Türler arası melezlerden (Vinifera x Amerikan) kurağa ve tuza dayanıklı anaç eldesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Dünyada küresel ısınmanın tarım yapılan tüm alanlarda etkisini artırması nedeniyle, son çeyrek yüzyılda önemli türlerin hepsinde, abiyotik stres koşullarına adapte olabilecek çeşit ve anaçların ıslahı konusuna son derece önem verilmiştir. Bu tez çalışması; 2007-2008 yıllarında melezleme ıslahı ile elde edilmiş olan ve potansiyel olarak kurağa ve tuza tolerant olma ihtimali bulunan 100 adet Karadimrit x 140 Ru ve Boğazkere x 1103 P melezleri içerisinden, kuraklık ve tuzluluk stresine dayanıklı olan bireylerin tespit edilip anaç olarak tescil ettirilecek potansiyeli olanların belirlenmesi amacıyla 2018-2020 yılları arasında yürütülmüştür. Kontrollü olarak gerçekleştirilen kuraklık ve tuz uygulamaları neticesinde bitkide meydana gelen stresin ölçülmesinde kullanılan yaprak su potansiyeli (YSP, Ψ) ölçüm verilerine göre elde edilen sonuçlar; kuraklık uygulamalarında -1.45 ile -2.45 MPa, tuz uygulamalarında -1.40 ile -2.15 MPa ve Polietilen glikol (PEG) uygulamalarında -1.45 ile -2.30 MPa değerleri arasında değişmiştir. Kuraklık uygulamaları sonucunda 1, tuz uygulamaları sonucunda 2, PEG uygulamaları sonucunda ise 8 adet melez stresten en az düzeyde etkilenerek, belli veri aralıklarında 4 sınıfın bulunduğu skalada 1. sınıfta yer almıştır. Kuraklık uygulamaları sonunda en yüksek toplam fenolik bileşik (TFB) ve antioksidan kapasite değerleri sırasıyla 75613 mg GAE kg-1 KA (kuru ağırlık) ve 749.3 μmol troloks g-1 KA olarak 28. genotipte elde edilmiştir. Tuz uygulamalarında, 33748 mg GAE kg-1 KA ve 323.6 μmol troloks g-1 KA değerleri ile 99. genotipte elde edilmiştir. PEG uygulamalarında ise en yüksek TFB değeri 49727 mg GA kg-1 KA değeri ile 34. genotipte bulunurken, en yüksek antioksidan kapasite miktarı ise 401.3 μmol troloks g-1 KA değeri ile 25. genotipte elde edilmiştir. Denemeye alınan 100 adet F1 melezinden elde edilen sonuçlar incelendiğinde, 12 bireyin tüm stres koşullarına karşı daha fazla dayanım göstererek, potansiyel anaç olma niteliği taşıdığı tespit edilmiştir. Due to the fact that global warming has increased the effect of global warming in all agricultural areas, in the last quarter century, great importance has been given to the improvement of varieties and rootstocks that can adapt to abiotic stress conditions in all important species. This thesis work; identifying individuals resistant to drought and salinity stress among 100 Karadimrit x 140 Ru and Bogazkere x 1103 P crossbreeds that were obtained by crossbreeding in 2007-2008 and potentially potentially tolerant to drought and salt. It was carried out between 2018-2020. The results obtained according to the leaf water potential (YSP, Ψ) measurement data used to measure the stress on the plant as a result of the controlled drought and salt applications; It ranged between -1.45 and -2.45 MPa in drought applications, -1.40 and -2.15 MPa in salt applications, and -1.45 and -2.30 MPa in polyethylene glycol (PEG) applications. As a result of drought practices 1, as a result of salt applications 2, and as a result of PEG applications 8 crossbred individuals were affected by the least level of stress, and were placed in the first grade on the scale with 4 classes in certain data intervals. At the end of the drought applications, the highest total phenolic compound (TPC) and antioxidant capacity values were obtained in the 28th genotype as 75613 mg GAE kg-1 DW (dry weight) and 749.3 μmol trolox g-1 DW, respectively. In salt applications, the 99th genotype was obtained with 33748 mg GAE kg-1 DW and 323.6 μmol trolox g-1 DW values. In PEG applications, the highest TPC value was found in the 34th genotype with 49727 mg GAE kg-1 DW value, while the highest antioxidant capacity amount was obtained in the 25th genotype with 401.3 μmol trolox g-1 DW value. When the results obtained from 100 F1 crosses included in the experiment were examined, it was determined that 12 individuals were more resistant to all stress conditions and were potential rootstocks.
Collections