Pemfigus vulgariste serum otoantikorlarının hastalığın aktivasyon, remisyon ve şiddetinin belirlenmesindeki değeri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
4. ÖZET Pemfigus, tedavisinde sistemik steroidler kullanılmaya başlanılmadan önce hemen daima ölümle seyreden büllöz bir hastalık idi. 1950'li yıllarda kortikosteroidlerin, 1960'lı yıllarda ise immunosupresif adjuvan tedavilerin kullanılmaya başlaması ile ölüm oranları belirgin olarak azalmış, ancak bu kez de tedaviye ait mortalite ve morbidite artmıştır. Mortalitenin azaltılmasında uygun bir tedaviye zamanında başlanmasının ve tedavinin sonlandırılma koşullarının iyi belirlenmesi gerekmektedir. Bu nedenle pemfigus serum otoantikorlarının hastalık aktivitesinin ve şiddetinin bir göstergesi olup olmadığını, hastaların ne oranda remisyona girebildiklerini belirlemek ve bunların ışığı altında ideal tedavi rejimi ve tedavinin kesilebilir olup olmadığını ortaya koymayı amaçladık. Bu amaçla Nisan 2000 ile Ekim 2002 tarihleri arasında Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalında izlenen, klinik, histopatolojik ve immünofloresan bulgular ile pemfigus tanısı konmuş, başvuru sırasında aktivasyonda olan veya hastalığı yeni başlayan, hastalığın başlangıcından sonra en az iki yıl süre ile aynı klinisyence görülen yaşlan 24 ile 68 arasında değişen 19'u kadın, 111 erkek 30 olgu çalışma kapsamına alındı. Hastaların aktivasyon ve remisyon dönemlerinde indirekt immünofloresan yöntem ile serum antikor titrasyonları ölçüldü. Olguların hastalıkları şiddet skalasına göre derecelendirildi ve remisyon kriterleri standardize edilerek hastaların remisyon durumları tespit edildi. PV li hastaların remisyon ve aktivasyon dönemlerindeki serum antikor titrasyonları anlamlı olarak birbirinden farklı bulundu. Klinik olarak aktif dönemde antikor titrasyonları yüksek iken remisyonda düşüktü. Hastalığın şiddeti ile serum antikor titrasyonları arasında istatistiki olarak anlamlı ilişki saptanmadı. Tedavi sonrasında hastaların ikisi hariç 20'si kısmi, 8'i tam remisyona girdi. vı 5. SUMMARY THE VALUE OF SERUM AUTOANTIBODIES m DETERMINATION OF ACTIVATION, REMISSION AND SEVERITY OF PEMPHIGUS VULGARIS Pemphigus was almost always fatal in the precorticosteroid era. The mortality rate of the disease was dramatically decreased with the introduction of corticosteroids in 1950's and with the introduction of immunosuppressive adjuvant therapy in 1960's. However, the mortality and morbidity rates due to complications of therapy did increase. To decrease the mortality rate, it is important to determine the initiation and discontinuation of the treatment. For this reason we would like to determine whether the circulating autoantibodies in pemphigus were the indicators of activity and severity of the disease and to determine the remission ratio of the patients with pemphigus and the ideal treatment regime of pemphigus, and the discontinuation time of the treatment. For this purpose, 30 cases (19 females and 1 1 males, the age ranged from 24 to 68 years) who were admitted to Yüzüncü Yıl University Medical Faculty Department of Dermatology and diagnosed with pemphigus with the clinical, histopathological and immunofluorescent findings between April 2000 and October 2002 were included in the study. Serum antibody titers were determined by indirect immunofluorescent method during the activation and remission periods. According to the severity scale of disease at the time of the diagnosis, the severity grades of the disease were determined. Remission criteria were standardized and remission states of the patients were noted. vıı
Collections