Anonim ortaklıklarda iç kaynaklardan sermaye artırımı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bir sermaye ortaklığı olarak anonim ortaklıkta sermaye, ortaklık kavramının unsurlarından biri olmanın ötesindedir. Anonim ortaklık esas sözleşmesinde belirlenen sermaye, kural olarak ortaklık içi hakların dağılımında esas alınır ve paysahiplerinin ortaklığa karşı borcunun asgari tutarını oluşturur. Ayrıca ortaklığın finansal durumunun değerlendirilmesinde yararlanılan itibarî bir değerdir. Ortaklık, çeşitli ekonomik amaçlar sebebiyle veya istisnaen kanun hükmü gereği, bu itibarî değeri artırmak yoluna gidebilir. Bu halde ortaklığın, kanunda düzenlenen bir dizi işlem yapması gerekir. Anılan işlemler bütünü sonucunda, ortaklık esas sözleşmesinde belirlenmiş sermaye tutarının yükseltilmesi, sermaye artırımıdır. Sermaye artırımı, ortaklık içi ilişkileri etkilediği kadar, ortaklığın üçüncü kişilerle ilişkileri alanına da etki eder. Usulü, sonuçları ve gerektiğinde uygulanacak hukukî yaptırım bakımından esas sözleşme değişiklikleri arasında dahi özellik gösterir. Bu nedenle sermaye artırımı, `özel esas sözleşme değişikliği` olarak nitelenmiş ve düzenlenmiştir. Ortaklık, sermaye artırma amacı doğrultusunda, artırılan sermaye tutarının karşılanma şekli, kaynağı, ortaklığın benimsediği sermaye sistemi gibi hususlara göre birbirinden ayrılan sermaye artırımı türlerine başvurabilir. Bu sermaye artırımı türlerinden biri de çalışma konumuz olan iç kaynaklardan sermaye artırımıdır. Çalışmamız, bu özel sermaye artırımı türünün özelliklerini, sermayeye dönüştürülebilecek özkaynak kalemlerini ve bunların sınırlarını, artırımın tabi olduğu usulü ve bu artırım türünde paysahibinin korunmasını incelemeyi amaçlamaktadır.Çalışmamızın birinci bölümünde iç kaynaklardan sermaye artırımının kavramsal çerçevesi ve dayanakları açıklanmaya çalışılmıştır. İç kaynaklardan sermaye artırımı, sermaye taahhüdünde bulunulmaksızın ve ortaklık malvarlığına yeni aktifler eklenmeksizin, esas sözleşme veya genel kurul kararıyla ayrılıp herhangi bir amaca özgülenmeyen veya sermaye artırımında kullanılmak üzere ayrılan yedek akçeler, kanunî yedek akçelerin serbestçe kullanılan kısımları, mevzuatın bilançoya konulmasına ve sermayeye eklenmesine izin verdiği fonlar ile dağıtılabilir net dönem kârından karşılanmak üzere sermaye tutarının ve buna bağlı olarak pay sayısı veya mevcut payların itibarî değerinin yükseltilmesidir. İç kaynaklardan sermaye artırımının teorik yapısı, Fransız Hukuku, Alman Hukuku, İsviçre Hukuku ve Türk Hukuku öğretiside önceleri kâr payı dağıtımı ve takiben dış kaynaklardan sermaye artırımı olmak üzere iki işlemden oluştuğu şeklinde değerlendirilmiştir. İlerleyen dönemde ise bilanço üzerinde gerçekleşen tek bir hesap işlemi teşkil ettiği yönünde açıklanmıştır. Bugün, pozitif hukukumuza da yansımış olduğu üzere, iç kaynaklardan sermaye artırımı özel bir sermaye artırımı türü olarak kabul görmekte ve dış kaynaklardan atırıma özgü kavram ve usullerden ayrılmaktadır. Ortaklıkları bu özel sermaye artırımı türüne yönelten başlıca sebepler, otofinansman sağlamak, diğer bir deyişle giderlerini kendi malvarlığı aktifleriyle karşılamak; bir kâr dağıtımı modeli olarak kullanarak likiditesini korumak; kâr payı oranını ve payın değerini indirerek payın tedavül yeteneğini artırmak; kredibilitesini güçlendirmek; vergi istisnalarından yararlanmak ve bazı şartların varlığı halinde dış kaynaklardan sermaye artırımı yapmaktır. Sermaye artırımı türleri içindeki yeri itibarıyla iç kaynaklardan sermaye artırımı, artırılan tutarın sermaye taahhüdü yoluyla değil, ortaklık özkaynaklarından karşılandığı; ayni ve nakdi sermaye artırımı sınıflandırmasının dışında kalan; sermaye sistemleri özelinde, esas ve kayıtlı sermaye sistemlerinde uygulanabilen; dış kaynaklardan sermaye artırımı ile birlikte kararlaştırılabilen bir sermaye artırımıdır. Bu artırım türünün ayırıcı özellikleri ise ortaklığın aktif malvarlığını artırmayıp bağlı malvarlığını artırması; iştirak taahhüdünü gerektirmemesi ve artırım kararının esas sözleşme ve ortaklık özkaynaklarına ilişkin çift cephesi olmasıdır. Her ne kadar ekonomik sonuçları bakımından aralarında paralellikler olsa da iç kaynaklardan sermaye artırımı, payların bölünmesinden ve bazı kâr payı dağıtımı modellerinden ayrılmaktadır. İç kaynakardan sermaye artırımı Alman Paylı Ortaklıklar Kanun'unda (m. 207-220) ve Türk Ticaret Kanunu'nda özel bir sermaye artırımı türü olarak (m. 462); İsviçre Borçlar Kanunu'nda ise artırılan sermaye tutarının karşılanmasının bir türü olarak düzenlenmiştir (m. 652d).