Çocukluk çağı zehirlenmelerinin retrospektif olarak incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmada Dr. Behçet Uz Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servis polikliniğine başvuran zehirlenme olgularının epidemiyolojik özellikleri incelendi. 2017 senesinde başvuran 343 hasta çalışmamıza dahil edildi. Sonuçlar sürekli değişkenler için ortalama ve standart sapma, kategorik değişkenler için sayı olarak ifade edildi.İstatistiksel analizler SPSS 15.0 (Statistical Package for Social Science) programı kullanılarak değerlendirildi. Grup oranlarının karşılaştırılmasında ki-kare testi, gözlerde beklenen değerler 5'in altındayken Fisher'in kesin ki-kare testi kullanıldı. Grup ortalamalarının karşılaştırılmasında student-t testi, dağılımın normal olmadığı gruplardaki ise Mann-Whitney U testi kullanıldı. İki grup arasındaki bağıntının saptanmasında Pearson korelasyon analizi kullanıldı. P<0,05 bulunması anlamlı olarak kabul edildiÇalışmada öncelikle veri setinin demografik yapısı incelenmiştir. Hastanemizde zehirlenme olguları değerlendirildiğinde tüm yaş gruplarında kız olguların daha sık olduğu görülmüştür fakat istatiksel olarak arada anlamlı bir fark saptanmamıştır.Suisid amacıyla meydana gelen zehirlenme vakalarında kız çocuklarının çoğunlukta olduğu saptanmıştır ve bunların çoğunluğunun da ilaç ile gerçekleştiği görülmüştür. Zehirlenmeler en sık 0-5 yaş grubunda bulundu. Zehirlenmelerin çoğu yazın gerçekleşmiştir fakat mevsimler açısından istatiksel açıdan anlamlı bir fark bulunamadı. Çalışmamızda çocukluk yaş grubunda zehirlenmelerinin büyük kısmının kaza sonucu olduğu ve ilaçlardan da parasetamol zehirlenmelerinin en sık olduğu görülmüştür.Karbonmonoksit zehirlenmesi,yazın hariç diğer mevsimlerde görülmüş olup en sık kışın görülmüştür. Zehirlenme olgularının çoğunun başvuru anında asemptomatik olduğu görülmüştür. En sık görülen semptomlar ise bulantı/kusma, bilinç değişikliği dışı nörolojik defisit/bozukluk, bilinç değişikliği, respiratuar sendromlar. Hastaların % 58,3'ü zehirlenme sonrası 1. Saatten sonra hastaneye başvurdukları görülmüştür. Çalışmamızda hastalara başvuru sonrası sıvı tedavisi ve destek tedavisi dışında en sık olarak gastrik lavaj ve aktif kömür uygulanmıştı. Çalışmamızda vefat eden hasta saptanmamıştır.Geçmiş yıllara göre günümüzde zehirlenme olgularının tanı ve tedavisinde daha iyi sonuçlar elde edimekteyse de zehirlenmeler halen daha pediatrik populasyonun önemli mortalite ve morbidite sorunları arasındadır. Zehirlenmelerin önlenebilir bir sağlık sorunu olması sebebiyle ebeveynlerin bilinçlendirilmesi, bu konuda eğitilmesi gerekmektedir. Toplumda zehirlenme konusunda duyarlılık oluşturulması için sağlık kuruluşları ile basın yayın organları beraber çalışmalıdır. In this study, the epidemiological characteristics of 343 intoxicated cases in the year of 2017 accepted to the emergency room of the Dr. Behçet Uz Education and Research Hospital were investigated.The data-set was composed with the mean and standard deviations for the continuous variables and binary variables for the categorical variables. Statistical analyzes were performed using SPSS 15.0 (Statistical Package for Social Science) program. The chi-square test was used to compare the group ratios, Fisher's exact chi-square test was used when the expected values were below 5. Student-t test was used to compare the mean of the group, Mann-Whitney U test was used in the groups where the distribution was not normal. Pearson correlation analysis was used to determine the relationship between the two groups. while P <0.05 was considered significant.In the first step, the demographic characteristics of the data set was examined. Considering all age groups, it was observed that the number of female patients were higher than the male patients but this difference was found as statistically insignificant.The cases related with the female patients were found as higher for the sucide related admissions and the majority of these cases was found to be related with drugs poisoning. The prominent age group for the intoxication cases were 0-5 age group. The majority of the cases were found to be occurred in the summer season but this hypothesis was statistically insignificant. In our study, most of the intoxications in childhood period were accidental and the most common drug causing intoxication was paracetamol.In the intoxication cases, the carbomonoxide intoxication was found in all seasons except summer and the highest cases was found in winter season. The majority of the intoxication cases were asymptomatic at the submission. The most encountered sympthoms related with the intoxications were nausea and vomiting, neurological deficit except change of consciousness, change of consciousness and respiratory syndroms. 58.3% of the patients were found to be arrived to the hospital after 1 hours from the intoxication. In our study, the most common practices were nasogastric decompression-active carbon and intravenous fluid administration in addition to the intravenous fluid administration and supportive care. There were no deaths observed for all cases.Comparing with past, more positive outcomes are received for the intoxication treatments, however intoxication is still one of the mortality morbidite causes for the pediatric age groups. Therefore, should be informed that intoxications at the pediatric age groups is an important healthcare problem and should be educated. Health organizations, press broadcasting organizations and schools should work together to rise awareness for prevention of intoxications at children.
Collections