Van Depremi sonrasında bölgede görülen dermatolojik hastalıklar
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Giriş: Van'da 23 Ekim 2011'de meydana gelen Richter ölçeğine göre 7,2 büyüklüğündeki ilk deprem ve 9 Kasım 2011'de meydana gelen 5.6 büyüklüğündeki ikinci deprem sonrası dermatoloji polikliniğimize başvuran hastaların dermatolojik şikayetleri ve deri hastalıklarının deprem ile olan ilişkisinin değerlendirilmesi, deprem sonrası görülen olumsuz yaşam koşulları ve stresin deri hastalıklarının ortaya çıkışına etkisini araştırmayı amaçladık.Metod: Çalışmaya deprem sonrası 1 Ocak 2012 - 29 Şubat 2012 tarihleri arasında dermatoloji polikliniğine başvuran 1122 hasta alındı. Hastaların yaş, cinsiyet, dermatolojik muayene, tanı ve tedavileri, mesleği, eğitim durumu, medeni hali, yerleşim yeri, deprem anında bulunduğu yer, depremden sonra kaldığı yer, maddi ve sağlık kaybı, depremden önce ve depremden sonra psikiyatrik tedavi alma durumları kaydedildi.Bulgu: Hastaların 566'sı (%50.4) kadın, 556'sı (%49.6) erkekti. Kadın hastaların yaşları 1-85 yaş arasında ve erkek hastaların yaşları 1-81 yaş arasında olup ortalama yaş 27,8±15,8 idi. En sık görülen ilk beş hastalık; ekzemalar (%20.1), fungal infeksiyonlar (%13.9), akneiform dermatozlar (%12.1), viral hastalıklar (%7.1) ve saç hastalıkları (%7.0) şeklinde idi. Diğer sık görülen hastalıklar eritemli-skuamlı hastalıklar (%6.1), bakteriyel hastalıklar (%4.1), ürtiker (%3.7), pigmentasyon bozuklukları (%3.6 ), benign-malign-premalign lezyonlar (%3.3) ve paraziter hastalıklar (%3.0) olarak saptandı. Kadınlarda akneiform dermatozlar ve saç hastalıkları erkeklere göre istatistiksel anlamlı olarak daha sık görülürken fungal hastalıklar erkeklerde istatistiksel anlamlı olarak daha sık görüldü.Tartışma ve Sonuç: Deprem sonrasında ekzemalar, fungal hastalıklar, akne, viral hastalıklar, saç hastalıkları ve bakteriyel infeksiyonlar en sık görülen hastalıklardı. Bu deri hastalıklarının sağlık eğitimi, erken medikal tedavi ile önlenebileceğini, yaşam kalitesinin arttırılabileceğini, dermatozların kronikleşmesinin engellenebileceğini düşünüyoruz. Introduction: The aim of this study is to evaluate the dermatological complaints of the patients admitted to our dermatology clinic after the first (on 23 October 2011, measuring 7.2 on the Richter scale) and the second (in November 2011, measuring 5.6 on the Richter scale) earthquakes in city of Van, in Turkey; to determine the relevance of the skin diseases and the complaints with the earthquake; and to investigate the effect of the adverse living conditions and stress on the emergence of the skin diseases following the earthquake.Methods: A total of 1122 patients, who were admitted to the Department of Dermatology between January 1 2012 and February 29 2012, after the earthquake, were included in the study. The findings such as age, gender, occupation, education level, marital status, place of residence, dermatologic examination, diagnosis and treatment, location during and after the earthquake, financial and health loss, and the psychiatric treatment before and after the earthquake were recorded.Results: Of the 1122 patients, 566 (50.4%) were female and 556 (49.6%) were male. The age of the female patients varied between 1-85 years and that of the male patients between 1-81 years, with an overall average of 27.8 ± 15.8 years. The most commonly encountered five diseases were eczema (20.1%), fungal infections (13.9%), acneiform dermatoses (12.1%), viral diseases (7.1%), and hair diseases (7.0%). Other common diseases were erythematous-squamous diseases (6.1%), bacterial diseases (4.1%), urticaria (3.7%), pigmentation disorders (3.6%), benign and malignant premalignant lesions (3.3%) and parasitic diseases (3.0%), respectively. Acneiform dermatoses and hair disorders were significantly more prevalent in women, whereas the fungal diseases were significantly more frequent in men statistically.Discussion and Conclusion: After the earthquake, the most commonly seen diseases are eczema, fungal diseases, acne, viral diseases, bacterial infections, and hair disorders. We think that these skin diseases can be prevented by health education and early medical treatment which will result in an improvement of quality of life, and avoid the chronic dermatoses.
Collections