Metropolitan bir kentte gecekondu bölgelerinde, bebeklikte anne sütü ile beslenme ve sütten kesme davranışı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Beslenme, çocuğun büyüme ve gelişme ve de sağlıklı yaşam sürdür mede önemli rolü olan ve diğer faktörlerden soyutlanamayan bir etkendir. Bu faktörün etkinliği, intrauterinden başlar. Anne sütü, beslenme faktörünün doğumdan sonra ilk on dakika için de başlaması gerekli olan bir öğesidir. Anne sütü verme olayının başlama tarihi kadar, başlama davranışı da önemlidir. Anne sütünden önce, bebeğe su, şekerli su, formül mama, inek sütü vbg. maddeler verilmemelidir. Bu tür yanlış davranış bebeğin kolostrum'dan sağlayacağı İgA ve benzeri immünolojik maddelerden yararlanmasını engelle yecektir. Bunun sonucunda da bebekte erken deri bulguları ve allerjik reaksionlar gelişecek, solunum, sindirim sistemi hastalıkları hatta idrar yo lu enfeksiyonlarının görülme sıklığı artacaktır. Anne sütü, bebeğin gelişimi ile uyumlu, bileşim değişimi ile bebeğin yaşam kaynağı olarak kabul edilmektedir. Anne sütünün yıllardır bilinmeyen özelliklerine son yıllardaki çalış malarla yenileri eklenmiş, anne sütüne verilen değer açıklık kazanmıştır. Anne sütünün ilk salgılanma ürünü olan kolostrum'un bebek için en iyi koruyucu niteliği, besleyici özelliğinden üstündür.37 Anne sütü bebek için en ideal bir besin öğesidir. Çünkü enfeksi yonları önleyici immun maddeler içermektedir. Hazırdır, sıcaklığı bile be beğin sevdiği gibidir. Mikropsuzdur, antialllerjiktir. Ücret ödenmediği için, ekonomiktir. Aile bebek beslenmesi için bütçeden aşırı bir meblağ ayırmayacaktır. Anne ile bebeğin sağlıklı bir psikososyol etkileşime girmesi için be beği doğar doğmaz anne memesinin üstüne bırakmak gerekmektedir. Ayrı ca annede meme kanserini önleyici özelliği de bilinmektedir. Bebek 4 aya hatta 6 aylık oluncaya kadar, düzenli kilo artımı ve sağlıklı bir gelişim çizelgesi içinde ise, anne sütünden başka ek bir besin verilmemelidir. Bu süre içinde çalışan anneler, çalışma düzenlerini, bebek lerinin beslenme programına göre yapmağa çaba göstermelidirler. Çalışmamızda 1/10 örnekleme ile seçilen 700 annenin 623 üne özgü bulgular değerlendirilmiştir. Bu annelerin seçiminde ön koşul 0-24 aylık bebeklerinin olmasıdır. Anneler kır-kent yerleşimli gecekondu bölgelerinde yaşamakta idi ler. Bu annelerin çocuklarının % 61.48 i çalışma sırasında anne sütü ile besleniyordu. Çalışmada, üç aylık 132 bebekten % 92.42 si anne sütü ile besleni yordu. 6 aylık bebekleri olan anneler; % 70.29 oranla, bebeklerini kendi sütleri ile besliyorlardı. 13 - 24 aylık 154 bebeğin % 39.61 inin anne sütü ile beslenmeyi sürdürmesi konunun önemini dile getiren mutluluk duyulan bulgu sonuç ları idi.- 38 - Çalışmanın benzeri olan çalışmalarında araştırmacıların bulguların daki oransal farklılıklar, annelerin sosyoekonomik kültürel konumları ve törelerinin farklı olması ile yakından ilgilidir. UNlCEF'in (1988) raporunda ülkemiz genelinde anne sütü ile bes lemenin 3 aylık bebeklikte ortalama % 99.6 aylık bebeklikte % 91 oranda olduğu gösterilmiştir. Bu değerler çalışma bulguları ile uyumlu olup aynı yıl toplanan ülke genelindeki (kırsal kesim dahil) verilerin sonuçla rıdır. Çalışmada bebeklerin doğumu izleyen ilk besinleri % 70,91 oran ile anne sütü olmuştur. Bebeklerin % 14.61 inde anne sütü hemen doğum izleyen ilk 10 dakika içinde, verilmiştir. Bu beslenme metodu, % 65.14 oranla evde, I 34.96 oranla hastane lerde uygulanmıştır. Annelerin bebek beslenmesi konusunda törelerinin ışığındaki doğru bilgilerini, doğru davranış biçiminde yansıtmalarının bu kadar düşük oran da olması (% 14.61) kentin olumsuz etkisi olarak nitelendirilmiştir. Hastahane doğumlarında bebeğin ilk besininin % 7.67 oran ile anne sütü olması, konunun ciddi bir biçimde ele alınmasının gereğini vurgula maktadır. Çalışmada anne sütünün verilme zamanı konusunda bilgi edinilen kaynak olarak sağlık elemanlarının % 43.34 oranda olması, % 50 den aşağı da bir değer olmasına rağmen yine de umut verici bir sonuç olarak kabul edilmelidir.