Çalışmamızın ikinci bölümü, iç kaynak niteliğini taşıyan özkaynakları konu almaktadır. İç kaynaklar TTK m. 462/1'de sayılmıştır. Hüküm uyarınca, iç kaynaklar sınırlı sayıda değildir. Ancak iç kaynak kategorileri, yedek akçeler ve fonlar olmak üzere belirlidir. İç kaynaklar, özkaynak kalemleridir. Özkaynak ise muhasebe hukukuna ilişkin bir kavramdır. Muhasebe hukukunun vergi hukukunun etkisi altında olması, özkaynak kavramını dolayısıyla iç kaynakları, ortaklıklar hukuku ve vergi hukukunun kesişim alanında bırakır. Bu iki hukuk dalı, amaç farklılıkları dolayısıyla çatışmaya da girmektedir. Bu çatışma, özellikle ortaklıklar hukuku ve vergi hukukunun benimsediği muhasebe düzenindeki farklarda somutlaşmaktadır. TTK m. 462/1 hükümleri ışığında, genel kanuni yedek akçenin sermayenin yarısını aşan ve belirli bir amaca özgülenmemiş olan kısmı, iç kaynaktır. Yine, belirli bir amaca özgülenmemiş ve sermaye artırımında kullanılmak üzere ayrılmıi esas sözleşmesel yedek akçeler de sermayeye dönüştürülebilen özkaynaklardandır. Genel kurul kararıyla ayrılan yedek akçelerin iç kaynak niteliği ise, son tahlilde sermaye artırımının TTK m. 523/2'de öngörülen amaçlarla çelişmemesine bağlıdır. Esas sermaye sisteminde belirli bir amaca özgülenmiş olması, genel kurul kararıyla ayrılan yedek akçenin sermayeye eklenmesine engel değildir. Artırım kararı, amaç değişikliğini de kapsayacaktır. İç kaynakların bir başka kategorisi, `mevzuatın bilançoya konulmasına ve sermayeye eklenmesine izin verdiği` fonlardır. Fon kavramı TTK m. 462/1 hükmünde dar anlamda, TTK m. 462/3, c. 1-2 hükümlerinde geniş anlamda; diğer bir deyişle sermayeye dönüştürülebilir tüm iç kaynakları ifade etmek üzere kullanılmıştır. Dar anlamda fonun başlıca örnekleri, yeniden değerleme (değer artış fonu), enflasyon olumlu fark hesapları, iştirak ve gayrimenkul satış kazancı fonu, vergi affı kanunlarından kaynaklanan fonlar ve kur farkı fonudur. Son olarak, dağıtılabilir net dönem kârı da genel kurul kararıyla sermayeye dönüştürülebilir.Çalışmamızın üçüncü bölümünde, iç kaynaklardan sermaye artırımının tâbi olduğu usul ele alınmaktadır. Bu usulün ağırlık noktası, iç kaynakların varlığının doğrulanmasıdır. İç kaynakların varlığı, kural olarak onaylanmış yıllık bilanço ve yönetim kurulu beyanıyla doğrulanır. Ancak bilanço günü üzerinden altı aydan fazla süre geçmişse yeni bir bilanço hazırlanır ve yönetim kurulunca onaylanır (TTK m. 462/2). İç kaynakların varlığının bir uzman tarafından denetlenmesine ilişkin ihtiyaç, ikincil düzenlemelerde aranan malî müşavir raporu dolayısıyla giderilmeye çalışılmaktadır. Halka açık ortaklıklarda ise iç kaynakların varlığı, sermaye piyasası mevzuatı uyarınca hazırlanan finansal tablolar ile kanuni defter ve kayıtlar karşılaştırılarak tespit edilir. Bu iki araç arasında fark olursa, düşük olan tutar esas alınacaktır. İç kaynakların gerçekten ortaklık malvarlığında olduğunu güvenceye alması adına, bu karşılaştırmalı kontrol sistemi ihtiyatlı bir tercihtir. Artırım süreci, yönetim kurulunun hazırlık işlemleriyle başlamakta; artırım kararının alınması ile devam etmekte ve artırım kararının uygulanmasıyla tamamlanmaktadır. İç kaynaklardan sermaye artırımı kararının alınması, iki yönden özellik arz etmektedir. Kayıtlı sermaye sisteminde, iç kaynaklardan sermaye artırımı ile kayıtlı sermaye rakamının aşılmasına izin verilmektedir. Özellik arz eden bir diğer husus ise ortaklığın iç kaynaklardan sermaye artırımını dış kaynaklardan sermaye artırımıyla birlikte kararlaştırabilmesidir. TTK m. 462/3, `bilançoda sermayeye eklenmesine mevzuatın izin verdiği fonların bulunması hâlinde`, dış kaynaklardan artırımı için öncelikle fonların sermayeye dönüştürülmesini şart koşmaktadır. Kararın uygulanması bakımından ise yine iki hususa değinilmelidir. Öncelikle, iç kaynaklardan sermaye artırımında, paysahibinin bedelsiz payları edinme hakkı, varsa imtiyazların ihlal edilmesi riskini ortadan kaldırmak için yeterli değildir. Somut olayın özelliklerine göre iç kaynaklardan sermaye artırımı kararı imtiyazlı paysahiplerinin haklarını ihlal edebilecek olup; bu halde TTK m. 454 uygulanacaktır. İkinci olarak artırımın tescili, iç kaynaklardan sermaye artırımı yönünden de iç ve dış ilişki yönünden kurucu etkiye sahiptir. Çıkarılan yeni payların artırımın tescili anında kendiliğinden edinileceğini öngören TTK m. 462/3 uyarınca, paylar ve oy hakkı da dahil bedelsiz paylardan kaynaklanan paysahipliği hakları, tescil ile doğacaktır.