30 hirsut vakanın etiyopatogenezinin araştırılması ve uygun şekilde sınıflandırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
- 76 - ÖZET Bu çalışma ülkemizde sık görülen hirsutizm vakalarının aydınlatılmasına katkıda bulunmak amacı ile yapılmıştır. Bu amaçla 30 hirsut ve 5 normal vakada serum T, östradiol, kortizol, LH, FSK, DHEA-s, 17a-OHP bazal düzeyleri incelendikten sonra 1 mg dekzametazon gece supresyonu altında ACTH. stimülasyonu ve düşük doz dekzametazon supresyonu testleri uygulanmıştır. Ayrıca 28 birsut vakada E.östradiol ile over supresyonu yapılmaya çalışılmış ve 15 hirsut vakada da bromokrip- tin verilerek PRL'nin adrenal androjen yapımı üzerindeki muhtemel etkisi araştırılmıştır. Bütün bu testlerin sonucunda vakaların over kaynaklı, adrenal kaynaklı ve `Idyopatik` hirsutizm vakaları olarak sınıflandırılmasına çalışılmıştır. Hirsut grupta bazal serum T ortalama düzeyi (86 ± 30 ng/dl) kontrol grubu ortalamasından (63,8 ±13 ng/dl) istatistiksel olarak farklı değildir. Hirsut gruptan 13 vakada bazal serum T düzeyleri normale yakın bulunmuştur. Yakaların hiçbirinde serum T düzeyi tümör düşündürecek yükseklikte değildir. Hirsut vakalardaki bazal serum östradiol ortalama düzeyi de kontrol grubu ortalamasından farklı, bulunmamıştır (sırası ile 99 ± 75 pg/ml ve 55 ± 30, pg/ml). Bazal serum LH. dü zeyi ve LH/FSH oranı hirsut grupta (15,5 ± 13,9 ITJ/L ve 3,3 ± 1,8) kontrol grubu ortalamalarından (11,1 ±4,8 IU/L ve 1,7 ± 0,5) yüksek bulunmuş olmakla beraber, aradaki fark-- 77 - lar istatistiksel bakımdan anlamsızdır. Bazal serum FSH düze yi ise hirsut grupta (4,5 ± 1,8 IU/L) kontrol grubundan (6,5 ± 2,4) anlamlı olarak düşüktür. 30 hirsut vakada bazal serum. 17a-0HP ortalama düzeyi (1,02 ± 0,86 ng/ml) kontrol grubu ortalamasından (1,08 ± 0,71 ng/ml) farklı değildir. Her iki grubun 1 mg dekzametazon gece supresyonu altında ACTH stimülas-yon testine 17a-0HT cevabı normaldir. Hirsut gruptan 27 vakada (% 90) düşük doz (3 gün, 2 mg) dekzametazon ile serum T düzeylerinde supresyon sağlanmıştır. Bunların 23'ünü over kaynaklı hirsutizm vakaları oluşturmaktadır. Over kaynaklı hirsutizm -vakalarının % 88,5'inde (26 vakanın 23'ünde) deksametazon ile serum T düzeyleri sup resyon a uğramıştır. E.östradiol (20 gün', 5Q ug) verilen 28 vakanın 10' unda serum LH., FSH. ve T düzeylerinde istatistiksel olarak anlamlı supresyon görüldüğü halde, 18 vakada tam tersine serum LH düzeylerinde anlamlı artış görülmüş ve sertim T düzeylerinde de anlamlı bir azalma olmamıştır. Hirsut ve kontrol gruplarının bazal serum DHEA-s (1850,5 ±. 997,7 ve 1.434 ±710 ng/ml) ve PRL (272,9 ± 155 ve 220 ± 56,6 ylü/ml) düzeyleri istatistiksel bakımdan birbirin den farklı değildir. Hirsut gruptan 4 vakada (% 13) orta derecede hiperprolaktinemi saptanmıştır. Bulunlardan sadece. 1 ' in de, bazal PRL düzeyleri normal sınırlarda olan 26 vakanın ise 3'ünde klinik olarak galaktore tesbit edilmiştir. Galaktore insidensi hiperprolaktinemik vakalarda % 25, normoprolakt ine- miklerde ise % 11, 5' t ur. Bromokriptin (bir ay, 5 mg/gün) ile 15 Lirsut vakanın serum LH, FSH ve T düzeylerinde istatistiksel bakımdan anlam lı bir supresyon görülmemiştir. Buna karşın serum PRL ve DHEA-s düzeyleri istatistiksel olarak anlamlı şekilde supres-78 - yon göstermişlerdir. Laparoskopi ya da pelvik sonografi ile PCO görünümü saptanan 8 hirsut vakanın 4'ünde tuşe bulguları normal bulun muştur. Özet olarak incelenen 30 bars ut vakanın 26'sında oyer kaynaklı, 2' sinde adrenal kaynak.il ve geri kalan 2 vakada ise `İdyopatik` birsutizm olabileceği düşünülmektedir.
Collections