İstanbul Osmanlı dönemi yapı cephelerinin tasarımında sıva kullanımı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
İstanbul'da Osmanlı döneminde inşa edilmiş yapıların cephelerinin tasarımında sıva kullanımı üzerine olan bu çalışmanın amacı, yapı cephelerinde sıva tasarımı olan eserlerin tespit edilmesi, incelenmesi, değerlendirilmesi ve karşılaştırılması şeklinde açıklanabilir. Yapı cephelerinin sıva tasarımları ile kaplanması, temelinde ağırlıklı olarak ekonomik sorunların bulunduğu bir dizi durumun neden olduğu kaliteli taş ve tuğla malzeme ihtiyacı sorununa bir çözüm olarak ortaya çıktığı söylenebilir. Yaygın olarak duvar inşa tekniği taklidi uygulamalar olarak izlenebilen bu sıva tasarımları, başta taşkın derzli kasetleme tekniği duvar dokusu olmak üzere, derzli düzgün kesme duvar dokusu ve taş kısımları düz, tuğla taklidi kuşakları taşkın uygulamalar olarak karşımıza çıkmaktadır. Taşkın derzli kasetleme tekniği taklidi uygulamalar 17. yüzyılın ikinci yarısından 1770'li yıllara kadar, yaklaşık 110 yıllık bir dönemde görülmekle birlikte, özellikle III. Ahmed, I. Mahmud ve III. Mustafa dönemlerinde bu uygulamaların yoğunluğunun arttığı fark edilmektedir. Taşkın derzli kasetleme tekniği taklidi uygulamalarda tuğla kuşaklarda başta meandr olmak üzere kazayağı, zencirek, balıksırtı gibi motiflerin varyasyonlarının yanında farklı geometrik tasarımların ele alındığı görülebilmektedir. Yine bu grupta pencere alınlıklarında, ağırlıklı olarak almaşık kemer taklidinin yanında iç kısımda tuğla taklidi farklı geometrik ve bitkisel motifli tasarımlar uygulanmıştır. Cephelerinde sıva tasarımı bulunan eserler İstanbul'da yoğun olarak görülürken, İzmir, Kastamonu, Tokat, Amasya, Safranbolu, Bilecik, Üsküp, Elbasan, Şikloş, Kesriye gibi farklı merkezlerde de uygulamanın örneklerine rastlanmaktadır. Kasetleme tekniği taklidi sıva tasarımlarına, gerek uygulama gerekse motif repertuarı açısından bakıldığında bunlar erken döneme bir öykünme olarak değerlendirilebilir. Belli bir zaman aralığında yoğunlaşması açısından bakıldığında da bu uygulamaların bir dönem modası olma durumu söz konusudur. The aim of this study on the use of plaster in the design of facades of buildings built in Istanbul during the Ottoman period can be explained in the form of detection, examination, evaluation and comparison of works with plaster design on the facades of buildings. It can be said that the coating of the building facades with plaster designs emerged as a solution to the need for quality stone and brick materials, which is caused by a series of conditions mainly based on economic problems. These plaster designs, which can be regarded as applications that imitate the wall construction technique, are seen as the wall texture with cassette technique with the weeping joints, the smooth cut wall texture with the joints and the smooth stone parts, the belts imitating brick as the protruding applications. Although applications imitating the cassette technique with protruding joints were seen in a period of approximately 110 years, until the 1770s in the second half of the 17th century, it is noticed that the intensity of these applications increased especially during the reigns of Ahmed III, Mahmud I and Mustafa III. On the applications imitating the weeping jointed cassette technique, variations of motifs such as meandr, crowbar, zencirek, herringbone and different geometric designs can be seen on the belts of brick. Again in this group, besides the imitation of alternating arches on the window pediments, different geometric and floral designs with brick imitation were applied in the interior. While the buildings with plaster designs on the facades are seen extensively in Istanbul, examples of the application are also encountered in different centers such as Izmir, Kastamonu, Tokat, Amasya, Safranbolu, Bilecik, Skopje, Elbasan, Şikloş, Kasriye. The plaster designs imitating the cassette technique can be considered as an imitation of the early period in terms of both application and motif repertoire. Considering that they are concentrated in a certain period of time, it is possible that these practices are fashionable for a period.
Collections