Tibetan-Turkish relations (From the beginning to the 11th century)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
`Başlangıcından 11. Yüzyıla Kadar Tibet–Türk İlişkileri` adlı tezimiz Türklerin, Tibetlilerle siyasi, sosyal ve kültürel ilişkilerini incelemektedir. Orta Asya, binlerce yıl Türklere vatan olmuş kadim topraklardır. Konar-göçer bir yaşam süren atalarımız, ucu bucağı belli olmayan Orta Asya bozkırlarında hayvanları için verimli otlaklar ararken gittikleri yerlerde karşılaştıkları halklarla tanışarak temaslarda bulunmuştur. Türkler, Tibetliler ile kimi zaman gittikleri yerlerde karşılaşmış, kimi zaman da sınır komşusu olmuş, böylece iki toplum arasında ikili ilişkiler başlamıştır. Türklerin Hunlar döneminden itibaren Tibetli Ch'iang kabileleriyle temas kurdukları bilinmektedir. Tibetlilerin sonraki yıllarda Hunların yanında, Gök-Türkler, Karluklar, Türgişler, Uygurlar, Sha-t'o Türkleri ve diğer birçok Türk topluluk ya da devletiyle ilişki halinde oldukları bilinmektedir. Tarihi olayların sebep-sonuç ilişkisini kurmak ve yaşananları tüm yönleriyle anlamak ancak hadiselerin yaşandığı dönemin siyasi ortamını, devletlerarası ilişkilerini bilerek mümkün olabilir. Bu çalışma ile Türk ve Tibet halkları arasındaki ikili ilişkiler incelenerek, 11. yüzyıl ve öncesinde Türklerin içinde bulunduğu siyasi ortam ve şartların daha iyi anlaşılması amaçlanmaktadır. Araştırmada Türkçe ve yabancı dildeki ikincil kaynaklar toplanarak fişlenmiş, yabancı dildeki kaynaklar tercüme edilmiş ve gruplandırılmıştır. Farklı akademisyenlerin çalışmaları birbirleriyle karşılaştırılmıştır. Böylece Tibet – Türk ilişkilerinin objektif bir analizi yapılmaya çalışılmıştır. Our thesis titled `Tibetan - Turkish Relations from the beginning to the 11th Century` examines the political, social and cultural relations of Turks with Tibetans. Central Asia is an ancient land that has been home to Turks for thousands of years. Our ancestors, who lived a nomadic life, met and made contact with the peoples they came across while looking for fertile pastures for their animals in the unknown Central Asian steppes. The Turks sometimes encountered the Tibetans in the places they went, and sometimes became neighbors, thus bilateral relations between the two communities began. It is known that Turks have been in contact with Tibetan Ch'iang tribes since the Hun period. It is known that Tibetans were in contact with the Gok-Turks, the Qarluq, the Turgish, the Uighur, the Sha-t'o Turks and many other Turkish communities or states in addition to the Huns in the following years. Establishing the cause-effect relationship of historical events and understanding all aspects of what happened can only be possible by knowing the political environment and inter-state relations of the period in which the events took place. With this study, it is aimed to better understand the political environment and conditions of Turks in the 11th century and before, by examining the bilateral relations between the Turkish and Tibetan peoples. In the study, secondary sources in Turkish and foreign languages were collected and recorded, foreign language sources were translated and grouped. Studies of different academician have been compared with each other. Thus, an objective analysis of Tibetan–Turkish relations has been attempted.
Collections