Birinci Dünya Savaşı'nda Alman belgelerine göre Panturanizm
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
1871 yılında Bismarck'ın liderliğinde birliğini sağlayan Almanya, Avrupa'da yeni bir güç olarak doğmuştur. Bismarck'ın önderliğindeki Almanya'nın dış politikada barışçıl ve atıl bir diplomasi takip etmesi nedeniyle Osmanlı Devleti ile siyasi ilişkilerin pek de gelişmemesine neden olmuştur. Ancak 1888 yılında Alman İmparatorluğu'nun tahtına oturan II. Wilhelm Almanya'yı, Bismarck'tan farklı bir şekilde idare etmiştir. Bu bağlamda Almanya'yı bir dünya gücü haline getirecek `Weltpolitik` idealini ve kavramını ortaya atan II. Wilhelm, Almanya'yı bu amaca ulaştıracak siyasi ve askeri ortak olarak Osmanlı Devleti'ni görmüştür. Böylece II.Wilhelm'le farklı bir boyut kazanan Türk-Alman münasebetleri Birinci Dünya Savaşı'nın sonuna kadar sürmüştür. XIX. yüzyılda dünyada sömürge bölgelerini ele geçirmek ve aynı sömürge bölgelerini korumak için başlayan bloklaşma faaliyetleri neticesinde Birinci Dünya Savaşı başlamıştır. Savaşın başlamasıyla birlikte Türk-Alman ittifakı gerçekleşmiştir. İtilaf devletleri Orta Doğu coğrafyasını ele geçirmek isterken İttifak bloğunda bu coğrafyayı koruyup bir de Orta Asya coğrafyasına ulaşmanın peşinden gitmiştir. Bu stratejilerin hesaplamalarını daha Birinci Dünya Savaşı başlamadan önce geliştirmeye başlayan Almanya, Orta Doğu ve Orta Asya coğrafyalarına ulaşabilmek için Osmanlı Devleti'nin Panislamizm, Pantürkizm ve Panturanizm potansiyelini kullanacak stratejiler üretip sahada kullanmaya çalışmıştır. Birinci Dünya Savaşı'nda Alman dış politikasını Panislamizm üzerinden planlayan Max von Oppenheim olmuştur. Panislamizm ideolojisi içerisinde mevcut olan Pantürkizm ve Panturanizm ideolojileri Şeyh Abdürreşid İbrahim, Osman Tokumbent, Yusuf Akçura gibi Türkçü aydınlar tarafından Almanya ile ortaklaşa hareket etmiştir. Bu kişiler Alman esir kamplarında Tatarlara, Pantürkizm ve Panturanizm ideolojilerini aşılama faaliyetlerinde bulunmuşlardır. Böylece Tatarlar Osmanlı Devleti'nin yanında Pantürkizm ve Panturanizm ideolojisi ile savaşmayı kabul ettirmişlerdir. Alman esir kamplarında Almanlar tarafından geliştirilen ve Tatarlar üzerinde uygulanan Pantürkizm ve Panturanizm stratejileri Türklerin yoğun yaşadığı Kafkasya ve Türkistan coğrafyasında kullanılmıştır. Almanya, Kafkasya ve Orta Asya'da uygulamaya çalıştığı Pantürkizm ve Panturanizm stratejilerini Nachrichtenstelle für den Orient vasıtasıyla yakından takip etmiştir. NfO'nun bölgedeki görevi Pantürkizm ve Panturanizm stratejilerinin ne ölçüde fayda sağladığı, hangi bölgelerde Pantürkizm ve Panturanizm ideolojisine yerli halk tarafından destek verileceği gibi istihbarat bilgileri Berlin'e ulaştırmıştır. Germany rose in Europe in 1871 as a new power with securing its uniformity in the leadership of Bismarck. That Germany which is in the leadership of Bismarck followed peaceful and otiose diplomacy did not develop the political relation with Ottoman Empire. However, Wilhelm II who ascended the throne of the German Empire in 1888 conducted Germany differently than Bismarck. In this sense, Wilhelm II put the goal and concept of `Worldpolitics` which will make Germany a world power. Wilhelm II regarded Ottoman Empire as a political and military partner that will transmit German to the goal of `Worldpolitics`. Thus, the Turk-German relationship which gains different relation with Wilhelm II continued until the end of the First World War.The First War Wall started in the 19th century as a result of blocking activities which that started in order to capture colony regions in the world and to protect the same colony regions. As soon as starting the war, Turk-German alliance took place. While the Entente States wanted to capture the Middle East geography, the Central Powers wanted to protect this geography and also tried to reach the Middle Asia geography. Germany, in order to reach the Middle East and the Middle Asia, made and used strategies in the field by using the potential of the Ottoman Empire's Panislamism, Panturkism and Panturanism. However, Germany developed a calculation of these strategies before starting the First World War. In this respect, Max von Oppenheim was the person who planned the foreign policy of German on Panislamism in the First World War. The ideologies of Panturkism and Panturanism that are available in the ideology of Pan-Islamism by turkist highbrows such as Skeikh Abdurresid İbrahim, Osman Tokumbent, Yusuf Akcura conducted in common with German. These people engrained the ideologies of Panturkism and Panturanism in Tatars in the German prison camps. In this way, Tatars accepted to fight in side of the Ottoman Empire with the ideology of Panturkism and Panturanism. The strategies of Panturkism and Panturanism which were developed in the German prison camps and were applied on Tatars was were used in Caucasus and Turkistan geography where many Turks lived. Germany followed closely Panturkism and Panturanism strategies that German tried to apply in the Caucasus and the -Middle Asia by means of Nachrichtenstelle für den Orient. The duty of NFO was to transmit the security intelligence information to Berlin such as how Panturkism and Panturanism strategies were useful, in which regions Panturkism and Panturanism strategies would be supported by society.
Collections