Neoliberalizmin duygu ekonomisi: Öfkenin toplumsal güzergahları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu nitel araştırma; neoliberal toplumda üretilen duygulanımsal öznelliklerin öfke özelinde eleştirel biçimde sorgulanmasına yönelik tasarlanmıştır. Dolayısıyla neoliberal rasyonelliğin bireye sunduğu toplumsal uyumlanma biçimleriyle öfkeli öznelliklerin üretilmesinin nasıl bütünleştiği anlaşılmaya çalışılmıştır. Bu amaca yönelik öfkenin anlatıldığı söylem alanı analiz edilmiş; bu söylem vasıtasıyla üretilen öfkeli öznelliklerin dolaşımı öfke ekonomisi olarak tanımlanmıştır. Araştırma verileri, neoliberal toplumda öfkenin; olumsuz bir duygu olarak kategorize edildiğini; medeniyet ve uygarlık dışı tanımlandığını, saldırganlık ve şiddet tehlikesi barındırdığına ilişkin yaygın bir kabulün varlığını işaret etmektedir. Öfke; neoliberal toplumda öne çıkan duygusal denge kavramının karşıtı olarak konumlandırılmakta; yalnızca ruh sağlığını değil beden sağlığını da tehdit ettiği düşünülmektedir. Dolayısıyla neoliberal toplumda öfke birey tarafından denetlenmesi ve düzenlenmesi gereken bir duygu olarak kabul edilmekte ve öfke yönetimi neoliberal öz yönetim becerileri içerisinde yer almaktadır. Öfke yönetimi; öz farkındalık, fayda-maliyet analizi ve beden denetimi temaları aracılığıyla neoliberal öfkeli öznelliklerin üretildiği bir söylem alanıdır. Bu söylem alanı; duyguların akıl yoluyla yönetilmesini talep eden neoliberal rasyonellik anlayışı ile bütünleşmekte ve olumlu duyguların teşvik edildiği neoliberal makro kozmosta öfkenin yalnızca bireye fayda sağlaması halinde yerleşilebilecek bir duygulanım bölgesi olduğunu vurgulamaktadır. Araştırma; bu anlayış çerçevesinde üretilebilen öfkeli öznelliklerin otorite-tahakküm ilişkilerini üretebilen bir dinamik olabileceğinin yanı sıra toplumsal sorunların bireysel öfke kontrol problemine indirgenebileceğine dikkat çekmektedir. This qualitative research is designed to critically question the affective subjectivities produced in neoliberal society, specifically in the discourse of anger. Therefore, the purpose has been to understand how the production of angry subjectivities integrates with the forms of social adaptation that neoliberal rationality offers to the individual. For this purpose; the discourse of anger has been analyzed and the circulation of angry subjectivities produced through this discourse has been defined as the economy of anger. The data show that categorized as a negative emotion; anger is commonly accepted as an uncivilized and agressive emotion which contains potential of violence. It is accepted as the opposite of emotional balance which is a key concept in neoliberal society and thought to threaten not only mental health but also physical health. Therefore anger is accepted as an emotion that needs to be controlled and regulated by the individual and anger management is included in neoliberal self-management skills. Anger management is a discourse in which neoliberal angry subjectivities are produced through the themes of self-awareness, cost-benefit analysis, and body control. It integrates with the neoliberal rationality, which demands the management of emotions through the mind, and in a macrocosm encouraging positive emotions, anger is an affective territory that can be settled only if beneficial to the individual. The research draws attention to the fact that angry subjectivities produced within this framework can be a dynamic that can produce authority-domination relations, as well absorbing social problems by accepting them as individual anger control problems.
Collections