Çalışmamızın dördüncü ve son bölümünde iç kaynaklardan sermaye artırımında paysahibinin korunmasına ilişkin önlemler incelenmektedir. Artırımda kullanılan iç kaynaklar ortaklığın özkaynaklarının parçası olarak artırım öncesi mevcut bulunan payların gerçek değerine dâhildir. Artırım sonucunda esas sermaye rakamının ve pay sayısının artmasına karşılık, ortaklık net malvarlığının değişmemesi nedeniyle artırım öncesinde mevcut bulunan payların yalnızca defter değeri değil; gerçek (iç) değeri de bedelsiz payların değeri tutarında azalmaktadır. Mevcut payların değerindeki bu azalmanın paysahibinin malvarlığına yasnımasını, bedelsiz payları edinme hakkı engeller. Bedelsiz payları edinme hakkı da kâr payı alma hakkı ve tasfiye payı alma hakkı gibi ekonomik mülkiyete dayanmakla birlikte hakkın konusu bedelsiz payın temsil ettiği değer halen ortaklık malvarlığının parçasıdır. Bedelsiz payları edinme hakkı, artırım tarihindeki paysahiplerinin, artırımla çıkarılacak bedelsiz payları oransallık ilkesine göre edinilmesini öngörür. Bedelsiz payları edinme hakkı, kaldırılamaz, sınırlandırılamaz, vazgeçilmez bir paysahipliği hakkı olarak tanınmıştır (TTK m. 462/ 3). Sınırlandırılamaz olması dolayısıyla, bilgi alma, inceleme ve denetleme gibi kanunda öngörülen ölçülerle sınırlandırılabilen vazgeçilmez nitelikteki haklardan ayrılmaktadır. Ayrıca diğer vazgeçilemez haklardan farklı olarak mutlak şekilde oransallık ilkesine tâbidir. Bedelsiz payları edinme hakkı mevcut payların gerçek değerinin yanısıra, paysahipliği haklarının seyreltilmesini de engeller. Bu bağlamda paysahibinin salt malî menfaatlerini değil, oy hakkı gibi kural olarak oransallık ilkesinin işlediği yönetsel haklarının etki gücünü de korur. Bedelsiz paylar, artırımın tescili ile kendiliğinden paysahiplerince iktisap edilecektir (TTK m. 462/3). Kendiliğinden iktisap, payların paysahiplerinin mülkiyetine geçmesi için paysahiplerinin talepte bulunmasına, buna karşılık – sermaye artırımı kararı haricinde- ortaklık organlarının da bu yönde karar almasına ihtiyaç bırakmaz. Yönetim kurulu, yalnızca payların pay defterine kaydedilmesi veya hamiline yazılı payların Merkezi Kayıt Kuruluşu'na kaydedilmesi konusundaki gereken işlemleri yapmaya yönelik kararlar alabilir. Paysahibi, iç kaynaklardan sermaye artırımında, artırım kararının veya artırımın bir bütün olarak hükümsüzlüğünün ileri sürülmesi veya hukuki sorumluluğa ilişkin TTK m. 549, m. 553 ve m. 554'de öngörülen şartların varlığı halinde, bu hükümlerde öngörülen yaptırımlar çerçevesinde de korunmaktadır. Paysahiplerinin iradesi ile varlığı veya kapsamının şekillendirilemediği vazgeçilmez haklar, anonim ortaklığın temel yapısı ve dolayısıyla genel kurul kararlarının kesin hükümsüzlüğü ile ilişkilidir. Bedelsiz payları edinme hakkını ihlal eden artırım kararı da kesin hükümsüzdür. İhlal, bedelsiz payın oransallık ilkesine aykırı olarak ya da yalnızca bazı paysahiplerince iktisabının öngörülmesi veya bedelsiz payın iktisabının dış kaynaklardan sermaye artırımına iştirak etmek, bedelsiz payların üçüncü kişilere devrini taahhüt etmek ya da belirli süre içerisinde pay ve pay senetlerini talep etmek gibi herhangi bir şarta bağlanması şeklinde ortaya çıkabilir. Ayrıca, bedelsiz payları edinme hakkının ihlali, paysahiplerinin doğrudan zararına yol açar. Kayıtlı sermaye sisteminde bedelsiz payları edinme haklarını ihlal eden bir artırım karar alınması veya şartları mevcut olmasına rağmen imtiyazlı paysahipleri özel kurulu toplantısı için çağrıda bulunulmaması halinde zarar doğması halinde ise TTK m. 553 uygulama alanı bulacaktır. In a joint stock company, share capital is beyond being just one of the