Kelîm-i Eyyûb (Batburunzâde)'nin hayatı, eserleri, edebi kişiliği, divan'ı (Tenkitli metin-inceleme)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
17. yüzyıl, Osmanlı Devleti için siyasi, sosyal ve ekonomik açıdan sarsıntıların oluşmaya başladığı bir dönemdir. Bu yüzyılda padişahların sayısındaki artış ve buna paralel olarak tahtta kalma sürelerindeki azalmayla birlikte merkezi otorite bozulmuştur. Savaşların daha uzun sürmesi ve çoğunun başarısızlıkla sonuçlanması, ekonominin bozulmasına neden olmuştur. Osmanlı Devleti içindeki bu olumsuzluklara rağmen Türk divan şiiri ilerlemesini sürdürmüştür. Daha önce örnek aldığı İran şiiri bir gaye olmaktan çıkmış, Türk şiiri milli bir hüviyet kazanmıştır. Divan şiirinde, Klasik üslup, Sebk-i Hindî ve Hikemî üslûbun etkisiyle yenilikler olmuş, şiirin konusu genişlemiştir. Kelîm-i Eyyûb, 17. yüzyılda İstanbul'da yaşamıştır. Osmanlı Devleti'nde Solaklar zümresine mensup bir asker olarak görev yapmış ve buradan emekli olmuştur. Dönemin tezkirelerinde, hayatı ve sanatı hakkında çok az bilgi verilmiştir. Dönemin tezkirecilerinden Güfti, Teşrîfâtü'ş-Şu'arâ adlı tezkiresinde, şairliğini mizahi bir dille eleştirirken; Safâyî, Nuhbetü'l-Âsâr Min Fevâ'idi'l-Eş'âr adlı tezkiresinde onu övmüştür. Şiirlerinde genellikle aşk konusu ön plandadır. Din ve tasavvuf konusu yok denecek kadar azdır. Gazellerinin makta beyitlerinde kendisini aşırı şekilde övmüş ve İran Edebiyatında Üstâd sayılan şairlerle kıyaslamıştır. Kelîm-i Eyyûb'ün şiirlerini bir araya getirdiği Divanı dışında herhangi bir eserine rastlanmamıştır.Çalışmamız üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, Kelîm-i Eyyûb'ün hayatı, edebî kişiliği ve eserleri, dönemin kaynaklarından ve yazdığı divanından yola çıkılarak oluşturulmuştur. İkinci bölüm, divanının şekil özellikleri ve incelenmesinden oluşmaktadır. Üçüncü bölümde ise çalışmamızda kullanılan nüshaların tanıtılması ve nüshaların karşılaştırılmasıyla oluşan tenkitli metnin sunuşu yer almaktadır. The 17th century is a period when the Ottoman Empire started to experience political, social and economic upheavals. During this period, the central authority deteriorated with the increase in the number of sultans and the decrease in their stay on the throne. The longer duration of wars and the failure of most of them caused the economy to deteriorate. Despite these negativities in the Ottoman Empire, Turkish Literature continued to progress. Iranian poetry, which was previously exemplified, has ceased to be a goal, and Turkish poetry has gained a national identity. In Divan poetry, innovations were formed under the influence of classical style, Sebk-i Hindi and Hikemi style, and the subject of the poem was expanded. Along with Nefī, radical changes were made in the form of Qasida, and Qasida was started with the fahriye section. Kelîm-i Eyyûb Çelebi lived in Istanbul in the 17th century. He served as a soldier from the Solaklar group in the Ottoman Empire and retired from there. Little information is given about his life and art in the biographies of the period. While Güfti criticizes his poetry with a humorous language; praised by Safāyī. In his poems, the subject of love is generally at the forefront. The subject of religion and Sufism is almost nonexistent. He praised himself excessively in the maqta couplets of his ghazals and compared himself with poets who are considered masters in Iranian literature. No other work of Kelim was found, except for his divan, where he brought his poems together.This study consists of three parts. In the first part, Kelim's life, literary personality and works are formed based on the sources of the period and the Divan he wrote. The second part consists of the structure of the Divan and the analysis of it. In the third part, there is the presentation of the criticized text that is formed by comparing the copies used in our study.
Collections