Miyokard infarktüsünde total sialik asit seviyeleri ve akut faz reaktanları ile karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
53 G- Ö Z £ T Yaptığımız çalışmada kontrol grubunda ve miyokard infarktüs vakalarında, infarktüs sonrası 1., 2. ve 3. gün total sialık asit, C-reaktif protein, fibrinojen ve CK, CK-MB seviyelerini inceledik. Ayrıca miyokard infraktüsünün 1. gününde ve kontrol grubunda kolesterol, trigliserid ve HDL seviyelerini ölçtük. Total sialik asit seviyeleri miyokard infarktüsünü izleyen 3 gün boyunca normale göre (70,91±4,2 mg/dl) anlamlı derecede yükseldi ve 3. gün en yüksek seviyesine ulaştı (106.6123.90 mg/dl) CRP ve fibrinojen seviyeleri de normallerine göre anlamlı derecede yükseldiler ve 3. gün en yüksek seviyelerine ulaştılar. Bu çalışmamızdaki esas amaç akut faz reaktanlarının incelenmesi için iyi bir klinik model olarak düşünülen MI hastalarında total sialik asit ve akut faz reaktanları arasındaki ilişkiyi araştırmaktı. Total sialik asit ve fibrinojen arasında miyokard infraktüsü sonrası 1., 2. ve 3. günde de anlamlı ilişki bulunmuştur (p değerleri sırasıyla <0.03, 0.04 ve <0.02'- dir). Total sialik asit ve CRP arasında ise anlamlı bir ilişki saptayamadık (p> 0.05). Kontrol grubunda da total sialik asit ve akut faz reaktanları arasında anlamlı ilişki görülmedi.54 Bu bulgulara göre total sialik asitin akut faz reaktanı olarak rol oynayıp oynamadığı kesinlik kazanamadı. Miyokard infarktüsünün 1. gününde HDL ve total sialik asit ara¬ sında görülen anlamlı negatif ilişki total sialik asitin kardiovasküler risk faktörü olabileceği görüşünü desteklemektedir. 55 SUMMARY in our study, we measured total sialic acid (TSA) C-reactive protein (CRP), fibrinogen, CK and CK-MB levels in Myocardial Infarction patients on day l, day 2 and day 3 versus the control group. in addition, cholesterol triglyceride and HDL levels were also measured on day l in myocardial infarction patients versus the control group. in comparison with the control group (70,97 ± 4,2 mg/dl) TSA levels continued to rise significantly during the three days post infarction and reached their highest levels on the third day (106,6 ± 23,90 mg/dl). CRP and fibrinogen levels were also increased significantly and reached their highest levels on the third day. Acute MI was chosen to be a suitable model for the study of acute phase reactants and our main aim in this study, was to establish the relationship between the TSA levels and the acute phase reactants in MI patients. Significant correlation was established between the TSA and fibrinogen levels post myocardial infarction on day l, 2 and 3 (p<0,03, p<0,04, p<0,02 respectively). However no significant correlation was established between TSA and CRP levels. There was also no significant correlation between the TSA56 and acute phase reactants in the control group. According to our results it is not possible to state for sure whether TSA is an acute phase reactant ör not. On the first day of post myocardial infarction, the significant negative correlation between HDL and TSA levels was in support of the fact that TSA is a possible cardiovascular risk factor.
Collections