elements of the partnership concept. Share capital, determined in the articles of association of a joint stock company is, as a rule, taken as a basis for the distribution of rights within the partnership and constitutes the minimum amount of the shareholders' debt to the company. It is also a nominal value considered in the evaluation of the financial status of the company. The company may choose to increase this nominal value for various economic purposes or exceptionally as required by law. In this case, the company is required to perform a series of transactions regulated by the law. As a result of the series of transactions, the increase of the capital amount determined in the articles of association of the company, is a capital increase. The capital increase affects the relations of the company with third parties as well as the relations within the company. The capital increase has an outstanding character even among other amendments to the articles of association in terms of its procedure, results and the legal sanction to be applied when necessary. For this reason, capital increase is characterized and regulated as a `special amendment to the articles of association`. In line with the purpose of capital increase, the company may apply to different types of capital increase, which differ from each other according how to provide increased capital amount, its source, and the capital system adopted by the company. One of these types of capital increases is the capital increase from internal resources, which is the subject of this study. The study aims to examine the characteristics of this special type of capital increase, the equity items that may be converted into capital, the procedure governing the capital increase and the protection of the shareholders in this type of capital increase.In the first chapter of our study, the conceptual framework and grounds of capital increase from internal resources are explained. Capital increase from internal resources is the increase of the capital amount and, accordingly, the number of shares or the nominal value of the existing shares in order to be covered from the reserve funds arising from the articles of association or the general assembly resolution and not allocated for any purpose or set aside for use in capital increase, the freely used parts of the legal reserve funds, the funds permitted by the legislation to be placed in the balance sheet and added to the capital, and the distributable net profit, without subscription and without adding new assets to the company. The theoretical structure of the capital increase from internal sources was initially evaluated in French, German, Swiss and Turkish law doctrine as consisting of two transactions: dividend distribution and capital increase from external sources. In the following period, the theoretical structure of the capital increase from internal sources was explained as it constitutes a single accounting transaction realized on the balance sheet. Today, as reflected in our positive law, capital increase from internal resources is recognized as a special type of capital increase and is distinguished from the concepts and procedures specific to external capital increase. The main reasons that lead corporations to this special type of capital increase are to provide autofinancing, in other words, to cover their expenses with their own assets; to maintain their liquidity by using it as a profit distribution model; to increase the circulation ability of the share by reducing the dividend rate and the value of the share; to strengthen their credibility; to benefit from tax exclusions; and to increase capital from external sources in the presence of certain conditions. In terms of its place within the types of capital increases, capital increase from internal resources is a type of capital increase in which the increased amount is provided from the shareholders' equity, not through capital commitments; which is outside the classification of capital increases in kind and in cash; which can be applied in the capital systems, in the basic and authorized capital systems; and which can be decided together with the capital increase from external resources. The