İdiyopatik skolyozlu hastalarda fasiyal asimetri ve dental malokluzyonun değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Bu çalışmanın amacı, idiyopatik skolyozlu hastalarda fasiyal asimetri ve dental malokluzyonu değerlendirmek; omurganın transversal yöndeki eğriliği ile yüz asimetrisi ve dental malokluzyon arasında ilişki olup olmadığını araştırmaktır.Gereç-Yöntem: Çalışmada, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı'na ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi Anabilim Dalı'na tedavi talebi ile başvuran hastalardan, klinik ve radyografik değerlendirme ile İdiyopatik Skolyoz tetkiki yapılan; 75 kız 24 erkek; toplam 99 hasta dahil edilmiştir.Ege Üniversitesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı'na ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi Anabilim Dalı'na tedavi talebi ile başvurmuş hastalarda omurgadaki eğrilik derecesi invaziv bir yöntem olmayan skolyometre isimli cihaz ile ölçülmüş, skolyoz derecesi 10 derece üzerinde olan hastalardan tedavi amaçlı tüm kolumna vertebralis anteroposterior grafisi alınmıştır. Çalışmaya gönüllü olarak katılmayı kabul eden hastalar yüz asimetrisinin ve ortodontik tedavi ihtiyacının değerlendirilmesi amacı ile Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı'na yönlendirilmiştir. Hastalardan asimetri ve ortodontik düzensizliğinin değerlendirilebilmesi amacı ile anteroposterior kafa grafisi, dental modeller ile tanı fotoğrafları alınmıştır. Skolyoz derecesi eşik sınırın altında bulunan (Cobb<10˚) 30 hasta kontol grubunu oluşturmuş, skolyoz tespit edilen 69 hasta ise; Cobb açısına göre 27 hasta hafif (10˚<Cobb<25˚), 20 hasta orta (25˚<Cobb<40˚) ve 21 hasta şiddetli(40˚<Cobb) grupta yer almak üzere 3 gruba ayrılmıştır.Çalışmaya dahil edilen hastaların posteroanterior radyografi ve cephe fotoğrafları üzerinde yapılan ölçümler bir veri seti olarak kaydedilmiş ve gruplar arasında belirgin fark olup olmadığı, parametrik olmayan tek yönlü varyans analiz yöntemi olan Kruskal Wallis analizi ile test edilmiş, ikili karşılaştırmalar için Mann-Whitney U testi yapılmıştır.Bulgular: Posteroanterior radyografi analizlerinin gruplar arası karşılaştırılmasında MSRANSMe ölçümü açısından gruplar arası fark p<0,001 düzeyinde istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. Bu parametre, gruplar arasında ölçümlerdeki farkın en fazla olduğu parametredir. Alt yüz bölgesinde Ramus Asimetri İndeksi ve MeMSR ölçümleri açısından gruplar arası fark p<0,01 düzeyinde istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur.Posteroanterior radyografi analizlerinde ikili grupların birbiri ile karşılaştırılması sonucu vertikal referans düzlemi ile ANSMe düzlemi arasındaki açıyı belirten MSRANSMe ölçümü açısından 0 grubu ile 1,2 ve 3 grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark (p<0,05) bulunmuştur. Çene ucunun vertikal referans düzlemine uzaklığını belirten MeMSR ölçümü açısından 0 grubu ile 1 ve 3 grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark (p<0,05) bulunmuştur. Bu bulgular klinik olarak anlamlıdır ve çene ucu deviasyonu ile skolyoz arasında ilişki olabileceğini göstermektedir.Çalışmamızda kondillerin vertikal referans düzlemine göre simetrisi değerlendirildiğinde kontrol grubu ile grup 1 ve grup 2 arasında istatistiksel olarak anlamlı fark (p<0,05) bulunmuştur. Ancak kontrol grubu ile grup 3 arasında anlamlı fark bulunmamıştır. Ramus uzunluklarındaki asimetri değerlendirildiğinde kontrol grubu ile grup 1 ve grup 3 arasında, grup 1-2 ve grup 2-3 arasında istatistiksel olarak anlamlı fark (p<0,05) bulunmuştur. Üst ve alt keserlerin vertikal referans düzlemi ile ilişkisini gösteren parametreler açısından grup 0-1 ve grup 1-2 arasında istatistiksel olarak anlamlı fark (p<0,05) bulunmuştur. Bulunan bu değerler istatistiksel olarak anlamlı olsa da klinik olarak anlamlı görülmemiştir.Yumuşak doku asimetrisini değerlendirmek amacıyla yapılan fotoğraf analizlerinin sonucunda VRLSnGn, Hch asimetri indeksi, lsVRL, liVRL, gnVRL