Yenilik politikasında kamu tedarikinin rolü
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Yenilik, ekonomik kalkınmanın itici gücü ve sürdürülebilir rekabet gücünün de anahtarı olarak kabul edilmekte ve bu nedenle, hükümetler tarafından çeşitli mekanizmalar kullanılarak teşvik edilmektedir. Son yıllarda yenilik süreçlerinde önemli bir rol oynayan talebin teşvikine yönelik araçlara gösterilen ilgi artmış; bu araçlardan biri olan kamu tedariki özellikle ön plana çıkmıştır.Bu bağlamda, bu araştırma çalışmasında ekonomik büyüme, rekabet gücü ve sosyal refahın artmasına katkıda bulunma nihai amacına yönelik olarak, kamu tedarikinden bir kaldıraç olarak nasıl yararlanılabileceği sorusu araştırılmıştır. Bunun için, önce yenilik sürecine ilişkin çeşitli model, teori veya yaklaşımlar incelenmiş ve yenilik için kamu tedarikine ilişkin kavramsal çerçeve çizilmiştir. Ardından, bu kavramsal çerçeveye uygun olarak Türkiye'deki mevcut uygulamalar ele alınmıştır.Daha sonra, yenilik sisteminin tanımı üzerinde durularak, sistem bileşenlerine ve sistem işlevlerine bazı eklemeler yapılması önerilmiştir. Ayrıca, yenilik sürecine ilişkin model, teori veya yaklaşımlar sentezlenerek, yenilik sürecine bakışın derinleştirilebileceği üç boyut tanımlanmıştır. Bu boyutlar, kamu tedariki sürecinin yeniliğin teşvikinde yaratabileceği potansiyel etkilerin incelenmesinde kullanılan eksenlerden birini oluşturmuştur. Diğer eksen ise, kamu tedariki sürecinin aşamaları olarak tanımlanmıştır. Böylece, tedarik sürecinin her aşamasında yenilik sürecinin farklı boyutlarında yaratılabilecek potansiyel etkiler tartışılmıştır.Elde edilen sonuçlara göre, kamu tedariki ile yeni mal ve hizmetlerin geliştirilmesinin yanı sıra; tedarik zinciri boyunca veya coğrafi, sektörel/ teknolojik ya da sosyal kesitte yenilik süreçlerinin gelişiminin desteklenmesi; yenilik sürecinde merkezi bir rol oynayan öğrenme ve işbirliği gibi davranışların geliştirilmesi; orta/uzun vadede gerçekleşen teknolojik değişim ve dönüşüm süreçlerinin şekillendirilmesi mümkündür. Innovation is widely accepted as the engine of economic growth and key to the sustainable development, and hence promoted by governments through a wide range of policy instruments. Recently, the demand side of innovation has attracted much more interest, particularly the public procurement as a demand side policy measure.In this regard, this dissertation concentrates on how public procurement can be used as a leverage towards the ultimate goal of contributing to economic growth, competitiveness and social wealth through innovation. Therefore, in this dissertation first various models, theories and aproaches on innovation are reviewed and the conceptual framework for public procurement for innovation is set. Second, the existing public procurement practices in Turkey are reviewed.Third, the definition of systems of innovation is addressed and some enhancements regarding the elements of the system and system functions are proposed. Furthermore, different models, theories and aproaches on innovation are synthesized and three dimensions that can enrich the comprehension on the innovation process are proposed. These dimensions, constitute the first axis of the analysis on the potential effects of public procurement on the process of innovation. The other axis is defined by the steps of the innovation process. These axis enabled an analysis of potantial effects of each procument step on each dimension of the innovation process.According to the results, beside contributing to the development of new products and processes, public procurement can effect innovation process through the value chain, in a territory, in a sector or a technology, or in a social system; it can contribute to learning and cooperation, which are central to innovation; and it can shape technological change and transformation processes that take place in medium to large time periods.
Collections