Suçluların iadesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Küreselleşen dünya ile birlikte suç ve suçlulukla devletlerin tek başına mücadelesi yetersiz kalmış ve devletlerarasında suçluların iadesine ilişkin adlî işbirliği yapılması zorunlu hale gelmiştir. Suçluların iadesi, iadeyi talep eden devletin egemenlik alanında suç işlediği iddia edilen kişinin yargılanması veya kesinleşmiş bir hükmün infazı amacıyla, ülkesinde bulunduğu devlet tarafından iadesini ifade eden yabancıların kişi dokunulmazlığının istisnalarından biridir. Yabancılar hukuku ve insan hakları hukuku bakımından da önem arz eden müessese cezai konularda uluslararası en eskiadlî işbirliği işlemidir.Suçluların iadesi müessesine ilişkin hükümler uluslararası iki taraflı ve çok taraflı anlaşmalarda ve hemen her devletin ulusal hukukunda pozitif düzenlemelerde yerini alır. Türkiye 1959 tarihinde Suçluların İadesine Dair Avrupa Sözleşmesi'ne , 1987 yılındaSİDAS'a Ek 2 No.lu Protokole' ve 2016 tarihinde Avrupa Birliği ile vize müzakereleri sırasında suçluların iadesine ilişkin protokollerin tamamının kabulünün şart koşulması nedeniyle SİDAS'a Ek 1 ,3 ,4 No.lu Protokollere taraf olmuştur. Anayasa m.38/11'de vatandaşın iade edilemeyeceği, m.90/5'te usulüne göre yürürlüğe konulmuş uluslararası anlaşmaların kanun hükmünde olduğu düzenlenmiştir. Türk hukukunda suçluların iadesini de kapsayan düzenleme23.04.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6706 sayılı Uluslararası Adlî İşbirliği Kanunu'dur (UAİK).UAİK'in yürürlüğe girmesi ile birlikte5237 sayılı Türk Ceza Kanunu m.18 hükmü ilga edilmiştir.Bu çalışmada, suçluların iadesi konusu iki bölümde incelenmiştir. Birinci Bölümde suçluların iadesi müessesesine ilişkin genel bilgilere yer verilecektir. Bu bağlamda, suçluların iadesi kavramı, yabancılar hukukundaki yeri ve önemi, insan hakları boyutu, tarihçesi, Türk hukukunda konuya ilişkin kaynaklar, suçluların iadesi müessesesinin benzer kurumlardan farkı, karşılaştırmalı hukukta düzenlenişi, uluslararası ceza mahkemesine iade incelenecektir. Bu Bölümde son olarak Türk hukukunda suçluların iadesine ilişkin koşulları başlığı altında UAİK ile 5237 sayılı mülga TCK m.18 hükmü karşılaştırılarak UAİK'in getirdiği yeni düzenlemeler ele alınmıştır.Çalışmamızın İkinci Bölümünde suçluların iadesine dâhil uluslararası kuruluşlar, arama yöntemleri incelenecektir. Bu Bölümde son olarak iade usulü ve sonuçları klasik iade usulü ve Türkiye'nin SİDAS'a Ek 3 No.lu Protokolüne taraf olması ile Türk hukukuna kazandırılan rızaya dayalı iade usulü olmak üzere iki ayrı başlık altında incelenecektir. With the globalizing world, the struggle of states against crime and criminality alone has been insufficient and judicial cooperation between states regarding extradition has become mandatory. Extradition is one of the exceptions to the personal immunity of foreigners, referring to the extradition of the person who is alleged to have committed a crime in the sovereignty of the requesting state, by the state in which s/he resides, for the purpose of prosecuting or executing a final judgment. Moreover, it is the oldest international judicial cooperation procedure in criminal matters of importance in terms of law of foreigners and law on human rights. Provisions on extradition take place in international bilateral and multilateral agreements and positive regulations in the national law of almost every state. Turkey became a party to the European Convention on Extradition (ECE) in 1959 , and to Additional Protocol No. 2 of ECE in 1987. However, it also became a party to Additional Protocols 1 , 3 , 4 of ECE due to the requirement to accept all extradition protocols during visa negotiations with the European Union in 2016. In Article 38/11 of the Constitution, it is regulated that a citizen cannot be extradited, and international agreements duly put into effect in Article 90/5 have the force of law. The regulation of international judicial cooperation law, including extradition in Turkish law, became possible with the entry into force of the International Judicial Cooperation Law (IJCL) numbered 6706 on 23.04.2016.Article 18 of the Turkish Penal Code No. 5237 was abolished with this law. In our thesis, the subject of extradition has been examined in two parts. In the first part, general information about the extradition institution will be given.In this context, the concept of extradition, its place and importance in law of foreigners, its human rights dimension, its history, resources in Turkish law, its difference from similar institutions, its arrangement in comparative law, extradition to the international criminal court will be examined.Finally, in this part, the new regulations brought by IJCL are shown by comparing the provision of IJCL and Article 18 of the abolished TCK (Turkish Penal Code) No. 5237 under the title of extradition conditions in Turkish law.In the second part, international organizations involved in extradition and search methods will be examined. Finally, in this part, the extradition procedure and its consequences will be examined under two separate headings namely the classical extradition procedure and the consent-based extradition procedure brought into Turkish law by Turkey's becoming a party to the Additional Protocol No. 3 to ECE.
Collections