parametreleri açısından grup 0 ile grup 1,2 ve 3 arasında istatistiksel olarak anlamlı fark (p<0,05) bulunmuştur. Bu bulgular yüzün alt üçlüsünde görülen asimetri ile idiyopatik skolyoz varlığı arasında ilişki olabileceğini düşündürmektedir. Yumuşak doku asimetrisi ile idiyopatik skolyoz arasındaki ilişkiyi değerlendiren herhangi bir çalışmaya rastlanmamıştır.Yaptığımız çalışmada şiddetli skolyoz grubunda posterior çapraz kapanışa hiç rastlanmamıştır. Hafif şiddette skolyoz görülen grupta posterior çapraz kapanış maksimum seviyede gözlemlenmiştir. Çalışmamızda posterior çapraz kapanış varlığı ile ilgili sonuçlar istatistiksel olarak anlamlı olsa da klinik olarak anlamlı görülmemiştir.Sonuç: Çalışmamızın sonucunda çene ucu deviasyonunu gösteren iskeletsel MSRANSMe parametresi ve yumuşak doku VRLSnGn, Hch asimetri indeksi, lsVRL, liVRL, gnVRL parametreleri açısından grup 0 ile grup 1,2 ve 3 arasında istatistiksel olarak anlamlı fark (p<0,05) bulunmuştur. Sert ve yumuşak dokularda yapılan analizlerin sonuçları birbirleri ile uyumludur. Bu bulgular mandibular deviasyonu gösteren parametreler açısından kontrol grubu ile skolyoz grupları arasında anlamlı fark olduğunu göstermektedir. Ancak bu parametreler açısından skolyozu olan bireyler değerlendirildiğinde skolyozun şiddeti ile asimetri arasında ilişki bulunmamıştır. Yüz asimetrisinin etiyolojisi multifaktöriyel olup asimetri değerlendirmesinde tek bir ölçüme göre kesin yargılara varmak doğru değildir. Adolesan idiyopatik skolyoz ile yüz asimetrisi arasında direk olmasa da bir ilişki olabileceği düşünülmektedir ancak günümüze kadar yapılan çalışmalarda asimetri ve skolyoz arasında sebep sonuç ilişkisi açıklanamamıştır. Çalışmamızda posterior çapraz kapanış ile ilgili sonuçlar istatistiksel olarak anlamlı olsa da klinik olarak anlamlı görülmemiştir ve bulduğumuz sonuçlar adolesan idiyopatik skolyoz ile posterior çapraz kapanış arasındaki ilişkiyi ortaya koymakta yetersiz kalmıştır.Anahtar kelimeler: Adolesan idiyopatik skolyoz, yüz asimetrisi, mandibular deviasyon, posterior çapraz kapanış, posteroanterior radyografi, fasiyal yumuşak doku analizi, Cobb açısı. Aim: The aim of this study is to evaluate facial asymmetry and dental malocclusion in patients with idiopathic scoliosis and to investigate whether there is an association between facial asymmetry or dental malocclusion and curvature of the spine in the transvers direction.Materials-Methods: 75 girls and 24 boys; a total of 99 patients were included in this study who applied for treatment and were evaluated by clinical and radiographic controls for idiopathic scoliosis at Ege University Faculty of Medical Sciences Department of Physical Therapy and Rehabilitation; and Ege University Faculty of Medical Sicences Department of Orthopedics.Patients who applied to Ege University Faculty of Medicine Department of Physical Therapy and Rehabilitation and Department of Orthopedics with treatment request were examined with a device named scoliometer to evaluate the degree of curvature of the spine, which is not an invasive method. And all columna vertebralis anteroposterior graphy was taken. Patients who agreed to participate in the study voluntarily were directed to the Ege University Faculty of Dentistry Department of Orthodontics for the purpose of assessing the facial asymmetry and the need for orthodontic treatment. To evaluate asymmetry and orthodontic disorder in patients, posteroanterior radiography of the head, diagnostic photographs and dental models were taken. Thirty patients below the threshold of scoliosis (Cobb<10°) formed the control group and 69 patients formed the scoliosis group. According to the Cobb angle, scoliosis group was divided into 3 groups; 27 patients were in the mild group (10°<Cobb<25°), 20 patients were in the moderate group (25°<Cobb<40°) and 21 patients were in the severe group (40°<Cobb).Measurements of posteroanterior radiographs and frontal facial photographs of the patients were