Hükmün açıklanmasının geri bırakılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade etmektedir. Anılan kurumla, sanık hakkındaki mahkûmiyetin hukuki sonuç doğurması belli bir süreyle ve belli şartlarla ertelenmektedir. Bu çalışmanın konusu da hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumudur. Bu kurum ilk defa 2005 yılında çocuk ceza adalet sisteminde değişiklik yapılması çalışmaların ürünü olan 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu ile (md. 23) kanunlaşmıştır. Anılan Kanun'un 23. maddesi, 19/12/2006 tarihli ve 5560 sayılı Kanun ile esaslı şekilde değiştirilmiş ve sözü edilen kurallar yürürlükten kaldırılmış; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesine eklenen fıkralarla hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu yeniden düzenlenmiştir. Böylelikle hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususunda –denetim süresi hariç- yetişkinler ve suça sürüklenen çocuklar yönünden paralellik sağlanmıştır. Daha sonra 5728 sayılı Kanun ile de kurumun kapsamı genişletilmiştir. Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli hapis veya adlî para cezası ise mahkeme tarafından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir.Sanığın kabul etmemesi halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez. Ayrıca sanığa yüklenen suçun uzlaşma kapsamında olması durumunda öncelikle uzlaştırma işleminin yapılması gerekir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûmiyetinin bulunmaması, suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi ve sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda mahkemece kanaate varılması gerekir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir.Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur. Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez. Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle sanığa yükümlülük uygulanabilir. Denetim süresi içinde dava zamanaşımı işlemez.Denetim süresi içinde kasten bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde, açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak, davanın düşmesi kararı verilir. Kasten bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması hâlinde, mahkeme hükmün açıklanmasına karar verir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, bunlara özgü bir sisteme kaydedilir. Delaying the pronouncement of the verdict states that the verdict held does not bring about any result regarding the suspect. By this institution, begetting the result of the conviction in respect of the suspect is postponed for a certain period and in some precise conditions. The subject of this study is the institution of delaying the pronouncement of the verdict. The institution is, at first, rectified in the Child Protection Act (23rd article) numbered 5393, which was the fruit of the studies, conducted in 2005, to change the system of child criminal justice. The 23rd article of the Act mentioned had been changed by the Statute numbered 5560 dated 12/19/2006 fundamentally and the provisions spoken of were repealed. The institution of delaying the pronouncement of the verdict was reregulated by the paragraphs added to the 231st article of the Code of Criminal Procedure numbered 5271. Thus, a parallelism from the aspect of adults and children drifted into crime, except the probation interval, was obtained in terms of delaying the pronouncement of the verdict. Then, the extent of the institution was widened by the Statute numbered 5728.The pronouncement of the verdict may be delayed by the court if the penalty adjudged at the end of the trail conducted on account of the offense charged against the suspect is two year imprisonment or less or judicial fine. Delaying the pronouncement of the verdict cannot be ruled if the accused does not consent. Furthermore, the process of compromise needs to be performed firstly if the offense charged against the suspect is within the ambit of compromise.In order to rule delaying the pronouncement of the verdict, it requires that: (1) the suspect must not be convicted on a deliberate offense formerly, (2) the damage suffered by the victim or public by virtue of committing the offense should be restored completely by the court by restitution in kind, bringing the situation to the state prior to the offense or compensation, (3) and an assessment made by one should be reached the conclusion that the accused will not commit an offense again by taking into account his or her personal features as well as his or her behaviors and attitudes. The judgment regarding delaying pronouncement of the verdict can be appealed.The accused is to be subject to the probation period for five years if delaying the pronouncement of the verdict is held. In the probation period, delaying the pronouncement of the verdict cannot be decreed again in terms of a deliberate offense. An obligation may be put upon the suspect within this interval for a duration, determined by the court, less than five years. The time-limit is suspended during the probation period. The verdict whose pronouncement delayed is abolished and the charge made against the suspect is dropped if no new offense has been committed deliberately within the probation period and the demeanors have been in line with the obligations in respect of probation measure. The court releases its verdict if any new offense has been committed or the obligations in respect of probation measure have been violated. The judgment of delaying the pronouncement of the verdict is registered on a system specialized to this institution.
Collections