Adi ortaklık sözleşmesinde şekil şartı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Özel bir borç ilişkisi olması nedeniyle Türk Borçlar Kanunu'nun 620 ilâ 645. maddeleri arasında düzenlenen, kuruluşu ve geçerliliği açısından Türk Borçlar Kanunu'nun genel hükümlerine tâbi olan adi ortaklık sözleşmesi, kural olarak herhangi bir şekil şartına tâbi tutulmadığından, yazılı veya sözlü olarak hatta zımni irade açıklamasıyla dahi akdedilebilmektedir. Bununla birlikte taraflarca iradi şekil şartı kararlaştırılması halinde veya adi ortaklığa sermaye payı olarak devri kanunen şekle bağlı bir hakkın yahut malvarlığı unsurunun getirilmesi halinde, adi ortaklık sözleşmesinin geçerli olabilmesi, iradi şekil şartına veya sermaye payı olarak getirilen hakkın yahut malvarlığı unsurunun devrinin bağlı olduğu kanuni şekil şartına uygun olarak yapılmasına bağlıdır. Sözleşmenin şekle bağlı olmaksızın akdedilmesi durumuyla daha çok küçük çaplı işlerin üstlenildiği adi ortaklıklarda karşılaşılmaktadır. Adi ortaklık sözleşmesinin kural olarak şekil şartına bağlı olmaması, bu ortaklığın kuruluşunu kolaylaştırmış ve bunun yanı sıra bu ortaklığı sık tercih edilen bir ortaklık haline getirmiştir. Buna karşın ortaklığın kuruluşunun şekil şartına bağlı olmaması, uyuşmazlık durumunda, adi ortaklık sözleşmesinin ispatını oldukça zorlaştırmaktadır; zira şekil şartına bağlı olmadan akdedilen adi ortaklık sözleşmesi uyuşmazlık halinde taraflarca inkâr edilebilmektedir. Adi ortaklık sözleşmesinin ispatı, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun genel ispat kuralları çerçevesinde yapılacağından adi ortaklık sözleşmesinin de kural olarak kesin delil ile ispat edilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte karşı tarafın açık muvafakatinin, delil başlangıcının veya HMK'nin 203. maddesinde sayılı istisnai hallerin bulunması durumunda adi ortaklık sözleşmesi tanık delili ile de ispat edilebilmektedir. Taraflar, adi ortaklık sözleşmesini şekle tâbi olarak yapıp yapmamakta serbest iseler de ispat kolaylığı ve güvenliği sağlanması açısından adi ortaklık sözleşmesinin şekle bağlı olarak akdedilmesinde ve ileride uyuşmazlık konusu olabilecek hususların ayrıntılı olarak düzenlenmesinde fayda vardır. Zira yazılı olarak akdedilmiş bir adi ortaklık sözleşmesi ispat aracı niteliğinde olup adi ortaklık ilişkisinin ispatında da kullanılabilecektir. Bu çalışma ile de kural olarak şekil şartına bağlı olmaksızın akdedilebilen adi ortaklık sözleşmesinin yazılı şekil şartına bağlı olarak akdedilmesinin geçerlilik şartı olduğu durumlar ile uyuşmazlık halinde adi ortaklık sözleşmesinin ne şekilde ispat edileceği hususu incelenmiş, adi ortaklık sözleşmesi ile bir araya gelmek isteyen taraflara, şekil şartının önemi aktarılmaya çalışılarak uygulamadaki ispat sorunlarının bir nebze azaltılması amaçlanmıştır. Since it is a private debt relationship, an ordinary partnership agreement which is regulated between Articles 620 and 645 of the Turkish Code of Obligations and subject to the general provisions of the Turkish Code of Obligations in terms of its establishment and validity, as a rule, it does not subject to any formal requirement, so it can be concluded in writing or verbally or even with an implied statement of will. However, in case the parties decide on a voluntary formal requirement or a right or asset whose transfer depends on legal formal requirement is brought to the ordinary partnership as a capital share, the validity of the ordinary partnership agreement depends on whether it is made in accordance with the voluntary formal requirement or the legal formal requirement. The situation where the contract is concluded regardless of the form is mostly encountered in ordinary partnerships where small-scale works are undertaken. The fact that the ordinary partnership agreement does not subject to the formal requirement as a rule has facilitated the establishment of this partnership and also made this partnership a frequently preferred contract. On the other hand, the fact that being not subject to the formal requirement makes it very difficult to prove the ordinary partnership agreement in case of a dispute; because the ordinary partnership agreement which concluded not depending on the formal requirement can be denied by the parties in case of a dispute. Since proving of the ordinary partnership agreement will be made within the framework of the general proof rules of the Code of Civil Procedure, the ordinary partnership agreement must also be proven with conclusive evidence as a rule. However, in case of the explicit consent of the other party, the beginning of the evidence or the exceptional cases numbered in Article 203 of the Code of Civil Procedure, the ordinary partnership agreement can also be proved with the evidence of witnesses. Although the parties are free to conclude the ordinary partnership agreement subject to the form or not, it is beneficial for easiness and safety of proving the ordinary partnership agreement depending on the form and to regulate the issues in detail that may be the subject of a dispute in the future. Because an ordinary partnership agreement concluded in writing is an evidence and can be used to prove the ordinary partnership relationship. In this study, it has been examined in which cases the ordinary partnership agreement will be subjected to the formal requirement and how the ordinary partnership agreement will be proven in case of a dispute. Also with this study, it has been aimed to reduce the proof problems in practice to some extend by trying to convey the importance of the formal requirement to the parties who want to come together with the ordinary partnership agreement.
Collections