Yetişkinlerde algılanan çocukluk çağı travmalarının yaşam kalitesi ve benlik saygısına etkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmada, algılanan çocukluk çağı travmaları, benlik saygısı ve yaşam kalitesi arasındaki ilişki incelenmiştir. Bunun yanında, algılanan çocukluk çağı travmaları ile yaşam kalitesi arasındaki ilişkide benlik saygısının aracılık etkisi incelenmiştir. Araştırmanın örneklemini Türkiye'nin farklı illerinde yaşayan yaş ortalaması 24.27 ± 5.00 olan 334 kadın ile 85 erkek olmak üzere toplam 419 yetişkin oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplamak amacıyla Kişisel Bilgi Formu, Çocukluk Çağı Travmaları Ölçeği ve Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği kullanılmıştır. Araştırma soruları çerçevesinde elde edilen bulgulara göre, algılanan çocukluk çağı travmaları puanları ile benlik saygısı puanları arasında pozitif yönlü anlamlı bir ilişki bulunurken yaşam kalitesi ve yaşam kalitesinin alt boyutlarından olan fiziksel rol güçlüğü, emosyonel rol güçlüğü, enerji/canlılık/vitalite, ruhsal Sağlık, sosyal işlevsellik ve genel sağlık algısı puanları arasında negatif yönlü anlamlı bir ilişki olduğu görülmektedir. Bireylerin Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeğinden aldıkları yüksek puanlar düşük benlik saygısını ifade ettiğinden benlik saygısı puanları arttıkça bireylerin kendilerine yönelik saygısı azalmaktadır. Dolasıyla, daha çok algılanan çocukluk çağı travmasına sahip olan bireylerin hem benlik saygısı hem de yaşam kalitesi düzeyinin azaldığı söylenebilir. Buna ek olarak, benlik saygısının algılanan çocukluk çağı travmaları ile yaşam kalitesi arasındaki ilişkiye anlamlı olarak aracılık ettiği görülmektedir. Buna göre, algılanan çocukluk çağı travmalarının yaşam kalitesi üzerindeki olumsuz etkiye benlik saygısının düşmesi aracılık etmektedir. Elde edilen bulgular alanyazın doğrultusunda tartışılmıştır. The main aim of present study is to examine the relationship between perceived childhood trauma, self-esteem and quality of life. Besides, the mediating effect of self-esteem on the relationship between perceived childhood trauma and quality of life was examined. The sample of the study consisted of 419 adults (334 F, 85 M) living in different cities in Turkey, with a mean age of 24.27 ± 5.00. For assessment purposes; sociodemographic information form, Childhood Trauma Questionnaire (CTQ), Rosenberg Self-esteem Scale, and RAND 36-Item Health Survey (SF-36) were used. According to results which are based on research questions, while there was a significant and positive correlation between perceived childhood trauma scores and self-esteem scores, there was a significant and negative correlation between perceived childhood trauma and health survey scores and the scores of its subscales Role limitations due physical health, Role limitations due to emotional problems, Energy/fatigue, Emotional well-being, Social functioning, and General health scores. As individuals' high scores on the Rosenberg Self-Esteem Scale express their low self-esteem, the self-esteem scores decrease as the self-esteem scores increase. Therefore, both the self-esteem and quality of life level decrease as perceived childhood trauma level increases. In addition, self-esteem significantly mediates the relationship between childhood trauma and quality of life. Accordingly, the negative impact on the quality of life of perceived childhood traumas is mediated by the decrease in self-esteem. The findings were discussed in accordance with the literature.
Collections