recorded as a data set and tested for Kruskal Wallis analysis, which is a nonparametric one-way ANOVA, and Mann-Whitney U test for binary comparisons.Results: Compairing the measurements of posteroanterior radiographs between 4 groups; statistically significant correlation (p<0,001) was found between the groups in terms of MSRANSMe parameter that shows mandibular deviation. This is the parameter with the greatest difference in measurements between the groups. In the lower face area, statistically significant correlation (p<0.01) was found between the groups in terms of the parameters Ramus Asymmetry Index and MeMSR.Binary comparisons of the groups showed that there is statistically significant correlation (p<0.05) among group 0 and group 1, 2, 3. Also correlation was found (p<0.05) between group 0 and group 1,3 in terms of the parameter MeMSR, which shows the distance from the chin point to vertical reference line. These findings are found clinically significant and show that there may be a relationship between mandibular deviation and scoliosis.Evaluating the symmetry of the condyles with respect to the vertical reference line, a statistically significant difference (p<0.05) was found between the control group and group 1, group 2. However, no significant difference was found between the control group and group 3. Assessing the asymmetry of the length of the ramus, statistically significant difference (p<0.05) was found between the control group and group 1, group 3; also between group 1-2 and group 2-3. Statistically significant difference (p<0.05) was found between group 0-1 and group 1-2 in terms of the parameters that show the relation between vertical reference plane and upper and lower incisors. Although these values are found statistically significant, they are not thought to be clinically relevant.Statistically significant difference (p <0.05) was observed between group 0 and groups 1, 2, 3 in terms of parameters VRLSnGn, Hch asymmetry index, lsVRL, liVRL, gnVRL as a result of the photo analysis to evaluate soft tissue asymmetry. These findings suggest that there may be a relationship between the asymmetry of the lower third of the face and idiopathic scoliosis. No studies evaluating the relationship between soft tissue asymmetry and idiopathic scoliosis were found.In our study, no posterior crossibite was observed in the severe scoliosis group. In the mild group, posterior crossbite was noticed the most. In our study, the results of posterior crossbite evaluation were not thought to be clinically significant, although it was found to be statistically significant.Conclusions: Statistically significant difference (p <0.05) was found between group 0 and groups 1, 2, 3 in terms of skeletal MSRANSMe parameter and soft tissue VRLSnGn, Hch asymmetry index, lsVRL, liVRL, gnVRL parameters. The results of the hard and soft tissue analysis are compatible with each other. These findings indicate that there is significant difference between the control group and the scoliosis groups in terms of parameters indicating mandibular deviation. However, no correlation was found between the severity of scoliosis and faical asymmetry. As the etiology of facial asymmetry is multifactorial, it may not be correct to evaluate facial asymmetry according to a single measurement. It is thought that there may be an indirect relationship between adolescent idiopathic scoliosis and facial asymmetry, but the cause and effect relation between asymmetry and scoliosis has not been explained in studies published up to day. Although the results for posterior crossbite are statistically significant, they are not thought to be clinically relevant and the results are inadequate to reveal the relationship between adolescent idiopathic scoliosis and posterior crossbite.Key words: Adolescent idiopathic scoliosis, facial asymmetry, mandibular deviation, posterior crossbite, posteroanterior radiography, facial soft tissue analysis, Cobb angle.
Collections