Küresel boyutta biyolojik terörizm (Biyo-terör) tehdidi ve Türkiye'de biyo-terör güvenliğine yönelik savunma sistemi

Abstract

'Uzun süren savaşları kısaltmak' gibi farklı bir söylemin arkasına saklansa da Kitle İmha Silahları, devletler için günümüzdeki en önemli caydırıcılık unsurudur. Nükleer, kimyasal, biyolojik ve radyolojik adı altında dört değişik formatı olan bu silahlardan biyolojik silahların – henüz ilk ikisi kadar sık telaffuz edilmese de – uluslararası toplum tarafından önemi her geçen gün daha fazla anlaşılmaya başlanmıştır. Biyolojik silahlar, terör amaçlı kullanıldıklarında ya da kullanılma tehdidinde bulunulduğunda toplumlar üzerinde ağır ve uzun süreli bir etki yaratır. Bu etkinin, panik duygusu ile karışık çok ciddi psikolojik stres oluşturacağı varılan sonuçlardan en önemlisidir. Teröristler açısından cezbedici olan bu hususun, biyolojik silahların kullanım alanlarının genişliği ile de birleştiğinde terör örgütlerine yeni ufuklar açması, ülkelerin güvenlik politikalarında dikkate alınması gereken bir önceliktir. Bu tezde biyolojik terörizm konusu güvenlik bağlamında incelenmiştir.

Although they have hidden back to a different discourse such as 'to shorten the long-lasting wars', which is in fact the pretext of the users, the Weapons of Mass Destruction (WMD) are currently the most important element of deterrence for states. Out of these weapons, which have four different formats under the name of nuclear, chemical, biological and radiological, the biological weapons' importance by the international community began to be understood more with each passing day, although they are not yet pronounced as often as the first two. Biological Weapons create a severe and long-lasting impact on society when they are used or threatened to be used for the purpose of terrorism. That this effect will create very serious psychological stress, mixed with a sense of panic, is the most important conclusion. That this issue, which is attractive for terrorists, open new horizons to terrorist organizations, when it is coupled with the breadth of the use of the biological weapons, is a priority that the states must consider in their security policies. In this thesis, the biological terrorism has been examined from the security context.