Yetim babası Atatürk (Atatürk'ün manevi çocukları)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Atatürk çok küçük yaşta yetim kalmıştır. Yetimliğin gölgesinde, büyük bir Türk devleti olan Osmanlı'nın parçalanması ve yıkılmasına yakından şahit olmuş bir Türk subayı olmuştur. Kendisine babalık eden Türk milletine vicdan borcunu, Kurtuluş Savaşı'nın başkomutanı olarak ödemiştir. Türk milleti onun önderliğinde yeniden özgürlüğüne kavuşmuştur. Yetim bir çocuğun hikâyesi, milletinin kaderiyle birleşmiştir. Daha genç bir subayken kendi gibi ihtiyaç sahibi yetim çocuklara sahip çıkmaya başlamıştır. Onun bu sahiplenme özelliği annesi Zübeyde Hanım'dan gelmektedir. Savaş yıllarında himayesine almış olduğu çocukları da annesine emanet etmiştir. Atatürk, kısa bir evlilik yapmış ve hiç öz çocuğu olmamıştır. Çocuk sevgisinin insan için bir ihtiyaç olduğunu dile getiren Atatürk: hem Kurtuluş Savaşı'nda hem de Cumhurbaşkanı olduğu yıllarda, yapmış olduğu yurt gezilerinde kimsesiz çocukları ziyaret etmiş ve onların sorunlarıyla ilgilenmiştir. Bu ziyaretlerinin bir kısmında ve çeşitli vesilelerle onlarca çocuğu evlat edinmiştir. Manevi çocuklarının iyi bir eğitim alabilmeleri için maddi ve manevi gayret göstermiştir. Türk kadınının özündeki değerine yeniden kavuşması için yapılan çalışmalarda, manevi kızları ona destek olmuştur. Atatürk, Türk milleti için sadece askeri ve siyasi bir lider değil, insani değerler açısından da milletinin gönlünü kazanmış liderdir. Aradan uzun yıllar geçse de bu gün toplumu bir arada tutan ortak bir değerdir. Atatürk'ün ilk manevi evladı olan Abdürrahim Tuncak'ın ifade ettiği gibi: Cumhuriyeti emanet ettiği her Türk genci, onun bir evladı ve mirasçısıdır. Anahtar Kelimeler: Atatürk, Yetim, Çocuk, Evlatlık, Eğitim. Atatürk was orphaned at a very young age. In the shadow of orphanhood, he was a Turkish officer who witnessed the disintegration and collapse of the great Turkish state, the Ottoman Empire. He paid his debt of conscience to the Turkish nation that fathered him by being the Commander-in-Chief of the War of Independence. The Turkish nation regained its freedom under his leadership. The story of an orphan boy was united with the destiny of his nation. When he was a young officer, he started to take care of needy orphans like himself. This characteristic of taking care of the others of him comes from his mother, Zübeyde Hanım (Mrs. Zübeyde). He entrusted the children he had taken under his protection during the war years to his mother.Atatürk had a short marriage and had no children of his own. Expressing that the love of children is a necessity for human beings, Atatürk visited orphaned children during his country tours both during the War of Independence and during the years he was president and took care of their problems. He adopted dozens of children during some of these visits and on various occasions. He made tangible and moral efforts so that his spiritual children could receive a good education. His adopted daughters supported him in the efforts made for the Turkish women to regain their intrinsic value.Atatürk is not only a military and political leader for the Turkish nation but also a leader who gained the love of his nation in terms of human values. Although many years have passed, it is a common value that holds society together today. As Atatürk's first spiritual son, Abdürrahim Tuncak stated: `Every Turkish youth whom he entrusted the Republic is his son and heir`.Keywords: Atatürk, Orphan, Child, Foster Child, Education.
Collections