distinctive features of this type of capital increase are that it does not increase the active assets of the company -but increases the subsidiary assets; it does not require a subscription; and the increase resolution is two folded regarding the articles of association and the shareholders' equity. Although there are parallels between them in terms of their economic results, the capital increase from internal resources differs from the division of shares and some dividend distribution models. Capital increase from internal resources is regulated as a special type of capital increase in the German Stock Corporation Act (Art. 207-220) and the Turkish Commercial Code (Art. 462), and as a type of capital increase in the Swiss Code of Obligations (Art. 652d).The second chapter of our study focuses the equity, which qualifies as internal resources. Internal resources are listed by Article 462/1 of Turkish Commercial Code. Accoring to the provision, internal resources are not limited. However, the categories of internal resources are defined as reserves and funds. Internal resources are equity items. Equity is a concept related to accounting law. The fact that accounting law is under the influence of tax law places the concept of equity, and therefore internal resources, at the intersection of corporate law and tax law. These two branches of law are also in conflict due to their differences in purpose. This conflict is especially embodied in the differences in the accounting system adopted by corporate law and tax law. Pursuant to Article 462/1 of the Turkish Commercial Code, the portion of the general legal reserve fund that exceeds half of the share capital and is not earmarked for a specific purpose is an internal source. Additionally, reserves that are not earmarked for a specific purpose and set aside to be used in capital increases are also equity that can be converted into capital. The reserves allocated by the general assembly, can be coverted into share as long as the capital increase does not conflict with the purposes stipulated under Article 523/2 of the Turkish Commercial Code. If the reserved allocated by general assembly is earmarked for a specific purpose, increase decision also change specific purpose. Another category of internal resources is the funds `permitted by the legislation to be included in the balance sheet and added to the capital`. The term `fund` is used in the narrow sense in Art. 462/1 of the Turkish Commercial Code and in the broad sense in Art. 462/3, s. 1-2 of the Turkish Commercial Code; in other words, it is used to refer to all internal resources that can be converted into capital. The main examples of funds in the narrow sense are revaluation (value increase fund), inflation positive difference accounts, gain on sale of subsidiaries and real estate funds, funds arising from tax amnesty and foreign exchange difference funds. Finally, distributable net profit for the period may also be converted into capital by a general assembly resolution.In the third chapter of our study, the procedure governing the capital increase from internal resources is evaluated. The main focus of the capital increase procedure is the verification of the existence of internal resources. As a rule, the existence of internal resources is verified by the approved annual balance sheet and the statement of the board of directors. However, if more than six months have passed since the balance sheet date, a new balance sheet shall be prepared and approved by the board of directors (Turkish Commercial Code Art. 462/2). The need for an audit by an expert on the existence of internal resources, is answered by secondary regulations which requires the financial consultant's report. In publicly held corporations, the existence of internal resources is verified by comparing the financial statements prepared in accordance with the capital markets legislation with the legal records. If there is a difference between these two instruments, the lower amount shall be taken as basis. This comparative control system is a prudent choice to ensure that internal resources are actually in the assets of the company. The capital increase process starts with the