2016 yılında hidronefroz tanısı ile çocuk nefroloji polikliniğine başvuran hastaların değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
AMAÇ: Hidronefroz renal pelvis ve/veya kalikslerin dilatasyonu ile karakterize, en sık gözlenen antenatal renal anomalidir. Morbiditeyi azaltmak için erken dönemde etyolojik faktörün belirlenerek tedaviye başlanması çok önemlidir. Çalışmamızda; Çocuk Nefroloji polikliniğinde hidronefroz tanısı alan 0-18 yaş arası çocuk hastaların demografik verileri, klinik bulguları, etyolojik faktörleri, laboratuar/radyolojik bulguları ve tedavi seçenekleri incelenmiş; bölgemizdeki hidronefrozlu hastaların verilerinin ortaya çıkarılması amaçlanmıştır.GEREÇ ve YÖNTEM: Çocuk Nefroloji polikliniğimizde 1 Ocak 2016 – 31 Aralık 2016 tarihleri arasında muayene olan hidronefroz tanısı almış 328 hasta retrospektif olarak incelenmiştir. Olguların demografik özellikleri, başvuru nedenleri, ek sistemik hastalıkları, laboratuar değerleri ve görüntüleme yöntemleri değerlendirilmiştir. İstatistiksel analizler NCSS 2007 Statistical Software paket programı ile yapılmıştır.BULGULAR: Çalışmamıza dahil edilen 328 hastanın 196 (%59,76)'sı erkek, 132 (%40,24)'si kız çocuklardan oluşmaktadır. Kız/erkek oranı 0,67 olup erkek çocukların yaş ortalaması 3,30±3,64 yıl ve kız çocukların yaş ortalaması 5,50±4,09 yıl, tüm çocukların yaş ortalaması 4,18±3,97 yıl bulunmuştur. Hastalarımızın 183 (% 55,79)'ü ultrasonografide (USG) pelviektazi veya kaliektazi saptanması nedeniyle başvurmuş olup 29 (%8,84)'u idrar yolu enfeksiyonu geçirme, 65 (%19,82)'i antenatal USG'de böbreklerde patoloji saptanması, 13 (%3,96)'ü üriner inkontinans, 20 (%6,10)'si USG'de üreteropelvik darlık şüphesi, 3 (%0,91)'ü opere meningomyelosel, 6 (%1,83)'sı USG'de taş, 2 (%0,61)'si nörojen mesane, 7 (%2,13)'si diğer nedenlerle başvurmuştur. Hastalarımızın 286 (%87,20)'sına medikal tedavi yapılmazken, 21 (%6,40)'ine idrar yolu enfeksiyonu proflaksisi, 13 (%3,96)'üne taş için medikal tedavi, 8 (%2,44)'ine nörojen mesane için medikal tedavi uygulanmıştır. Hastalarımızın 320 (%97,56)'sine operasyon ihtiyacı duyulmamışken, 8 (%2,44) hastamıza cerrahi tedavi uygulanmıştır. Kız çocuklarda antenatal dönemde hidronefroz erkek çocuklardan istatistiksel olarak anlamlı derecede düşük bulunmuştur. Kız çocuklarda idrar yolu enfeksiyonu geçirme öyküsü erkek çocuklardan istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulunmuştur. Disfonksiyonel eliminasyon sendromu, enürezis nokturna, gündüz idrar kaçırma, sürekli inkontinans açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık gözlenmemiştir. Ancak kız çocuklarda işeme disfonksiyonu erkek çocuklardan istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulunmuştur.SONUÇLAR: Antenatal dönemden hayatın sonuna kadar sağlığı etkileyebilecek çok önemli bir sorun olabilecek hidronefroz; erken tanı alabilmesi ve tedavi edilebilir olması nedeni ile dikkatle irdelenmesi gereken bir durumdur. Yaşamın hangi döneminde yakalanırsa yakalansın böbreklerde kalıcı hasar ve son dönem böbrek yetmezliğine gidişe izin vermemek veya gidişi yavaşlatmak için hidronefrozun etkin tedavisi ve olguların düzenli aralıklarla takibi gerekmektedir. Ancak hidronefroza yaklaşımı daha da geliştirebilmek için daha kapsamlı ve çok sayıda vakalar içeren özellikle prospektif çalışmalara ihtiyaç vardır.Anahtar kelimeler: Hidronefroz, çocukluk çağı, böbrek yetmezliği OBJECTİVE: Hydronephrosis is the most observed antenatal anomaly which characterised with the dilatation of renal pelvis and/or calyx. It is higly important to start treatment by identifying etiological factor at an early period in order to decrease the morbidity. In our study, demographic data, clinical findings, etiological factors, laboratory and radiological findings, and treatment options of pediatric patients aged 0 to 18 years, and diagnosed with hydronephrosis at pediatric nephrology outpatients clinic were examined; and it is aimed to reveal the data of the patienst with hydronephrosis in our area.MATERİALS and METHODS: In our pediatric nephrology outpatients clinic, 328 patients diagnosed with hydronephrosis between 1st January and 31st December 2016 were examined retrospectively. Demographic qualities of cases, patients' reasons for application, additional systemic diseases, laboratory values and monitoring methods were evaluated. Statistical analyses were carried out using NCSS 2007 Statictical Software programme.RESULTS: Our study includes 328 patients of whom are 196 boys (59%) and 132 girls (40.24%). The ratio between them is 0,67. The age average of boys is identified as 3,30+-3,64 years; of girls as 5,50+-4,09 years and all pediatric patients average age is 4,18+-3,97 years. 183 (55,79%)of our patients having pyelectasis and caliektasis ultrasound finding; 29 patients (8,84%) having urinary system infection; 65 patients (19,82%) having the diagnosis of renal pathology with antenatal USG; 13 patients (3,96%)having enuresis; 20 patients (6,10%) having a suspicion of UPD with USG; 3 patients (0,91%) operated for meningomyelocele; 6 patients (1,83%) with calculi at USG; 2 patients (0,61%) with neurogenic bladder; 7 patients (2,13%) with other reasons applied to our hospital. While 286 of our patients (87,20%) had no medical treatment, 7 of them (2,13%) had urinery sisytem infection prophylaxis; 13 (3,96%) had calculi treatment; 8 (2,44%) had neurogenic bladder treatment. While 20 of our patients had no operation, 8 patients (2,44%) had surgical treatment. The number of girls having hydronephrosis at antenatal period has been quite less than boys statistically. The rate of urinary system infection in girls has been more significant than that of boys. There has been no significant statistical difference in terms od dysfunctional elimination syndrome, enuresis nocturne, enuresis diurna, enuresis continue. However, voiding dysfunction in girls has been found quite higher than boys.CONCLUSİONS: Hydronephrosis which can be a crucial problem affecting health starting from antenatal period till the end of life is a case, with early diagnosable and treatable qualities, that should be examined carefully. Whenever it is detected, in order not to let it cause permanent renal damage and renal impairment, hyhdronephrosis requires to be treated effecticely and its cases should be monitored reqularly. On the other hand, it is necessary to have more and continuous studies which are more extensive and which have more cases in order to improve the attitude towards hydronephrosis.Key words: Hydronephrosis, childhood, kidney failure
Collections