Gastrointestinal nöroendokrin tümörlü hastalarda demografik, klinik, histolojik özellikler ve bu özelliklerin sağkalım ile ilişkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Gİ-NET farklı hormonal profillere sahip amin ve asit üreten hücrelerden oluşan bir neoplazi grubudur. Tüm GİS tümörlerin yaklaşık %2'sini oluştursa da, son dönemde yapılan araştırmalar insidans hızının arttığını ortaya koymaktadır. Gİ-NET'lerdeki artan insidans göz önüne alındığında, bu konuda daha fazla ve kapsamlı araştırmalara gerek duyulmaktadır. Bu bakımdan, bu çalışmada Gİ-NET tanısı konulan hastaların demografik ve klinikopatolojik özellikleri ile bu özelliklerin sağkalım ile ilişkisi araştırıldı.Gereç ve Yöntem: Bu çalışmaya İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı'nda 01.01.2009-31.12.2019 yılları arasında Gİ-NET tanısı alan hastalar dahil edildi. Toplamda 34 hasta dosyasında yer alan veriler retrospektif olarak incelendi. Hastalarda cinsiyet, yaş, tümör lokalizasyonu, metastaz durumu, tümör sayısı, tümör çapı, grad derecesi, Ki-67 indeksi, nekroz, ülser ve kanama durumu, adenokarsinom birlikteliği, lenfovasküler invazyon ve perinöral invazyon varlığı, küratif operasyon geçirip geçirmediği ve bu özelliklerin sağkalım ile ilişkisi incelendi.Bulgular: Çalışmaya dahil edilen hastaların %61,8'i erkek ve %38,2'si kadındı. Hastaların tanı anı yaş ortalaması 60,74'tü. En sık görülen tümör lokalizasyonu mide (%26,5) ve karaciğer idi (%26,5). Bunun dışında, NET'lerin %17,6'sı pankreasta, %11,8'i kolonda, %8,8'i rektumda, %5,9'u ince bağırsakta ve %2,9'u apendikste görüldü. Cinsiyete ve yaşa göre tümör lokalizasyonu arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmadı. Vakalarda tümör çapı 0,2 cm ile 13,91 cm arasında değişmekle birlikte, ortalama tümör çapı 3,84 cm'di. Vakaların %51,5'inde soliter tümör, %48,5'inde ise multiple tümör rastlandı. En sık görülen grad %41,2 ile Grad 1'di. Patoloji raporlarında Ki-67 indeksi belirtilen 22 vakanın Ki-67 indeksi ortalaması %18,36'dı. Hastların %33,3'ünde nekroz, %27,3'ünde ülserasyon ve yine %27,3'ünde kanama saptandı. Hastaların %24,2'sinde adenokarsinom birlikteliği, %36,4'ünde lenfovasküler invazyon ve %27,3'ünde perinöral invazyon bulundu. Vakaların %52,9'unda metastaz vardı. Medikal tedavi kullanım oranı %48,5'ti. Hastaların medyan sağkalım süresi ise 23,1 aydı. Ayrıca, 1 yıllık sağkalım %74,9, 2 yıllık sağkalım %44,6 ve 5 yıllık sağkalım %35,7 olarak bulundu. Grad derecesi ve metastaz durumu ile 1, 2 ve 5 yıllık sağkalım arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulundu (p = 0,003 ve p = 0,005).Sonuçlar: Gastrointestinal nöroendokrin tümörlerde grad derecesi ve metastaz varlığı genel sağkalımı etkileyen en önemli prognostik etkenler olarak bulundu.Anahtar Kelimele: Gastrointestinal Nöroendokrin Tümör (Gİ-NET), genel sağkalım Aim: GI-NET is a group of neoplasia consisting of amine and acid producing cells with different hormonal profiles. Although the entire GIS accounts for about 2% of tumors, recent research reveals that the incidence rate has increased. Given the increasing incidence in GI-NETs, more and more extensive research is needed on this subject. In this regard, the demographic and clinicopathological features of the patients diagnosed with GI-NET and their relationship with survival were investigated in this study.Methods: Patients diagnosed with GI-NET between 01.01.2009-31.12.2019 at İnönü University, Medical Faculty, the Department of Gastroenterology were included in this study. The data in 34 patient files were analyzed retrospectively. Gender, age, tumor location, metastasis status, tumor number, tumor diameter, tumor grade, Ki-67 index, the presence of necrosis, ulcer and bleeding, the presence of adenocarcinoma coexistence, lymphovascular invasion and perineural invasion, the presence of curative operation, and the relationships of these factors with overall survival were examined.Results: 61.8% of the patients included in the study were male and 38.2% were female. The average age of the patients was 60.74. The most common tumor location was in the stomach (26.5%) and liver (26.5%). Apart from this, 17.6% of NETs were seen in the pancreas, 11.8% in the colon, 8.8% in the rectum, 5.9% in the small intestine and 2.9% in the appendix. There was no statistically significant difference between tumor location by gender and age . The tumor diameter ranged from 0.2 cm to 13.91 cm in all cases, but the average tumor diameter was 3.84 cm. Solitary tumor was found in 51.5% of cases and multiple tumors in 48.5% of cases. The most common grade was Grade 1 with 41.2% of occurence. The average of Ki-67 index of 22 cases whose Ki-67 index was specified in pathology reports was 18.36%. Necrosis was found in 33.3% of the patients, ulceration in 27.3% and bleeding in 27.3%. Adenocarcinoma coexistence was found in 24.2% of the patients, lymphovascular invasion in 36.4% and perineural invasion in 27.3%. There was metastasis in 52.9% of cases. The rate of medical treatment was 48.5%. The median overall survival time of the patients was 23.1 months. In addition, 1-year survival was 74.9%, 2-year survival was 44.6%, and 5-year survival was 35.7%. A statistically significant difference was found between tumor grade and the presence of metastasis, and the survival of 1, 2 and 5 years (p = 0.003 and p = 0.005).Conclusion: The tumor grade and the presence of metastasis in gastrointestinal neuroendocrine tumors were found to be the most important prognostic factors affecting overall survival.Keywords: Gastrointestinal Neuroendocrine Tumor (GI-NET), Overall Survival
Collections