preparatory actions of the board of directors, continues with the adoption of the capital increase resolution and is completed with the implementation of the capital increase resolution. There are two main characteristics of capital increase resolution for this type of capital increase. The first is, in the authorized capital system, it is permitted to exceed the authorized capital amount through capital increases from internal resources. The second is the company may increase the capital from internal resources along with capital subscription. Article 462/3, s. 1 of the Turkish Commercial Code stipulates that `if there are funds in the balance sheet that are permitted by the legislation to be added to the capital`, the funds must first be converted into capital for the capital increase from external resources. Moreover, in terms of the implementation of the capital increase resolution, two issues should be mentioned. Firstly, in capital increase through internal resources, the shareholder's right to acquire bonus shares is not sufficient to eliminate the risk of violation of privileges, if any. Depending on the characteristics of the case, the resolution may violate the rights of the privileged shareholders, and in this case, Article 454 of the Turkish Commercial Code shall be applied. Secondly, the registration of the increase has a constitutive effect in terms of internal and external relations. The shareholding rights arising from the shares and bonus shares, including voting rights, shall arise upon registration.The fourth and final chapter of our study analyzes the measures regarding the protection of shareholders in capital increases through internal resources. The internal resources used in the capital increase are included in the actual value of the shares existing before the increase as part of the shareholders' equity. As a result of the capital increase, the real (intrinsic) value of the decreases inevitably by the amount of the value of the bonus shares. The right to acquire bonus shares prevents the reflection of this decrease in the value of the existing shares to shareholder's assets. The right to acquire bonus shares stipulates that the shareholders at the date of the increase shall acquire the bonus shares to be issued by the increase according to the principle of proportionality. The right to acquire bonus shares is recognized as an irrevocable, unrestricted and inalienable shareholding right (Art. 462/ 3 of Turkish Commercial Code). As being unrestricted, it differs from other inalienable rights such as the right to obtain information, inspection and audit, which may be limited to the extent stipulated by law. Furthermore, unlike other inalienable rights, it is subject to the principle of absolute proportionality. The right to acquire bonus shares prevents the dilution of shareholding rights as well as the real value of existing shares. In this respect, it protects not only the financial interests of the shareholder but also the effectiveness of managerial rights. Bonus shares shall be automatically acquired by the shareholders upon the registration of the increase (Art. 462/3 Turkish Commercial Code). The board of directors may only take decisions to take the necessary actions to register the shares in the share ledger or to register bearer shares with the Central Registry Agency. In capital increases through internal resources, the shareholder is also protected within the framework of the sanctions regarding the invalidity of increase resolution and the sanctions stipulated in Art. 549, Art. 553 and Art. 554 of the Turkish Commercial Code. An increase resolution that violates the right to acquire bonus shares is also null and void. The infringement may arise in the form of foreseeing the acquisition of bonus shares in violation of the principle of proportionality or making the acquisition of bonus shares conditional or requesting shares and share certificates within a certain period of time. In addition, the violation of the right to acquire bonus shares or violation of shareholder privileges cause loss for shareholders. In these cases, the provision of Article 553 of the Turkish Commercial Code will be applicable.
Collections