II. Abdülhamid devrinde sürgün siyaseti ve uygulamaları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmanın amacı II. Abdülhamid dönemindeki sürgün uygulamalarını inceleyerek Osmanlı Devleti'nde Sultan II. Abdülhamid devrine özgü, sistemli bir sürgün siyasetinin olup olmadığını ortaya koymaktır. Çalışmanın ana kaynağı Osmanlı Devlet Arşivleridir. Giriş bölümünde sürgün kavramı ile bu uygulamanın farklı uygarlıkların tarihindeki yeri üzerinde durulmuştur. Daha sonra uygulamanın İslam hukukundaki yeri ve eski Türk devletlerindeki uygulama biçimleri hakkında bilgi verilmiştir. Uygulamanın Osmanlı Devleti'nin klasik döneminde icra ediliş şekline değinildikten sonra Tanzimat Döneminde aldığı şekil anlatılmıştır. Birinci bölümde Sultan II. Abdülhamid'in henüz tam anlamıyla otoritesini tesis edemediği, saltanatının ilk yıllarındaki sürgün uygulamaları incelenmiştir. II. Abdülhamid'in mutlak otoritesini tesis etme yolunda önünde engel olarak gördüğü güç odaklarını tasfiyede sürgün yönteminden nasıl yararlandığı ortaya konulmuştur. İkinci bölümde ise mutlak otoritesini tesis ettiği dönemde iktidarına karşı yönelen potansiyel ve aktif tüm tehditlere karşı sürgün siyasetini bir tedbir olarak nasıl kullandığı gösterilmiştir. Üçüncü bölümde uygulamalar analiz edilmiştir. Uygulamanın hangi toplumsal kesimler üzerinde, daha çok hangi sebeplerle ve nasıl icra edildiği ortaya koyulmuştur. II. Abdülhamid'in saltanatı boyunca karşılaştığı dahili problemler karşısında sürgün yöntemine sıkça başvurduğu görülmüştür. Uygulama Osmanlı Devleti'nin klasik döneminde olduğu gibi adi suçlar, eşkıyalık, isyanlar karşısında bir cezai yaptırım ve toplumda asayiş ve nizamı sağlama gayesiyle bir güvenlik tedbiri olarak kullanılabildiği gibi; bu dönemde özellikle daha çok muhalif kesimleri ve kamuoyunu kontrol altında tutabilmek maksadıyla politik bir araç olarak kullanılmıştır. II. Abdülhamid, sürgün siyasetini icra ederken sadece geleneğe değil dönemin çağdaşı Avrupa ülkelerinin deneyimlerine de müracaat etmiştir. Fakat onun sürgün siyasetinin sadece günü kurtarmaya yeten geçici bir çözüm olarak kaldığı ve uzun vadede II. Abdülhamid adına başarılı bir netice vermediği görülmektedir. The purpose of this study is whether there is any particular and systematic exile policy in II. Abdulhamid era by examining the practices. The main source of the findings is Ottoman state archive. In the opening chapter, the concept of exile and its implementations on the different civilizations are explained. Afterwards, its status in the Islamic law and implementations on the other old Turkic states are explained. Its performing form of in the Tanzimat Era is described subsequent to Classic Era implementations. In the chapter one, the exile practices in the first years of II. Abdulhamid reign, while he was not able to fully establish his rule, were examined. It has been revealed how II. Abdulhamid used the exile as a method in liquidating the power centers, which he saw as the front obstacle to establishing his absolute establishment. In the second chapter, it has been revealed how II. Abdulhamid used the exile as a preventive measure in liquidating the potential and active threats against his reign when he finally established his absolute rule. In the third chapter, the implementations were analyzed. Then it has been revealed on which social stratum was subjected to the exile on what reasons and how. It has seen that II. Abdulhamid oftenly implemented exile practices against internal threats throughout his reign. As in the classical period of the Ottoman Empire, the implemantation can be used as a criminal sanction against common crimes, banditry, riots and as a security measure to ensure security and order in the society; in this period it was used as a political tool in order to keep the opposition groups and public opinion under control. While he was using the exile as a tool throughout his reing, did not rely on just tradation but also keep up to date European examples. However, it has seen that his exile policy was only enough to save the day, but did not serve him well in the long term.
Collections