Kadına şiddetin haber söylemi bağlamında yazılı basında temsili: Emine Bulut örneği

Abstract

Kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddetin son raddesini oluşturmaktadır. Gündem olsun olmasın, her türlü cinayet vakası, şiddet temellidir. Özellikle son yıllarda artan ve daha da görünür hale gelen kadına yönelik şiddete dair sosyal medyada da tepkiler çığ gibi büyümekte, oluşturulan kamuoyu baskısı sayesinde suçlular ceza alabilmektedir. Bu çalışmada çocuğunun yanında boğazı kesilerek öldürülen, kamera görüntülerinin sosyal medyada yayımlanmasından sonra gündeme gelen Emine Bulut cinayetinin haberlerde ele alınışı işlenmektedir. Söz konusu cinayet, Bulut'un eski eşi tarafından işlenmiştir ki bu da kadına yönelik şiddetin büyük bir çoğunluğunun tanıdıklarından geldiği tezini de doğrulamaktadır. Bulut, akıllarda `Ölmek istemiyorum`, kızı ise `Anne lütfen ölme` çığlığı ile yer etmiştir. Çalışmanın ilk bölümünde seçilen konunun önemine değinilirken, devam eden bölümlerde ise şiddet olgusu anlatılmış ve kadın cinayetlerinin Türk yazılı basınında işlenişi aktarılmıştır. Ardından analiz bölümünde ise çalışmanın kapsam ve sınırlılığında belirtilen gazetelerin Emine Bulut cinayetini okurlarına sundukları haberlerin nasıl ele alındığı ortaya koyulmuştur.

Femicide (murder of women) constitutes the final straw of violence towards women. Murder cases are all violence based cases whether on the agenda or not. Reactions to violence towards women, especially increased and became more visible in recent years, grow like an avalanche in social media as well, criminals can be punished thanks to the public opinion pressures. In this study, the approach to Emine Bulut murder case in news is being dwelt upon, which became talks of the town after publishing of the camera footage of her throat cut in front of her child. Subject murder has been committed by the former husband of Bulut, which proves the thesis of major part of violence towards women is committed by their acquaintances. Bulut has been placed in mind with her scream as `I do not want to die`, with the scream of her daughter as `Mother, please do not die`. In the first part of this study, the importance of the selected subject is underlined, in the ongoing parts, the violence is dwelt upon as a case and handling of murder of women in Turkish press. In the analysis part, how Bulut murder was put forward in the news stories of the newspapers mentioned within the coverage and limitations of the study.