Pezdevi'nin `Kenzü'l-vusül ila Ma'rifeti'l-usul` adlı eserinde illet terminolojisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Sahabe döneminden itibaren islam ve fıkıh tarihi boyunca kıyas, naslarda hükmü bulunmayan meselelerin çözümünde önemli bir işleve sahip olmaktadır. Kıyasın esasını ve ana dayanağını de `illet'' oluşturmaktadır. Bundan dolayı Gazali, kıyasa illet de denilebileceğini söylemektedir. Zira illet, kıyas metoduyla istinbat edilen hükümlere kaynaklık etmekte ve kıyastan beklenen neticenin alınabilmesi ancak ona bağlı olmaktadır. Bu yönüyle ta'lil ameliyesi, dolayısıyla illet mefhumu fıkhi/hukuki problemlerin çözüme kavuşturulmasında büyük bir fonksiyona haiz olmuştur. Hz. Peygamber nassları ta'lile konu yaptığı gibi, ashab-ı kiram da naslarda yer alan şer'i hükümleri ta'lile tabi tutmuşlar, ortaya çıkan yeni olaylar karşısında, meselelere çözüm üretmişlerdir. Aynı durum, mezheplerin teşekkül etmeye başladığı ilk dönem için de söylenebilir. From the time of the Companions, throughout the history of Islam and fiqh, qiyas has an important function in solving the issues that are not valid in the texts. `Illness` constitutes the basis and main basis of comparison. For this reason, Ghazali says that qiyas can also be called malady. Because the cause is the source of the judgments derived by the method of comparison, and obtaining the expected result from the comparison depends only on it. In this respect, the practice of ta'lil, and therefore the notion of malady, had a great function in resolving the fiqh/legal problems.
Collections