Küreselleşen dünyada sosyal eşitlik ve sosyal adalet bağlamında analitik bir çalışma: İsveç örneği

Abstract

Dünyadaki mevcut sosyal ve ekonomik kaynakların yeterli miktarda bulunmasına rağmen bireylerin insan onuruna yakışır bir hayat standardına sahip olması konusunda gerekli olan kaynakların dağılımında adaletsizliklerin ortaya çıktığı görülmektedir. Ekonomik büyüme ve verimlilik üzerine yoğunlaşan, ayrıca sosyoekonomik kaynakların yeniden dağıtımına yönelik politikaları zayıflatan küreselleşme süreci ve neoliberal politikalar, serbest piyasa ekonomisini ve özel mülkiyet ilişkilerini olumsuz etkileyerek yoksulluğun ve gelir dağılımı eşitsizlerinin artmasına yol açmaktadır. Bu durum, aynı zamanda eğitimde ve sağlıkta fırsat eşitsizliklerine yol açarak sosyoekonomik eşitsizliklerin nesiller boyunca devam etmesine ve böylece gittikçe derinleşen bir kısır döngünün ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Burada temel problem, sosyoekonomik kaynakların özel mülkiyet haklarına tabi olması veya serbest piyasa ekonomisinin geçerli kılınması değil, kaynakların belirli kesimlerde yoğunlaşarak diğer kesimlerin dezavantajına olacak şekilde eşitsizliklerin derinleşmesidir. Bu anlamda sosyoekonomik eşitsizliklerin makul seviyelerde olması ve kaynakların dağılımında adaletin gözetilmesi gerektiği, bununla birlikte hakkaniyete zarar vermeden özel mülkiyet haklarının korunması ve serbest piyasa koşullarının toplumun refahına hizmet edecek şekilde düzenlenmesi gerektiği inancından hareketle bu amaca yönelik devlet politikalarının gerekliliği savunulmaktadır. Çalışmada, belirtilen sebeplerle ortaya çıkan sosyoekonomik eşitsizliklerin daha adil bir seviyeye getirilmesini amaçlayan `sosyal adalet` düşüncesinin ve buna yönelik politikaların İsveç örneği üzerinden tarihsel ve karşılaştırmalı olarak değerlendirmesi yapılmaktadır.Anahtar Kelimeler: Sosyoekonomik Eşitsizlikler, Sosyal Adalet, Yoksulluk, Gelir veServet Dağılımı, İşsizlik, Eğitimde ve Sağlıkta Fırsat Eşitliği

Although the existing social and economic resources in the world are sufficient, it is seen that injustices have emerged in the distribution of the resources necessary for individuals to have a life standard worthy of human dignity. The globalization process and neoliberal policies, which focus on economic growth and productivity and weaken the policies for the redistribution of socioeconomic resources, by affecting adversely the free market economy and private property relations, leading to an increase in poverty and income inequality. This situation also leads to inequalities of opportunity in education and health, causing socioeconomic inequalities to continue for generations and thus to the emergence of an increasingly deepening vicious circle. The main problem here is not that socioeconomic resources are subject to private property rights or the validation of a free market economy, but that resources are concentrated in certain segments and inequalities deepen to the disadvantage of other segments. In this sense, socioeconomic inequalities must be at reasonable levels and fairness must be observed in the distribution of resources. With this, the necessity of state policies for this purpose is advocated, based on the belief that private property rights should be protected and free market conditions should be arranged in a way that would serve the welfare of the society without harming equity. In the study, the idea of `social justice`, which aims to bring the socio-economic inequalities that arise for the reasons mentioned above, to a fairer level, and the policies towards it are evaluated historically and comparatively through the Swedish example.Keywords: Socioeconomic Inequalities, Social Justice, Poverty, Income and WealthDistribution, Unemployment, Equal Opportunity in Education and Health