Teknolojinin günümüz konut yemek alanlarına etkisi: İstanbul`da yaşayan tasarımcı konutları üzerine bir inceleme
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Çalışan kesimin günlük hayatında birden fazla mekanda bulunması, o kişinin kendisine tanımlanmış olan bu mekanları sahiplenip kendine göre düzenlemesine neden olmaktadır. Günlük aktiviteye göre her mekanda geçirilen süreler değişiklik göstermektedir. Buna göre de o alan kişi tarafından kişiselleştirilip şekillendirilmektedir. Bu çalışma günlük faaliyetlerimizden biri olan ve hayatımızı devam ettirmemiz için gerekli olan ve önemli bir süreyi kapsayan, 'yemek yeme' aktivitesini ve bu aktivitenin mobilyalarla ve mekanlarla ilişkisini bulmaya yöneliktir. Özellikle metropollerde yaşayan ve çalışan kişilerin, teknolojinin gelişmesi ve hayatı kolaylaştırmaya yönelik icatların artmasıyla, yemek yeme alışkanlıkları değişmiştir. Buna bağlı olarak da kişinin ihtiyaçları, evlerinin mobilya yerleşimleri ve kullandıkları mobilyalarla objeler de farklılık göstermeye başlamıştır. Elektriğin bulunmasıyla icat edilen buzdolabı, ardından evin merkezi olarak kabul edilen ve etrafında toplanma alanı yaratılan televizyon, artık mobil olarak yanımızda her zaman taşıyabildiğimiz dizüstü bilgisayarlarımız ve cep telefonlarımız davranışlarımızı ve mekanlarımızı etkilemiştir ve teknolojinin gelişmesiyle birlikte etkilemeye devam etmektedir. Genele bakıldığında artık evlerdeki oda oda ayrılma durumu da bu bağlamda değişime uğramış ve 'yaşam alanı' olarak adlandırılan, hem mutfak hem oturma odası hem de yemek odasını içinde barındıran bir kavram ortaya çıkmıştır. Bu yüzdendir ki artık kendimizi yemek yerken rahat hissettiğimiz alanlar 'yemek odası' dışındadır. Örneğin çalışan ve yalnız yaşayan bir kişi yalnız olduğunda yemeklerini oturma alanında koltukta ve televizyon karşısında yemeyi tercih ederken, evde başkaları olduğunda yemek masasında yemeyi tercih etmektedir. Aynı şekilde iş yerinde de çalışma arkadaşlarıyla yemek masasında yemek yerken, yalnız olduğunda çalışma masasında ve bilgisayar karşısında yemeyi tercih etmektedir. Evde koltuğunda yemek yerkenki konforu iş yerinde çalışma masasında bulmaktadır. Bu çalışma da öncelikle genel alışkanlıkları, daha sonra da İstanbul gibi bir metropolde çalışan kesimin hangi sosyal, fiziksel nedenlerle hangi mekanlarda nasıl bir yöntemle o mekanı sahiplendiğini bulmaya yöneliktir. Çalışmada, kişilerin yemek yeme alışkanlıklarının hangi nedenlerle değiştiği ve bu değişimin hangi mobilya ve mekanların oluşmasına ve değişmesine neden olduğu incelenmiştir. Bu çalışmanın hazırlanmasında öncelikle literatür araştırması yapılmış ve yurt dışındaki örnekler incelenmiştir. Ardından da İstanbul'da yaşayan, 30-40 yaş aralığındaki 3 farklı gruptan tasarımcı 12 kişiyle birebir röportajlar yapılmıştır. Son olarak fotoğraflama, bilgisayar ortamında grafiğe dökme yöntemleriyle çalışma tamamlanmıştır. Working class people in metropolitan cities has to be in more than one place in the same day and because of that their desire to personalize these places become a need. According to daily activities, the time spent in each space differs. One of the most important activities that a person needs to survive is eating. This thesis is about to find out how 'food acitivities' relate with technology, architecture, interior design, furniture and space.In metropolitans, most of the actions of people changes due to technological improvements. By the invention of new devices which makes life easier, changes people's eating habbits. Spaces, furnitures, objects that are engaged to eating habbits changes due to technological developements too. Invention of fridge, that keeps the food longer; television, that is the new gathering area for the families; laptops, that are mobil enough to carry anywhere we need; and of course our smart phones, that we are attached to are just few of the developements that changed our lives and spaces. In houses, because of the fast life in metropolitans and fast groving technologies, most of the seperation walls started to fade away. People started to be multi-tasking and they started to combine many activities at one place in the same time. Most of the people prefer to have a living room combined with a kitchen, dining room and a working space, because as much as they like to cook, they also like to watch TV and socialize with the other people in the house. Most of the people who live alone, prefers to eat on a comfortable couch, watching TV. On the other hand, people who are married with children prefer to eat on a dining table to minimize the mass. At work, people tend to eat with their collegues if they feel like socializing, but if not they prefer to eat in front of their computer and surf the internet. This thesis is about general habbits of people who live in Istanbul, how working class people owns a space by physical and sociological means, change of eating habbits and, cooking and eating spaces in a period of time. Fistly a litterateur research is made, and examples from different countries compared. Secondly, interviews with designers aged between 30 to 40 who live in Istanbul are arranged, the pictures of their houses are taken, and the input is shown by the graphics. Fast developement in technology and faster developement in communication technology changed people's lives as fast. People, who live in metropolitan cities are the ones who get affected by it the most. Because they need to use the technology to make their lives easier and faster to have their own time to relax. Starting point of this thesis is about the dometicity and the change of eating actions in this domesticity. As the research continued, it occured that most of the actions of people and eating actions too, are mostly affected by the technology and especially the communication technology. People started to socialize, not by going out together any more, but by talking or chatting on the phone. Unstoppable developement of communication technology caused a more mobile life as we desired and attached us to these technology devices and to internet which is an endless information technology. By all these devices it became easier to communicate and even talk to our frinds or family who live far away, face to face by a monitor screen. When the monitor screen became mobile, then it didn't matter where we were to work, study, socialise, or eat. This big change in our lives, made us to think if we design the houses according to ease of these devices. In a certain age, who live in Istanbul, and work at the same time has right to eat healthy and socialise with the other members of the family. For it to happen, they need a cooking place combined with the living place so they can socialise and keep an eye on their children or watch TV while cooking. As an outcome of this research, designers who buy their own house mostly tend to combine living, eating and cooking spaces together. Another reason for this is also the way we cook nowadays. Healthy eating became more popular to prevent diseases like obesity so no more frying or baking in the kitchen which makes the house smell. So that it is easier to combine these spaces. As another outcome, most of the families prefer to eat at a table which is the closest to the cooking area, and they only use the actual dining table for only special occasions and when they have important guests. Most of the people who live alone prefer to have an open kitchen combined with the living room and even the working room, but most of the families who just got married or families with kids prefer to have a bigger kitchen with seperate dining tables for the family and for the guests. In metropolitan cities, as the population grows, homes get smaller, so it is more practical to combine all social places at one place.
Collections