material Method: This was a cross-sectional study including the patients diagnosed by their treating physician as FMF according to the Tel Hashomer criteria from İzmir Dr. Behçet Uz Children's Diseases and Surgery Training and Research Hospital Rheumatology department. Patients between 6 months -18 years old and use colchicine or colchicine and IL-1 inhibitor therapy et least 6 months have been included into study. Patients were classified as mild, moderate and severe according to their scores between 1-10 when they applied ISSF. Additionaly all patients evaluated with ISSF acording to their having pathologic or uncertain mutations. The study protocol was approved by the local Ethical Committee. SPSS for Windows 18. 0 program was used for statistical analysis. Results: Eıghty eıght (%55) of the patients were females, 72(%45) of the patıents were males (45%) and the ratio of female/ male was 1.22. The mean age, age of onset, age of diagnosis were 12 ± 4.3, 4.9 ± 3.7, 7.5 ± 4 years respectively. The mean diagnosis delay was 2.6 ± 3 years. Thirty four (%21.3) patients have mild, 113(%70.5) patients moderate, 13(%(8.1) patients have severe score according to ISSF. In patients with active complaints during the study time, showed increase from mild (%12.2) to moderate group (%81.1). When the patients evaluated according to the age groups , it was determined that the time of period was shorter in older ages (p< 0,05). We found that, the duration and the dosage of colchicine increase as the severity of disease increases. Different organ involvement during the attack was found in 7 years and older patients (school childhood and adolescence) is remarkable(%86.4). In cases with homozygous M694V, A761H, M694I, G167A, M680I, T267I, V726A, I692d, A744S the disease severity was determined to be more severe (%24.1). The most frequently identified mutations in our study population; M694V(%54.3) , E148Q(%18.1), R202Q(%12.5), P369S(%10), V726A(%9.3), M680I (%8.7) mutations have occurred. Conclusion: The compatibility of the data obtained from our study with the literature in general indicates that the ISSF will be a suitable tool for assessing disease severity. But, we think that pathological mutation or inheritance pattern should be added to the scoring as it is very effective.
Collections