- 39 - Çalışma sonuçları, bize Türk Kadınının törelerine bağlı olarak, çocu ğunu emzirme konusunda batı ülkelerine kıyasla daha içten gösterdiği çaba nın, çocuk sağlığı için ne derece değerli olduğunu gösterir nitelikte bulun muştur. Nutrition is an important variable contributing to the growth and development as well as healthy life of a child and as such, it cannot be conceived independent of other factors. Its effectiveness begins in the intrauterin. Breast feeding is such a component of nutrition that should start within the first 10 minutes after the child's birth. The beginning behavior for the breast feeding phenomenon is just an important as its time of beginning. Such foodstuffs as water, sweet water, formuea babyfood, cow's milk, etc., should not be given to the baby before breast feeding. This would be wrong feeding behavior and would prevent the baby to make use of IgA and similar immunologic matters that woud be obtained from the colostrum. Consequently, the baby will develop symptoms of early skin diseases and allergic reactions, and respiratory and digestive systems diseases and even urinary tract infections will be observed more frequently. Mother's milk is considered to be appropriate and with its com positional change, it is a source of vitality in baby's development. Recent studies have made new additions to the understanding of the qualities of mother's milk that had been unknown for so long and its value now become obvious. Mother's milk is the most ideal foodstuff for the baby as it contains substances that prevent infections. It is ready to be served and at the right temperature, to the pleasure of the infant. It is germ free and antiallergic. It is free of charge and economical. It does not- 2 cost the family to spare excessive amount from its budget for the baby's food. In addition, mother's milk is known to have preventive pro perties in breast cancer. It is essential to rest the baby on the mother's breast imme diately after its birth in order to facilitate a healthy psychosocial communication between the mother and the baby. The baby should not be given any additional food other than the mother's milk until he is four or even six months old and provided that it follows a chart of regular increase of weight and healthy de velopment. During this period, the working mothers should arrange their work-hours according to the appropriate program of breast feeding for their babies. In this study, findings from 623 of 700 mothers, selected 1/10 sample basis, have been evaluated. The precondition for the selection of these mothers was that they have babies 0-24 months old. Mothers have been selected from squatter areas of rural-urban migrants. At the time of this study 61.48% of the children of these mothers were being breast fed. In the study, of the total of 132 three month old babies 92.42% were breast fed. All of the mothers having 6 month-old babies, 70-29 percent were breast feeding their babies.- 3 - The finding that 39.61 percent of al 154 babies (13-14 months old), were still being breastfed, was suggestive of the importance of the subject and indeed a pleasing one. Relative differences in the findings of other researchers1 from similar studies are closely related to the socio-cultural status and differences in mores and traditions of the mothers. According to a UNICEF report (1988), it was found that in our country, avarage of 99.6 percent of babies are breastfed until they are three months old and 91% until they are sex months old. These findings are in corformity with those of this study and reflect the findings of a national survey (including rural areas) carried out du ring the same year. In the study it was found that in 70.91% of the cases, the babies1 first food following their birth was mother's milk and 14.61% of the babies were breastfed within the first 10 minutes after the birth. This method of feeding was applied to 65.14% cases in the home and 34.86% cases in the hospital. Mothers responses regarding correct behavior of baby feeding as conceived in the light of tradition, was relatively low (14.6%) dueto presumably the negative effect of the city environment. The fact that in hospital deliveries, the first food is in 7-67% cases mother's milk suggest the need for a serious inquiry into the subject. In 43.34% of the cases, the source of knowledge about time of breast feeding was health personnel. This percentage despite being relatively low (less than 50%) should still be regarded as an encouraging finding.- 4 The findings of the study have shown the importance of the breast feeding which Turkish mothers have adopted eagerly as a matter of tradition (compared to the Western countries) in child's health.
Collections