Şizofreni hastalarının temel bakımını üstlenen yakınlarının sosyal destek sistemleri ile tükenmişlik düzeyleri arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi: İstanbul ili örneği
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Psikiyatrik bozukluklar arasında dünya çapında yaygınlık oranları birbirine oldukça benzerlikgösteren şizofreni, bireylerin yaşamında kendisini genç yetişkinlikte gösteren ve tanı alan herbireyde klinik seyrin değişkenlik göstermesi nedeniyle net bir tanımsal çerçevesi olmayan birpsikiyatrik bozukluktur. Tanı alan her bireyde gözlemlenen bu değişkenlik durumu, tedavininözgünlüğü ve hastalığın kronik bir rahatsızlık olması nedeniyle tanı alan bireylerin yaşamdinamiklerini değiştirmektedir. Değişen bu dinamikler ve hastalığın, bireyin sosyalişlevselliğindeki ve algı mekanizmalarındaki olağan süreçleri değiştirmesinden kaynaklı tanı alanbireyler bakım alma ihtiyacı yaşayabilmektedirler.Bu araştırmanın amacı şizofreni tanısı alıp tedavisi en az bir yıldır devam eden bireylerin temel bakımını üstlenen yakınlarının sosyal destek sistemleri ile tükenmişlik düzeylerinin ölçerek bu iki değişkenin ilişkisinin incelemektir. Bu ilişkiler ele alınırken araştırmamızın birinci bölümünde şizofreninin tanımıma, tarihçesine, belirtilerine, tedavi süreçlerine ve şizofreni tanılı bireylere bakım verenlerin yaşadığı psikososyal sorunlara değinilmiştir. İkinci bölümde ise tükenmişlik ve sosyal destek kavramları ele alınarak bakım verenlerin yaşadıkları tükenmişlik ve sahip oldukları sosyal destek sistemleri ele alınmıştır. Sosyal desteğin algılanışı her bireyde farklı olduğundan sübjektif bir kavramdır. Bu bağlamda bakım verenlerin sahip oldukları sosyal destek sistemlerinin ölçülmesinden ziyade bakım verenlerin sosyal destek örüntülerini nasıl deneyimledikleri ele alındığı için algılanan sosyal destek sistemleri incelenmiştir. Araştırmamızda nicel araştırma yöntemlerinden basit rastlantısal örnekleme kullanılmıştır. Verilerin toplanması için Sosyodemografik form, Maslach Tükenmişlik Ölçeği ve Algılanan Sosyal Destek Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmamızın örneklemini Sağlık Bilimleri Üniversite Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bağlı olan beş Toplum Ruh Sağlığı Merkezlerinden tedavi almakta olan şizofreni tanılı bireylerin bakım verenleri oluşturmaktadır. Elde edilen veriler SPSS 25.0 programı ile analiz edilmiştir.Araştırmamızda bakım verenlerin cinsiyet oranları birbirine yakınken, yaşları ise genellikle 40 ile 59 arasında değişmekte olup %54,5'i ilkokul mezunu, %72'si evli ve %81'i bakım verdiği bireyle aynı haneyi paylaşmaktadır. Medeni durumu evli olan ve üniversite mezunu bakım verenler arkadaş sosyal desteğini daha yüksek algılamaktaydı. Bakım verenlerin tükenmişlik düzeyleri arasından en çok kişisel başarı tükenmişliğinin yüksek olduğu, 40-59 yaş aralığındaki bakım verenlerin ise diğer yaş grubundaki bakım verenlere göre daha yüksek düzeyde duygusal tükenmişlik yaşadıkları, bakım verdiği bireye ebeveyn ya da eş olan bakım vericilerin ve aynı haneyi paylaşan bakım verenlerin daha fazla duygusal tükenmişlik yaşadıkları saptanmıştır.Sosyal destek ile tükenmişlik ilişkisi analizlerine göre ise aile sosyal desteği ile tükenmişliğin üç boyutu arasında da negatif bir ilişki bulunmuştur. Bakım verenlerin algılanan toplam sosyal destek algıları ise duygusal tükenmişlik ve duyarsızlık boyutu arasında negatif ve orta düzeyde bir ilişki varken kişisel başarı tükenmişliği ile de negatif ancak düşük düzeyde anlamlı ilişki ortaya konmuştur. Schizophrenia is a psychiatric disorder that shows itself in young adulthood in the life ofindividuals and does not have a clear descriptive framework because its clinical course varies ineach diagnosed individual. This variability observed in each diagnosed individual changes thelife dynamics of the individuals diagnosed due to the specificity of the treatment and the fact that the disease is a chronic disorder. Due to these changing dynamics and the fact that the disease changes the normal processes in the individual's social functioning and perception mechanisms, individuals who are diagnosed may need care.The aim of this study is to examine the relationship between these two variables by measuring the social support systems and burnout levels of the relatives who undertake the basic care of individuals diagnosed with schizophrenia and whose treatment has been ongoing for at least one year. While discussing these relationships, in the first part of our study, the definition, history, symptoms, treatment processes of schizophrenia and the psychosocial problems experienced by the caregivers of individuals with schizophrenia were mentioned. In the second part, the concepts of burnout and social support are discussed and the burnout experienced by caregivers and their social support systems are discussed. Since the perception of social support is different for each individual, it is a subjective concept. In this context, perceived social support systems have been examined since it deals with how caregivers experience social support patterns rather than measuring the social support systems they have. Simple random sampling, one of the quantitative research methods, was used in our study. Socio-demographic form, Maslach Burnout Scale and Perceived Social Support Scale were used to collect data. The sample of our study consists of the caregivers of individuals diagnosed with schizophrenia who are receiving treatment from five Community Mental Health Centers affiliated with the Istanbul Erenköy Training and Research Hospital For Psychiatry and Neurological Diseases he obtained data were analyzed with SPSS 25.0 program.While the gender ratios of the caregivers in our study were close to each other, their ages generally varied between 40 and 59. 54.5% of them were primary school graduates, 72% were married, and 81% shared the same household with their caregivers. Caregivers whose marital status was married and university graduate perceived social support from friends higher. Among the burnout levels of the caregivers, the highest level of personal achievement burnout, the caregivers between the ages of 40-59 experienced a higher level of emotional burnout than the caregivers in the other age group, the caregivers who are parents or spouses to the individual they care for and caregivers sharing the same household. It was determined that they experienced more emotional burnout. According to the analysis of the relationship between social support and burnout, a negative relationship was found between family social support and three dimensions of burnout. While there was a negative and moderate relationship between caregivers' perceived total social support perceptions, emotional burnout and insensitivity dimensions, a negative but low-level significant relationship was revealed with personal achievement burnout.
Collections