Celâl-zâde Sâlih Çelebi'nin Kıssa-i Fîrûz Şâh tercümesi (2. cilt-tenkitli metin ve inceleme)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Osmanlı Devleti'nin 16. yüzyılda yaşamış büyük şahsiyetlerinden biri kabul edilen Celâl-zâde Sâlih Çealebi (ö. 1565), devrin padişahı Kânûnî Sultân Süleymân'ın (salt. 1520-1566) emri üzerine Kıssa-i Fîrûz Şâh adlı tercümesini kaleme almıştır. Sâlih Çelebi'nin Farsçadan Türkçeye yaptığı bu mensur hikâye tercümesi, yazıldığı dönemden başlamak üzere birçok kaynakta zikredilmiş, klasik Türk edebiyatı sahasında yapılan pek çok çalışmada anılmıştır. Buna mukabil henūz bu eser hakkında kapsamlı bir çalışma yapılmamıştır. Kıssa-i Fîrûz Şâh Tercümeleri başlığını taşıyan bu doktora tezinde daha evvel üzerinde detaylı bir değerlendirme yapılmamış olan eserin incelenebilmesi için önce metnin tesis edilmesi ardından bu metnin şekil ve muhteva bakımından analiz edilerek ilim âlemine tanıtılması amaçlanmıştır. Bu bağlamda yurt içi ve yurt dışı kütüphanelerde Kıssa-i Fîrûz Şâh'a ait olduğu tespit edilen 20'ye yakın yazma ve matbu metin incelenmiştir. Bu inceleme neticesinde Fransa Millî Kütüphanesi, Turc 140 numarada kayıtlı bulunan nüshanın mütercimin müsveddesi olduğu tespit edilmiş ve tenkitli metin için bu nüsha esas alınmıştır. Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Hazine Bölümü, 1117 numarada kayıtlı olan nüshanın da bu müsveddenin temize çekilmiş şekli olabileceği düşüncesiyle bu iki nüsha mukayese edilerek transkripsiyon alfabesiyle Latin harflerine aktarılmış ve tenkitli metin oluşturulmuştur. Ayrıca kaynaklarda ve kütüphane kayıtlarında eser için verilen cilt numaralarının değerlendirmesi yapılarak nüshaların, hikâyenin hangi cildi olduğunun belirlenmesi ve hikâyenin kronolojik olarak sıralanması sağlanmıştır. Bu çalışmanın neticesinde uzun bir zaman diliminde gerçekleşen olağan ve olağanüstü olayları ihtiva eden, mekân ve şahıs kadrosu bakımından oldukça zengin olan, sade bir dil, canlı bir üslupla ön plana çıkan bu tercümenin, klasik Türk edebiyatı mensur hikâyelerinin arasında en ilgi çekicilerinden biri olduğu ortaya koyulmuştur. Celâl-zâde Sâlih Çelebi (d. 1565) who is regarded as one of the most significant figures of the sixteenth century in the Ottoman Empire worked on his translation called Kıssa-i Firuz Shah by command of Suleiman the Magnificent (salt. 1520-1566), the sultan of that era. The translation of this prose from Persian into Turkish performed by Sâlih Çelebi has been cited in many sources as of the era in which it was written and has been addressed in many studies conducted in classical Turkish literature. In return, no comprehensive studies have been conducted yet on this work. This Ph.D. dissertation with the title of Translations by Kıssa-i Firuz Shah aims to first establish and analyse the manuscript of this work, which has not been evaluated in detail yet and then to introduce the work to the world of knowledge after the completion of its analysis in form and content. In this context, nearly twenty manuscripts and printed texts in national and international libraries, which were determined to belong to Kıssa-i Fîrûz Shah were investigated. As a result of this investigation, it was found out that a copy registered with the number Turc 140 in the National Library of France was a rough draft of the translator, and this copy was taken as a basis for a reviewed text. Noting that a copy registered with the number 1117 in the Treasury Department of the Library of the Topkapı Palace Museum was a fair copy of this rough draft, these two copies were compared and transcribed into the Latin alphabet using the transcription alphabet, and thus a reviewed text was formed. Furthermore, volume numbers given to the work in sources and library registrations were assessed, and to which volumes of the prose the copies belong were determined and the prose was chronologically listed. In conclusion, it was found that this translation is one of the most prominent proses of the classical Turkish literature covering several ordinary and extraordinary incidents happening in a long period of time and is highly rich in place and figure patterns and features a plain language and an alive literary style.
Collections