Kadınlarda vajinal listeria taşıyıcılığı ve listeria antikor seviyelerinin araştırılması

Abstract

30 - SONUÇ ve ÖZET Çalışmamızda İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Polikliniklerine başvuran 48' i tekrarlayan düşükleri bulunan, 41 *i normal genital bulgusu olan, 11 'i ilk üç aylık ve 29 'u üçüncü üçaylık dönemindeki gebe, toplam 129 kadın dan kültür yöntemleriyle Listeria bakterisi izole edilememiştir. Listeria bakterisinin kültür yöntemleri ile vaginal salgı gibi başka bakterilerle bulaşık olan muayene maddelerinden izole edilmesi oldukça güçtür. Bu sebeple serolojik yöntemler tercih edilmelidir. Normal genital bulgusu olan, tekrarlayan düşükleri bulunan ve 1. ve 3. üçaylık dönemlerindeki gebe kadınlarda herhangi bir Listeria taşıyıcılığı söz konusu değildir ya da çok düşük bir o- randa bulunmaktadır. Tüpte aglutinasyon yöntemiyle farlı gruptaki kadınlara ait toplam 100 serumda beş Listeria türüne karşı 0 antikorları aran mıştır. 1/80 'den 1/640 'a kadar sulandırıcılarda Listeria türlerinin bir veya birkaçına karşı serumların %89'unda antikor tespit edil miş olup 1/160'a kadar bu oran %57.2, 1/320 titrede %14.6 ve 1/640 titrede %3.4 bulunmuştur (Tablo 11). Pozitif değer olarak kabul edilen 1/320 ve üstü titrelerde antikorlara, en fazla tekrarlayan düşükleri bulunan kadınlara ait serumlarda rastlanmıştır.- 31 - Türkiye'de bugüne kadar gerek obstetrik sorunları bulunan kadın larda, gerekse normal kabul edilen şahıslarda Listeria 0 antikorları nın araştırılması amacıyla yapılan çeşitli serolojik çalışmalarda sa dece insanlar için patojen kabul edilen L.monocytogenes'in bir veya birkaç serovarıyla hazırlanan antijenler kullanılmıştır. Çalışmamızda 5 ayrı Listeria türü ile hazırlanan antijenler kulla nılmış ve çapraz reaksionların önlenmesi için antijenler tripsinle mua mele edilmiştir. Buna rağmen tablo 8' de görüldüğü üzere aynı serum sulandırımlarında değişik Listeria türlerinde antikor tespit edilen serum sayıları pek farklı olmamıştır. Listeriaların kendi aralarında ve diğer bazı bakterilerle olan çap raz reaksiyonlarına önlendiği ve bizleri daha kesin tanıya götürebile cek serolojik deneylerin geliştirilmesi uygun olacaktır.